TBMM Başkanı Kurtulmuş, Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Pamukkale Üniversitesinin 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, insanlığın, yakın dönemlerde en zor, en karanlık ve en büyük “türbülansların” yaşandığı bir süreçten geçtiğini, bunu yalnızca İsrail’in Filistin’e karşı dünyanın gözü önünde soykırıma varan katliamları ve büyük insanlık dramı nedeniyle söylemediğini belirtti.
Kurtulmuş, farklı alanlardaki sorunların hemen tamamının arkasında, dünyayı son iki asırdır bütün kurumlarıyla, kurallarıyla, fikriyatıyla, değerleriyle yöneten küresel sistemin çökmüş olmasının bulunduğunu söyledi.
Dünyada şu anda en fazla konuşulan konulardan birisinin, açlık ve kıtlık meselesi olduğuna işaret eden Kurtulmuş, “Bir asır evvel Afrika’da bir tane açlıktan bahsedilmiyorken bugün Afrika kıtası, Asya, Latin Amerika’da birçok yerde açlığın, kıtlığın ortaya çıkması bir tesadüf değil, yanlış politikaların sonucu hiç değildir. Bu, bir zihniyetin, bilinçli olarak dünyayı getirdiği sonuçtur.” diye konuştu.
Pamukkale Üniversitesinde okuyan Ruandalı bir öğrenciyle bugün sohbet ettiğini ifade eden Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Ruanda, Afrika’nın en güzel yerlerinden birisi. Bir plato ve Orta Afrika’yla Güney Afrika’ya geçiş yeri olan dünyanın en zengin topraklarına sahip olan bir yer. Kendisine sordum, Tutsi’ymiş. Hutular-Tutsiler diye Ruanda halkını ikiye böldüler, ellerine silahları verdiler, suyu, ekmeği olmayan, evi olmayan insanları birbirleriyle savaştırdılar, maalesef katliam yaşandı orada. Kim var bu katliamın arkasında? Medeni zannettiğimiz Avrupa ülkesi. Bugün Birleşmiş Milletler’de ne oluyorsa dün de aynı şey oluyordu. 800 bin kişi öldürülmüş, Fransa’nın o zamanki Devlet Başkanı Birleşmiş Milletler’deki konuşmasında diyor ki ‘Böyle şeyler Afrika için olağandır.’ ‘Filistin’de çocuklar, bebekler ölüyor. Dün gece hepimiz rahat yataklarımızda yatarken, Şifa Hastanesi’nin oksijen odasını bombalayan çağdaş vampirler, 40 tane bebeğin kuvözlerde ölmesine neden oldular. Bütün dünya susuyor ve seyrediyor. Aynı mantık. Çünkü dünyada bazıları birinci sınıf insan, bazıları insan bile değil. Adam öyle demiyor mu? ‘İnsan bile olmayan hayvanlarla savaşıyoruz’ diyor. Aynı şeyi Hitler de onlar için söylüyordu. Modern Batı medeniyeti diye gözünde gözümüzde büyüttüğümüz ama bütün değerleriyle, kurumlarıyla, kuruluşlarıyla dünyayı uzunca bir süredir yöneten bu zihniyet artık iflas etmiş, çöküşe geçmiş ama çöküşüyle birlikte de insanlığı büyük bir çöküşe doğru sürüklemektedir.”
“Çöken, insanlığın vicdanıdır”
Gazze’de yaşananları insanlığın, bir savaş oyunu izler gibi seyrettiğini dile getiren Kurtulmuş, “12 bine yakın insanın göz göre göre öldürüldüğü hatta ve hatta artık aynı Srebrenitsa katliamında yaptıkları gibi, aynı Saraybosna’da yaptıkları gibi tepelere çıkarttıkları keskin nişancılarla bombalamadan kaçan sivilleri katlettikleri bir vahşeti bütün insanlık yaşıyor. Çöken, insanlığın vicdanıdır. Çöken, insanlığın onurudur ama işi bu noktaya getiren de Batı medeniyetinin değersizliğidir, o değer yargıları üzerinde kurulmuş olan bir dünya sistemidir. Siyasal sistem çökmüştür.” değerlendirmesinde bulundu.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulundaki insani ateşkesle ilgili bir karar tasarısında, 120 ülkenin İsrail’in aleyhine, 13 ülkenin ise İsrail’in lehine karar verdiğini anımsatan Kurtulmuş, “Şimdiye kadar benim bildiğim 100’ün üzerinde İsrail’in aleyhinde Birleşmiş Milletler kararı var, uygulayamıyorsunuz. Çünkü adaların arkalarında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde bir dayıları var. O veto etse tek başına yetiyor. Dönün Ukrayna-Rusya Savaşı’na, Ukrayna-Rusya savaşını bitiremiyorsunuz. Çünkü orada da bir karar alsanız orada birisi o kararları iptal ediyor, veto ediyor. Dolayısıyla bu sistem yürümez.” şeklinde konuştu.
“Yeni bir sistemin kurulabilmesi için gayret sarf edeceğiz”
Uluslararası sistemin bu şekilde yürümesinin mümkün olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“Ümit ediyoruz ki önümüzdeki dönemde Türkiye’nin öncülüğünde yeni bir dünya sisteminin kurulabilmesi için, hakkaniyete, adalete, vicdana, insana, insafa dayanan yeni bir sistem kurulabilmesi için hep beraber gayret sarf edeceğiz. ‘Dünya beşten büyüktür’ derken sadece bir slogan söylemiyorum. Bütün dünyanın artık gözüne batan bu hakikatin çerçevesinde yeni bir dünya kurulması için gayret sarf edilmesi gerektiğini bütün dünyaya haykırıyoruz. Ümit ediyorum hep beraber üniversitelerimizin çalışmalarıyla, hep beraber gençlerimizin çalışmalarıyla yeni bir dünyanın kuruluşu mümkün olacaktır.”