Suriye’de 12 yıl süren iç savaşta ortaya çıkan hijyen olmayan yaşam koşulları, su eksikliği ve açık kanalizasyonlar, kolera salgınının gün yüzüne çıkmasına yol açtı.
Şiddetli ishal ve kusmalarla kendini gösteren kolera vakaları, Suriye’de terör örgütü YPG/PKK işgalindeki ve rejim kontrolündeki bölgelerde 2 bini geçerken ölenlerin sayısı 14’e yükseldi.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları bölgelerinde sivil toplum kuruluşları, yerel meclisler, belediyeler, sağlık, eğitim, tarım ve sosyal hizmetler müdürlükleri koleraya karşı önlemler kapsamında bir araya geldi.
Alınan tedbirler kapsamında özellikle çadır kentlerde sağlık ve hijyen çalışmaları artırılacak, hastanelerde kolera servisleri açılarak, çadır kentlerde sahra noktaları kurulacak ve okullarda hijyenin önemi anlatılarak çocukların korunması sağlanacak.
Bab ilçesi Sağlık Müdürü Doktor Fayez Hac Ali, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bulaşıcı hastalık olan koleranın yayılmasını önlemek ve alınması gereken tedbirleri uygulamak için acil toplantı düzenlendiğini söyledi.
Hastalığın en sık düzensiz kentleşmenin olduğu yerlerde ve çadır kentlerde görüldüğü belirten Hac Ali, temiz su eksikliği ve açık kanalizasyonların hastalığının yayılmasında en önemli etkenler arasında olduğuna dikkati çekti.
Terörden arındırılan bölgelerde durumun kontrol altında olduğunu söyleyen Hac Ali, “Okullarda ve camilerde hastalıktan nasıl korunulacağı anlatılacak. Dersler verilecek. Özellikle çocukların temizliğine dikkat edilecek. ” diye konuştu.
Hac Ali, belediyelerin içme su kaynaklarını klorlayacağını, açık kanalizasyon hatlarının ve göletlerin ilaçlanacağını söyledi.
Diğer yandan sivil toplum kuruluşlarının hijyen malzemeleri dağıtmayı artıracağını belirten Hac Ali,”Hızlı davranmak için sağlık ocaklarında acil üniteler kurma kararı aldık. Depolarda serum sayısını artırdık. Salgın uzmanlarından ekipler kurduk.” diye konuştu.
BM uyarıda bulunmuştu
Suriye’deki BM Mukim İnsani Yardım Koordinatörü İmran Rıza 13 Eylül’deki yazılı açıklamasında, hastalığın geçen ayın sonundan bu yana ülkenin Halep, Deyrizor, Rakka, Haseke ve Hama bölgelerinde etkili olduğunu belirtmişti.
Rıza, ülkenin belirli bölgelerinde etkisini gösteren koleranın “Suriye halkı ve bölge ülkeler için tehdit içerdiğine” vurgu yaparak hastalığın hızla yayılma tehlikesine dikkati çekmişti.
BM yetkilisi Rıza, 25 Ağustos’tan 10 Eylül’e kadar ülke genelinde, kolera mikrobunun yol açtığı 936 şiddetli ishal vakasının tespit edildiği ve en az 8 kişinin öldüğü bilgisini paylaşmıştı.
Kolera
“Vibrio” bakterisinin insanların ince bağırsaklarında parazitlenmesi sonucu oluşan kolera, daha çok içme suyu ve kirli sularla yıkanmış besinler vasıtasıyla bulaşıyor.
İshal, karın ağrısı, şişlik ve kusma gibi belirtilere neden olan söz konusu bakteriler, vücuda girdikten 6 ila 48 saat içinde hastalığın ortaya çıkmasına neden oluyor.