Başkent Podgorica’da açıklamalarda bulunan Krivokapic, Bosna Hersek’teki savaş (1992-1995) sırasında yaşanan ve resmi rakamlara göre 8 bin 372 Boşnak sivilin katledildiği soykırımı inkar eden Leposivac’a ilişkin, “Kişisel sorumluluk gereği görevden alınmasını istiyorum. Bunu geçen hafta da söyledim, şimdi de tekrarlıyorum.” dedi.
Bakan Leposavic’in soykırıma ilişkin tavrından vazgeçmediğine işaret eden Krivokapic, Leposavic’in içinde bulunduğu sorumluluk gereği kişisel düşüncelerini kendisine saklaması gerektiğini belirtti.
Başbakan Krivokapic’in bu talebine karşı çıkan yüzlerce Karadağlı aşırı milliyetçi Sırp ise ülke genelinde protestolar düzenledi.
Leposavic’in tavrını destekleyenler, başta Podgorica olmak üzere Bar, Niksic, Plejvlja ve Berane gibi kentlerde toplanarak Srebrenitsa’daki soykırımı inkar eden şarkılar söyledi.
Başkent Podgorica’daki hükümet binası önünde toplanan grup “Kosova, Sırbistan’ın kalbidir”, “Ey Karadağ, dağ perisi, soykırım olmadı” yazılı dövizler taşıdı, trafikte kısa süreli aksamalar yaşandığı ve protestolarda yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerine uyulmadığı bildirildi.
Bakan Leposavic, daha önce yaptığı açıklamada, Srebrenitsa’daki soykırımı “kesin olarak kanıtlandığında” kabul edeceğini söyleyerek, “Soykırım yapıldığına hükmeden Lahey’deki mahkeme (Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi) meşruiyetini kaybetmiştir.” ifadesini kullanmıştı.
Srebrenitsa’daki yaşananlar “soykırım” olarak nitelendirildi
Sırp komutan Ratko Mladic emrindeki Sırp birliklerin, 11 Temmuz 1995’te Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’ya girmesinin ardından başlayan soykırımda birkaç gün içinde en az 8 bin 372 sivil Boşnak katledildi, bedenleri farklı toplu mezarlara gömüldü.
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan soykırım kurbanları, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz’da Potoçari Anıt Mezarlığı’nda defnediliyor.
Bölgedeki Sırp nüfusun büyük çoğunluğu, bugün dahi Srebrenitsa’da yaşananları “soykırım” olarak nitelendirmekten kaçınıyor.
Öte yandan Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı, 2007 yılında aldığı kararda, Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinden (ICTY) gelen kanıtlar doğrultusunda Srebrenitsa ve civarında yaşananları “soykırım” olarak nitelendirdi.
Sırp komutan Mladic, ICTY’de görülen davada aralarında soykırımın da bulunduğu birçok suçtan müebbet hapse mahkum edildi.
Savaş döneminde Bosnalı Sırpların lideri olan Radovan Karadzic de Sebrenitsa soykırımı dahil birçok suçtan önce 40 yıl, ardından temyiz davasında müebbet hapse mahkum oldu.
ICTY’da görülen Srebrenitsa davalarında ayrıca Radislav Krstic 35 yıl, Vidoje Blagojevic 15 yıl, Vujadin Popovic ve Ljubisa Beara müebbet, Drago Nikolic 35 yıl, Ljubomir Borovcanin 17 yıl, Vinko Pandurevic 13 yıl, Radivoje Miletic 19 yıl ve Milan Gvero 5 yıl hapis cezası aldı.
Eski Yugoslavya topraklarında 1990’lı yıllarda işlenen suçların cezalandırılması amacıyla 1993’te Birleşmiş Milletler (BM) kararıyla kurulan ICTY, 2017 sonunda kapılarını kapattı. ICTY’nin davalarını ise Uluslararası Ceza Mahkemeleri Rezidüel Mekanizması (IRMCT) devraldı.