Tayland’ın ağır hapis cezası almadan söz söylenemeyen kralı ve 1932’den beri başarısız olanlar bir yana 13 başarılı darbe düzenlemiş ordusuna rağmen siyaset aşkı dinmiyor. Güneydoğu Asya’nın ikinci büyük ekonomisinde 14 Mayıs’ta düzenlenecek genel seçimler için yarışanlar ve verilen sözler içinde yok yok.
Bu seçimler, 2020-2021’de monarşide reform yapılması dahil daha önce benzeri görülmemiş talepler içeren demokrasi yanlısı büyük protestolardan sonra ilk kez sandığa gidilmesi açısından önemli.
2019’dan beri kağıt üzerinde parlamenter anayasal monarşi olan Tayland, pratikte anayasayla sağlanan yapısal avantajlar nedeniyle kraliyet-ordu ittifakının kontrolü altında. Bir adayın başbakan olabilmesi için parlamentonun alt kanadı meclise seçilen 500 milletvekilinin çoğunluğunun yanısıra ordunun atadığı 250 senatörün desteğini kazanması gerekiyor.
Bu engellerin bile siyaset tutkusunu dindiremediği Tayland’da anketler, halk oyu bakımından birinci olarak kaç askeri darbe görmüş geçirmiş sürgündeki eski milyarder başbakan Taksin Şinavatra’nın 3. kez kurulmuş partisi Pheu Thai’yi (Taylılar İçin) gösteriyor.
Hem Taksin’in hem de onun kız kardeşi Yingluck’un 2006 and 2014’te askeri darbeyle iktidardan gönderilmesine rağmen, Pheu Thai’nin açıkladığı üç başbakan adayı arasında Taksin’in kızı Paetongtarn Şinavatra da var.
Halkın favori başbakan adayını henüz 36 yaşındaki Paetongtarn olarak gösteren anketlere göre Pheu Thai’nin ardından ikinci parti olarak, yine Taksin bağlantılı işinsanı Pita Limjaroenrat’ın liderliğindeki İleri Hareket geliyor.
Seçim süreci, kraliyet ile ordu destekli yaşlı muhafazakar iktidar ile reformcu ve ilerici görünümlü genç muhalefet arasında kapışma olarak şekilleniyor. Bu arada darbeciler tarafından pabucu dama atılan en eski parti Prachathipat (Demokrat) kendine çıkış yolu arıyor.
Kraliyetçi olarak kurulan, toplumsal olarak muhafazakar, ekonomik olarak piyasacı Demokrat Parti, seks oyuncaklarını yasallaştırma vaadiyle seçmenleri etkileme çabasında.
Ucunda 3 yıl hapis veya 1800 ABD doları para cezası var
Güneydoğu Asya’nın cinsel özgürlükler açısından en rahat ülkesi olma şöhretine rağmen, Budist Tayland’da vibratör, dildo ve diğer mahrem cihazlar yasadışı ve bunların satışı, 3 yıl hapis veya 1800 ABD doları para cezasına çarptırılabilecek bir suç.
‘Seks oyuncakları yararlı, çünkü’
Demokrat Parti’nin kadın sözcüsü Ratchada Thanadirek ise bu hafta 18 yaş ve üstü kişiler için seks oyuncaklarını yasallaştırma projesini açıklarken, “Seks oyuncakları yararlıdır, çünkü fuhuş, cinsel libido uyumsuzluğu nedeniyle boşanma ve seksle ilgili suçlarda azalmaya yol açabilir” dedi.
‘Kaçak seks oyuncakları güvenli değil’ uyarısı
‘Hükümetin erotik uyarıcıların yasal ithalatından vergi toplama fırsatını da kaçırdığını’ söyleyen Ratchada, ‘yasadışı ithal edilen seks oyuncaklarının kalite kontrolünden geçirilmediği ve bazılarının kısa devre yaparak güvenlik sorunlarına neden olduğuna’ dikkat çekti.
Halk desteği yüzde 10’un oldukça altında
Demokrat Parti, sonuncusu 2008-11 arasında olmak üzere bugüne dek dört başbakan çıkardı. Ancak 2014’te ordunun yönetime el koymasıyla cunta lideri olan Prayut Çan-oça’nın başbakan seçildiği tartışmalı 2019 seçimlerinde popülaritesi çöken Demokrat Parti, geçen yıl 14 kadının eski Genel Başkan Yardımcısı Prinn Panitchpakdi hakkında suç duyurusunda bulunduğu bir seks skandalına karıştı. Son anketlerde partiye halk desteği yüzde 10’un oldukça altında gözüktü.
Sağlık Bakanı esrarın yasallaştırılmasını oya tahvil çabasında
Bu curcuna içinde öne çıkmaya çalışan bir diğer isim de Tayland’da esrarın yasallaştırılmasında önemli rol oynayan Sağlık Bakanı Anutin Charnvirakul.
Esrar reformu sayesinde sandıktan olası koalisyon hükümetinin anahtarını elinde tutan kişi olarak çıkmayı uman Charnvirakul, partisi Bhumjaithai’nin (Tay Gururu) sandalye sayısını üç haneye çıkararak gelecek hükümetin parçası olacağından emin.
Y Kuşağı ve Z Kuşağı’ndan seçmenler, Tayland’ın 52 milyon seçmeninin yaklaşık yüzde 41’ini temsil ediyor.