AA muhabirinin, Türkiye İstatistik Kurumu verilerinden derlediği bilgiye göre, geçen yıl süt ve süt ürünleri ihracatı bir önceki yıla göre geriledi.
Geçen yıl toplamda 300 milyon 206 bin dolarlık süt ve süt ürünleri ihracatı ile 67 milyon 49 bin dolarlık ithalat yapıldı. 2020 yılı ihracatı, bir önceki yıla göre miktar olarak yüzde 12,5, değer olarak yüzde 5,6 daraldı.
İhracatta yaşanan düşüşe karşın, geçen yıl ortalarında Çin’e süt ve süt ürünleri ihracatının önündeki engellerin kalkması sektörün dış satımına olumlu yansıdı.
Geçen yılın ilk 3 ayında süt ve süt ürünlerinde 71 milyon 560 bin dolarlık ihracat yapılırken bu yıl aynı dönemde ihracat 80 milyon 180 bin dolara yükseldi. Böylece söz konusu ihracat yüzde 12,04 arttı.
Bu artışta Çin faktörü etkili oldu. Geçen yıl toplamda Çin’e 14 milyon 596 bin dolarlık ihracat yapılırken, sadece bu yılın ilk çeyreğinde 17 milyon 243 bin dolarlık süt ve süt ürünleri ihracatı kayıtlara geçti.
“İhracattaki ürün çeşitliliğini artırmak için inovasyona önem verilmeli”
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Tarık Tezel, ihracatta 2020’deki azalmanın, genel olarak süttozu ihracatındaki gerilemeden ve salgının ilk dalgasında uluslararası ticarette gümrüklerdeki karşılıklı karantina koşulları ve lojistik aksamalardan kaynaklandığını söyledi.
Türk damak tadında yer alan peynir çeşitleri, yoğurt ve ayran gibi ürünlerin diğer ülkelerin sofralarında farklı tatlarda yer aldığını belirten Tezel, “Bu nedenle ihraç ettiğimiz ürünlerimiz arasında süttozu, peynir altı suyu tozu ve labne gibi sürülebilir peynirler yer alıyor. İhracatımızdaki ürün çeşitliliğini artırmak için inovasyona önem verilmeli ve tüketim alışkanlıkları göz önünde bulundurularak yeni ürünler yaratılmalı.” dedi.
Dünyada 860 milyon tonluk toplam süt üretiminin 77,9 milyon tonunun uluslararası ticarete konu olduğu bilgisini veren Tezel, pazarda Avrupa Birliği, Yeni Zelanda, ABD, Avustralya, Belarus, Arjantin ve Uruguay’ın öne çıktığını bildirdi.
Tezel, Türkiye’de çiğ süt üretiminin yıllar içinde sürekli arttığına dikkati çekerek, “İnek sütü üretiminde dünya sıralamasında 9’uncuyuz. Süt ve süt ürünleri sektörü bu çiğ sütü işleyerek, üretim teknolojisi, kapasitesi ve ürün çeşitliliğiyle ihracatını ve ticaret yaptığı ülke sayısını artırmaya hazır. Tüm dünyada ve ülkemizde salgının devam etmesine rağmen, çiğ süt üretiminin 2021 yılında yine yüzde 4 artacağını tahmin ediyoruz. Salgınının kontrol altına alınmasıyla yılın ikinci yarısından itibaren süt ürünleri ihracatımızın yeniden 2019 seviyelerine gelmesini öngörüyoruz.” diye konuştu.
Tezel, ihracatın artmasının rekabet gücüne bağlı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Rekabet gücümüzü artırmaya yönelik bir toparlanma ancak çiğ sütte kalite-fiyat dengesinin sağlanabilmesiyle oluşacak. Bu kapsamda verilecek ihracat desteklemeleri de elimizi güçlendirecektir. Süt ve süt ürünleri sektörü, her koşula rağmen halkımızın sağlıklı hayvansal protein gereksinimini karşılamak, ülkemizin ihracatına katkıda bulunmak ve milli kalkınmaya destek olmak üzere çiftlik yatırımlarından sanayi yatırımlarına kadar sektörün gelişmesi için gayret ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığımızın, 2030 yılında süt üretimimizi yüzde 26 artışla 29 milyon tona, kırmızı et üretimimizi ise yüzde 67 artışla 2 milyon tona ulaştırma hedeflerini göz önünde bulundurarak, ihracatımız ve rekabet gücümüz arttıkça bu hedeflere ulaşma inancımız da artacaktır.”