Tacikistan’ın Ankara Büyükelçisi Aşrafcon Gulov, Tacikistan’ın bağımsızlığının 30. yılına ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Gulov, ülkesinin bağımsızlığının Tacik halkı için çok sevindirici ve heyecan verici bir olay olduğunu, bağımsızlığının ilk günlerinden itibaren Tacikistan’ın gelecekteki yolunu demokratik, hukuka dayalı olarak belirlediğini kaydederek, “Devlet inşası kolay bir iş olmasa da bu başarıya yol açan güç, ulusal kimliğin atalardan kalma düşünce ve anlayışıydı. Zaman, Tacik devletinin yeniden canlanmasından sorumlu olan bir adamı iktidara getirdi. Bu tarihi şahsiyet, ana vatanın sadık bir oğlu, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman’dır.” dedi.
Tacikistan’ın diğer ülkeler tarafından tanınmasının Tacik devletinin liderliğinin akıllıca düşüncelerinin açık bir kanıtı olduğunu vurgulayan Gulov, bağımsızlık döneminde Tacik halkının bir dizi benzersiz başarıya imza attığını, bir dizi büyük sanayi kuruluşunu, hidroelektrik santrallerini, çok katlı binaların inşasını gerçekleştirdiğini belirtti.
Gulov, Cumhurbaşkanı Rahman’ın yapıcı girişimleri ile ülkede önemli stratejik hedeflerin benimsendiğini dile getirerek, “Özellikle, uluslararası ticaret yollarına ulaşım sorununun ortadan kaldırılması, gıda güvenliği ile enerji bağımsızlığının sağlanması, ülkenin hızlı sanayileşmesi sağlandı.” değerlendirmesinde bulundu.
“Tacikistan, bölgesel ve çoğu uluslararası kuruluşun üyesidir”
Ülkesinin dış politikasının Cumhurbaşkanı Rahman’ın bilge politikası sayesinde ilerlediğine dikkati çeken Gulov, Tacikistan’ın özgün bir diplomatik yaklaşım, ulusal çıkarlar ve evrensel değerlere saygılı, küresel sorunları ele almada aktif ve etkili bir ülke olduğunu söyledi.
Gulov, ülkesinin “Açık kapı” politikası izlediğini belirterek, “Tacikistan bugün dünyanın çoğu ülkesiyle diplomatik ilişkiler kurmuş ve 161 ülke Tacikistan’ın bağımsızlığını resmen tanımıştır. Tacikistan, bölgesel ve çoğu uluslararası kuruluşun üyesidir, ulusal değerleri ve çıkarları savunur, küresel meseleler hakkında görüşlerini ifade eder ve bu meseleleri ele almak için özel önerilerde bulunur. Halihazırda 57 bölgesel ve uluslararası kuruluşa üye olan Tacikistan, Birleşmiş Milletler, Bağımsız Devletler Topluluğu, Avrupa Birliği, Arap dünyası, İslam dünyası ve diğer ülkelerle birlikte dünyanın siyasi, güvenlik, ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlarının çözümünde rol oynamaktadır.” şeklinde konuştu.
“Son yıllarda Türk yatırımları Tacikistan’da artmaya devam etmektedir”
Tacikistan-Türkiye diplomatik ilişkilerine değinen Gulov, Türkiye’nin 16 Aralık 1991’de Tacikistan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olduğunu, 29 Ocak 1992’de ise iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin başladığını, ülkesinin dış politikasında Türkiye’nin önemli bir yere sahip olduğunu ve her alanda güçlü bir irade ile ilişkilerin ilerletilmesine yönelik çalışmalara devam ettiklerini vurguladı.
Gulov, Tacikistan’ın bağımsızlığından bugüne, iki ülke arasında 70 anlaşma ve iş birliğini pekiştirici belgelerin imzalandığını belirterek, bu anlaşmaların siyasi, ekonomik, ticari, sanayi, yatırım, eğitim, sağlık, kültür, sosyal ve beşeri alanlarında iki ülkenin iş birliğine ciddi katkısı olduğunu ve iki ülke arasında yaklaşık 30’a yakın anlaşma müzakerelerinin devam ettiğini söyledi.
