Babasının yurt dışından getirdiği film kasetlerindeki aksiyon sahnelerinden etkilenerek tekvando yapmak isteyen Esat Kaya, ailesinin karşı çıkmasına rağmen bu hayalini gerçekleştirdi.
Henüz 7 yaşındayken gönül verdiği tekvando sporuna başlayan Kaya, “Bunun üzerine bir de Sivas Caddesi’nde asılı bir tekvando broşürü gördükten sonra spora gitmeye karar verdim. Babama tekvandoya başlamak isteğimi söyledim ama kabul etmedi. Ben yine de Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne giderek kayıt yaptırdım.” dedi.
Kaya, spora tekvando branşında dünya şampiyonu ilk Türk sporcu ünvanına sahip Yılmaz Helvacıoğlu’nun öğrencisi olarak başladığını, daha sonra Kayseri’de bazı spor kulüplerinde mücadele ettiğini ve her hocadan bir şey öğrenerek becerisini geliştirdiğini söyledi.
50’nin üzerinde milli sporcu yetiştirdi
1994 yılında kick boks branşına geçiş yaptığını aktaran Kaya, şunları kaydetti:
“Kick boksa geçtiğim yıl Türkiye şampiyonu oldum. Aktif sporculuk yaptığım 2007 yılına kadar bir çok kez ulusal dereceler kazandım. Uluslararası arenada ise 1997 yılında Avrupa şampiyonası ile 2007 yılındaki dünya şampiyonasında milli formayı giyme fırsatı buldum. 2007 yılından itibaren Gençlik Spor İl Müdürlüğü bünyesinde antrenörlük yapıyorum. Bu süre zarfı içerisinde hem ulusal hem de uluslararası arenada mücadele edecek sporcular yetiştirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Göreve başladım günden itibaren 50’nin üzerinde sporcum milli formayı giydi. Bunların içerisinde Avrupa ve dünya şampiyonaları ile İslam Oyunları’nda şampiyon olan Hayriye Türksoy Hançer de bulunuyor.”
Kaya, öğrencilerinin başarılarının kendisini daha fazla motive ettiğini, sağlığı el verdiği sürece Türk bayrağını uluslararası arenada göndere çekecek sporcular yetiştirmeye devam edeceğini kaydetti.
“Tehlike sadece sokakta değil”
Sporun bir çok toplumsal olaya da etkisi olduğunun altını çizen Kaya, şöyle devam etti:
“Ben iki yaş grubunda öğrenci alıyorum. Buraya her gelen gencimiz performans sporcusu olacak diye bir şart yok. O çocukların hayatına dokunmak çok önemli. Sokaklar çok tehlikeli bir hale dönüştü. Biz çocukları buraya alıştırarak bir nebze olsun o tehlikeden uzak tutmaya çalışıyoruz. Tehlike sadece sokakta değil. Gençlerin elindeki telefon, bilgisayar ve internet daha da tehlikeli olmaya başladı. Biz hem burada geçirdikleri 3-4 saatlik zamanda onları bu kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmaya hem de sevgi, saygı ve disiplin gibi toplumun yararına olan davranışları aşılamaya çalışıyoruz.