Göçmen kuşların dinlenme ve beslenme alanlarından olan, sulak alanlarıyla dikkati çeken Doğa Koruma ve Milli Parklar 7. Bölge Müdürlüğü sorumluluğundaki Adana, Hatay, Mersin, Kayseri, Osmaniye, Niğde’de, kuraklığın izleri, son aylarda etkili olan yağmur ve kar yağışlarının ardından silinmeye başladı.
Göçün geçen yıllara göre daha az olmasına rağmen, bu yıl 70 türden yaklaşık 198 bin kuşa ev sahipliği yapılan bölgede, sulak alanların tekrar eski durumuna dönmesiyle, popülasyonda artış bekleniyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 7. Bölge Müdürü Turgut Çangır, AA muhabirine, yaz aylarındaki kuraklıkla tehlikeye giren sulak alanlarda yeniden normal su seviyelere ulaşılmaya başlandığını söyledi.
Yağışlarla kuş ve diğer canlıların popülasyonunun artmasını beklediklerini ifade eden Çangır, sorumluluk alanları olan Adana, Hatay, Mersin, Kayseri, Osmaniye ve Niğde’de sulak alanların korunması için çaba gösterdiklerini kaydetti.
“Kuş ve diğer canlıların popülasyonunun artmasını bekliyoruz”
Türkiye’nin yaklaşık 460 kuş türüne ev sahipliği yaptığını anımsatan Çangır, şöyle devam etti:
“Adana da çok önemli sulak alanlara sahiptir. Tür çeşitliliği bakımından önemli bir coğrafyadayız. Bu yaz ülkemizde ciddi bir kuraklık görülmekteydi. Su seviyelerimiz oldukça düşmüştü, ancak son dönemdeki yağmur ve kar yağışıyla ülkemizin tamamında olduğu gibi bölgemizdeki sulak alanlarda da çok ciddi bir su rezervi artışı oldu. Bu durum, sulak alanlarda yaşayan kuş türlerinin çoğalmasına ve havaların da sıcak olmasından dolayı her geçen gün artmasına sebep olmaktadır. Biz de bunu memnuniyetle müşahede ediyoruz. Sulak alanlarımız hemen hemen eski seviyelerini yakalamak üzere. Şubat ve mart aylarında eski seviyeleri yakalayacaktır. Kuş ve diğer canlıların popülasyonunun artmasını bekliyoruz.”
Çangır, dünyada her yıl 2 Şubat’ın Dünya Sulak Alanlar Günü olarak kutlandığı hatırlatarak, bu kapsamda farkındalık oluşturmak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 7. Bölge Müdürlüğü’nün, sulak alanlar yönünden çok şanslı olduğunu aktaran Çangır, “Bölgemizde tescilli 14 sulak alanımız mevcuttur. Adana da şanslı illerimizden birisi. Uluslararası öneme sahip 2 sulak alan olan Yumurtalık ve Akyatan lagünleri var. Diğer alanlarımızda ulusal ve mahalli öneme haiz sulak alanlarımız mevcuttur. Bunların her yıl ayrı ayrı düzenlenen yönetim planları vardır. Her yıl bunun denetlemesini yapmaktayız. Çeşitli insan faktörleriyle bu alanların tahrip edilmesinin önlenmesi için çalışmalar yürütüyoruz. Bu alanlardaki hayvanların yaşam kalitesini arttırmak üzere devletimizin diğer bölümleriyle iş birliği yapıyoruz.” diye konuştu.