Güven mektubunu 1 Eylül’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a takdim ederek görevine başladığını anımsatan Gulov, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere değinerek “Tacikistan, Türkiye’den doğrudan yatırımı ülke ekonomisine çok olumlu olarak kabul etmiş, bu anlamda gerekli tüm imkanları, altyapıyı yatırımcıları için yerine getirmiştir. Yatırım analizleri göstermektedir ki son yıllarda Türk yatırımları Tacikistan’da artmaya devam etmektedir. 2007-2020 yılları arasında Türkiye’den yapılan yatırım yaklaşık 200 milyon dolar olup ve bu iş birliğinin geliştirilerek devam etmesi için uygun koşullar her zamankinden daha çok şu anda da mevcuttur.” şeklinde konuştu.
Gulov, Tacikistan’da yaklaşık 90 müşterek veya sadece Türk sermayeli şirketlerin farklı sektörlerde faaliyet gösterdiğini aktararak, “Buna ilaveten, iki ülkenin kültürel, eğitim, sağlık, turistik ve diğer alanlarındaki iş birliklerinin geliştirilmesinden yanayız. Bugüne kadar kültür, eğitim ve turizm alanlarında kapsamlı iş birliğinin geliştirilmesine katkı sağlayacak uygun yasal çerçeveler oluşturularak hazır hale getirilmiştir.” ifadesini kullandı.
Tacikistan’da Türk sineması, müziği ve geleneksel mutfağının meşhur olduğunu vurgulayan Gulov, yakın zamanda iki ülke arasında imzalanan programlar çerçevesinde ülkede daha fazla tanıtım yapılmasının sağlanacağını belirtti.
300 Tacik öğrenci Türkiye’de eğitim görüyor
Gulov, iki ülke arasında eğitim alanlarında iş birliklerinin sürdüğünü kaydederek, “Bugün Tacikistan’dan 300 öğrenci Türkiye’nin farklı üniversitelerinde eğitim görmekte olup yakın gelecekte iki ülke arasındaki bağların daha da güçlenmesine vesile olacaklarına inanıyoruz. Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) Tacikistan’da faaliyet göstermektedir. Bununla birlikte ülkemiz, Türkiye Maarif Vakfıyla iş birliğini daha da genişletmek amacıyla görüşmeler devam etmektedir.” dedi.
Konya-Kulob ve Ankara-Duşanbe’nin kardeş şehir olduklarını hatırlatan Gulov, kardeş şehirler ile iki ülke sırasındaki ilişkilerin artmasına uygun bir zemin oluşturulmasına katkı sunulduğunu söyledi.
Gulov, şunları kaydetti:
“Türkiye, uluslararası arenada Tacikistan’ın önemli dost ve kardeş müttefikidir. Tacikistan ve Türkiye bölgesel ve uluslararası kuruluşlar bazında, örneğin BM ve alt kuruluşları, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve diğer uluslararası kurum ve kuruluşlarda başarılı şekilde iş birliklerini yürütmektedirler. Tacikistan ve Türkiye önemli meselelerin çözümünde bölgesel ve uluslararası arenada genel olarak aynı fikir ve aynı hedefi paylaşarak birbirlerini desteklemektedirler. Bu kapsamda, uluslararası platformda iki taraftan ortaya atılan girişim ve yapıcı pozisyonlara gerekli destek karşılıklı olarak her zaman verilmiştir.”
Türkiye ile Tacikistan arasında BM ve İİT gibi uluslararası kuruluşlar bünyesinde yakın iş birliği ve uluslararası kuruluşlara adaylıklar çerçevesindeki dayanışmanın her zaman mevcut olduğunu belirten Gulov, “Bizler Türkiye ile kardeş ve dostane ilişkilerimizi ve verimli iş birliğimizin parlak geleceğine inanıyoruz. Çalışmalarımızı bu yönde gururla geliştirmeye devam etmek niyet ve temennisi içindeyiz.” dedi.