MSF’nin “İşgal altındaki yaşam: El Halil’deki Filistinlileri zorla tehcir etme tehlikesi” başlığıyla hazırladığı raporda, Batı Şeria’nın güneyinde yer alan El Halil kenti sakinlerine sağlık hizmetinin ve diğer temel ihtiyaçların ulaştırılması gerektiği belirtildi.
El Halil’de yaşayan Filistinlilerin sağlık hizmetlerinden mahrum bırakıldığı ve bunun hızla ivme kazandığı vurgulanan raporda, “İsrail ordusunun uyguladığı kısıtlamalar ve İsrailli askerler ile Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin sürdürdükleri şiddet sebebiyle El Halil kenti sakinlerinin sağlık hizmetlerine ulaşamadığı” ifade edildi.
Filistinlilerin hareket özgürlüğünün kısıtlanması
İsrail’in Filistinlilere yönelik seyahat kısıtlamalarının insanların sağlığı konusunda yıkıcı bir etkisi olduğu aktarılan raporda, ayrıca sağlık merkezlerinin kapalı olması nedeniyle insanların ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetlerine ulaşmasının da imkansız hale geldiğine işaret edildi.
Raporda, Batı Şeria’nın El Halil kenti ve yakın çevresinde yaşayan Filistinlilerin çoğunun, fiziki olarak yaralandıklarında ve psikolojik travmalar geçirdiklerinde sınırlı olan sağlık hizmetlerine ulaşamadıkları aktarıldı.
Raporda sözlerine yer verilen MSF’nin İnsani İşler Direktörü Frederieke van Dongen, “İsrail kısıtlamaları, El Halil’de yaşayan Filistinlilerin büyük acı çekmesine neden oluyor ve onların zihinsel ve fiziksel sağlığını ciddi anlamda etkiliyor.” ifadelerini kullandı.
El Halil’in tüm bölgelerindeki ailelerin kısıtlamalar sebebiyle yoksulluk çektiğine işaret edilen raporda, “Bu sebeple de çoğu Filistinli, sağlık sigortasını iptal etmek zorunda kaldığı gibi beslenmesinden kıstı ve ilaçları alamayacak duruma geldi.” ifadesine yer verildi.
“H2 Batı Şeria’da kısıtlamaların en fazla olduğu bölge”
El Halil’de “H2” olarak adlandırılan bölgenin Batı Şeria’da kısıtlamaların en fazla olduğu bölge olduğuna dikkat çekilen raporda, bahsi geçen bölgede İsrail ordusunun oluşturduğu 21 kontrol noktasının bulunduğu kaydedildi.
Bölgede, Filistinlilerin hareketini kontrol eden ve bölgeye ulaşmaya çalışan sağlık çalışanlarının önünde büyük engel oluşturan 21 kalıcı kontrol noktası bulunduğu ve bunların İsrail güçlerinin tarafından yönetildiği belirtildi.
MSF’nin, ekim ayından bu yana El Halil genelinde zorla yerlerinden edilen veya evleri yıkılan 1500’den fazla Filistinliye müdahale ettiği aktarıldı.
Raporda, Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlık sektörüne yönelik 447 saldırıyı kaydeden verilerine işaret edilerek, “gözle görülür bir artış olduğu” ifade edildi.
Filistinli toplulukların çocuklar ve hamile kadınlar için rutin aşılar, kronik hastalıkları olanların düzenli bakım ve acil tıbbi bakım dahil sağlık hizmeti alabilmek için hareket özgürlüğünün olması gerektiği vurgulandı.
Uluslararası topluma harekete geçme çağrısı
MSF, uluslararası topluma “İsrail hükümetinin işgalci bir güç olarak uluslararası insani hukuk kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini, tıbbi bakım ve diğer temel hizmetlere erişimi sağlamak için sadece kınamanın ötesine geçerek acilen harekete geçmeleri” çağrısında bulundu.
Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin uyguladığı şiddet ve Filistinlileri zorla yerinden etme karşısında Filistin halkı ve çocukları için güvenliğin sağlanması gerektiği ifade edildi.
Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsraillilerin bulunduğu El Halil kenti 1997’de İsrail ve Filistin yönetimi arasında imzalanan ikinci bir anlaşmayla H1 ve H2 olarak iki bölüme ayrılmıştı.
Filistin yönetimi H1’in sivil yönetimi ve güvenliğini devralmıştı. İsrail ordusu da 500’den fazla Yahudi yerleşimci, 35 bin kadar Filistinlinin yaşadığı H2 bölgesinin güvenliğini üstlenmişti. El Halil’deki Filistinli nüfusun yoğunlukta olduğu Eski Şehir, H2 bölgesinde kalmıştı.