Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, sosyal medya platformu Whatsapp’a erişim sorununun, bu platformu günlük yaşamlarında sıkça kullanan birçok kişiyi arayışa ve tedirginliğe sevk ettiğini söyledi.
Aynı zamanda Sosyal Medya Sosyolojisi kitabının da yazarı Eraslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal medya platformları Whatsapp, Instagram ve Facebook’a dünya genelinde yaşanan erişim sorununun, sosyal medyanın iş yaşamında ve gündelik yaşamda ne kadar merkezi bir iletişim biçimi olduğunu ortaya çıkarttığını belirtti.
Facebook, Instagram’da yaşanan kesintinin bir nebze olsun idare edilirken Whatsapp uygulamasındaki kesintinin, “Whatsappiens” tabir edilen kullanıcıları rahatsız ettiğini ifade eden Eraslan, şunları kaydetti:
“Bu rahatsızlığın nedeni doğrudan iletişim biçimini anlık mesajlaşma araçlarına dayandırmamız. Hızlı, etkili ve aynı anda çok kişiye ulaşabilme alışkanlığı ve bunun bir an kaybolması insanları arayışa ve hatta tedirginliği sevk etti. Bireyler o kadar yoğun bir şekilde Whatsapp uygulamasını kullanıyor ki artık yaşamlarının ayrılmaz bir parçası haline gelmiş durumda. Birçok kişi Whatsapp üzerinden saatlerce çalışıyor, belki anlık olarak kontrol ediyor, gün içerisinde yüzlerce kere bakıyor, Whatsapp üzerinden şikayetini bildiriyor, alışveriş yapıyor. Neredeyse anlık iletişim aracı olmaktan çıktı. İnsanların normal kullandıkları sözlü bir iletişim aracı haline geldi.”
Kesintinin bu uygulamanın insanlar arasındaki yerini kanıtlaması noktasında bir ölçüm olduğunu vurgulayan Eraslan, şöyle devam etti:
“Dün akşam saatlerinden itibaren birkaç saat süren Whatsapp erişim sorunu ise birçok kullanıcının merak konusu oldu ve bu durumdan rahatsız olmalarına neden oldu. Dünyada ve ülkemizde artık Whatsapp insanı diye bir kavram var, öyle ki bu uygulamaya birkaç saat ulaşamamak birçok kişiyi çileden çıkarttı. İnsanların sürekli uygulamayı kontrol ettiğini, birbiri ile nereden iletişime geçeceğini şaşırdığını ve uygulamamanın düzelmemesine ilişkin kaygı yaşadıklarını gördük. Birkaç saat içerisinde yaşanan bu durum bu anlık mesajlaşma uygulamasının insan yaşamındaki yerini kanıtlar niteliktedir.”