Numan Kurtulmuş, bir televizyon kanalında katıldığı programda soruları yanıtladı.
Sivas Kongresi’nin 104. yıl dönümü dolayısıyla bu kentte bulunduğunun anımsatılması üzerine Kurtulmuş, Sivas Kongresi ile birlikte aslında TBMM’nin de temelinin atıldığını söyledi.
Misakımilli’nin yeni bir çerçeveye oturtulması gerektiğini belirten Kurtulmuş, “mavi vatan, yeşil vatan, siber vatan, uzay vatan, gök vatan” ifadelerinin kullanıldığını anımsattı. Kurtulmuş, “Bütün bunların hepsi aslında yeni bir çerçeveye oturuyor. Sadece bildiğimiz karanın korunması vesaire değil, bunun çok ötesinde kararlılık içerisinde olunması lazım.” diye konuştu.
Numan Kurtulmuş, TBMM’nin yeni yasama yılında öncelikli gündem maddelerinin neler olacağının sorulması üzerine, Meclis’in Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcına tanıklık edeceğini dile getirdi.
TBMM’ye bu süreçte büyük siyasi sorumluluklar düştüğüne işaret eden Kurtulmuş, yasama, yürütme ve yargının erkler ayrılığı prensibi içinde ancak amaç birliği doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye Yüzyılı ve büyük Türkiye ideali etrafında toplanılmasında ana sorumluluğun Meclis’e düştüğünün altını çizen Kurtulmuş, 6’sı siyasi parti grubu olmak üzere 15 partinin bulunduğu TBMM’nin gücünün yüksek olduğunu söyledi.
Komisyonda müzakere, Genel Kurulda oylama önerisi
Kurtulmuş, öncelikle Meclis iç tüzüğünün yapılması gerektiğini ifade ederek, “Yıllardır Meclis’te gerek iktidar gerek muhalefet tarafında olsun milletvekili arkadaşlarımızın büyük çoğunluğu hep çalışma düzeninden şikayet eder. Hatta öyle günler olmuştur ki Meclis 37 saat kesintisiz, uykusuz çalışmıştır. Kavgaların sonunda sinirler yıpranıyor, kimin neyi ne şekilde söylediği belli değil, yüksek sesle bağrışmalar oluyor. Meclisin itibarının önce şeklen sağlanması lazım. Meclis’te insani bir çalışma düzeninin oturtulması lazım.” şeklinde konuştu.
Komisyonların çok güçlü bir şekilde çalışması, her bir ihtisas komisyonunun kendi alanıyla ilgili çalışmalara öncülük etmesi gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, “Esas komisyonlarda, özellikle Plan ve Bütçe Komisyonunda konuşulan, tartışılan yasalarla ilgili uzun müzakereler yapılması, sonuçta Meclis’te direkt oylamaya geçilerek yasaların oylanması. Böylece hem muhalefet milletvekillerine daha fazla söz hakkının tanındığı hem de Meclisin çok hızlı, etkin ve gerçekten insani şartlarda çalıştığı bir düzenin kurulması. Ben tabii ki bir fikir empoze etmemek için sadece ana çerçeveyi söylüyorum. Böyle bir Meclis iç tüzüğüne ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.
TBMM yaz arası vermeden önce Meclis’teki siyasi parti gruplarıyla bu konuyu konuştuğunu anlatan Kurtulmuş, “Şöyle bir anlayış birliği ortaya çıktı, ‘yaz ayları boyunca çalışalım ve Meclisin açılmasıyla birlikte Cumhuriyetimizin ikinci asrına yakışır; vakur, etkin ve demokrat bir Meclisi oluşturacak bir iç tüzük yapalım ve Türkiye’nin artık böylesine eski dönemlerde gördüğümüz, kavgalı, gürültülü, uzun, insani olmayan görüntülerden uzak, nezih bir Meclis ortamını hep beraber kuralım.’ Bu, hem siyasetin hem milletvekillerinin itibarını artıracaktır hem de Meclis çok daha etkin, hızlı kararlar alacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Numan Kurtulmuş, iyi niyetle ve samimiyetle bu konuda sonuç alınabileceğine yönelik inancını da dile getirdi.
“İnşallah halkoyuna gitmeye gerek kalmadan bir uzlaşıyla çıkartırız”
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye’nin 12 Eylül döneminde yapılan anayasadan kurtulması gerektiğini belirterek, “TBMM Başkanı olarak bütün siyasi partilere çağrım, bu süreçte herkesin olumlu katkılar ortaya koyabilmesi lazım.” dedi.
Tek başına hiçbir siyasi partinin anayasası olmayacağına dikkati çeken Kurtulmuş, “Meclis’te anayasayı değiştirecek çoğunluğu dahi olsa, bir parti anayasası değil, bir grubun anayasası değil, Türkiye’de olabilecek büyük bir çoğunluğun anayasası… Tabii ki yüzde 100 herkesin fikrini aynı noktada toparlayamazsınız ama milletin kahir ekseriyetinin ‘Bu anayasa oldu. Demokrat, katılımcı, reformcu, bir anayasa, milli bir anayasa.’ diyerek onay verdiği bir anayasayı yapabiliriz.” diye konuştu.
Yeni anayasa için parti gruplarının iyi niyetle çalışması ve öncelediği konuları ortaya koyması gerektiğini söyleyen Kurtulmuş, geçmişte 64 madde üzerinde bütün partilerin uzlaştığını hatırlattı. Kurtulmuş, “Bugün itibarıyla çok daha geniş bir uzlaşının sağlanacağından eminim. İyi niyetli olmak gerekir. Anayasa meselesi iklim oluşturma meselesidir. Halkta böyle bir beklenti var. İnşallah halkoyuna gitmeye gerek kalmadan bir uzlaşıyla çıkartırız. Bunu, kendi adıma da bir vazife, sorumluluk olarak telakki ediyorum.” dedi.
“(Başörtüsü düzenlemesi) Keşke geçen dönem çıkmış olsaydı”
Kurtulmuş, “Geçtiğimiz dönemde başörtüsü konusunda yasa teklifi TBMM’ye geldi ancak görüşülemedi. Başörtüsü teklifinin yeni anayasa teklifinden ayrı olarak gelmesini bekliyor musunuz?” sorusu üzerine başörtüsüyle ilgili düzenlemenin doğru ve yerinde olduğunu söyledi.
“Keşke geçen dönem politik tartışmalara heba edilmeyip bir şekilde çıkmış olsaydı.” diyen Kurtulmuş, ailenin korunması konusundaki hassasiyetin de bir zaruret olduğunu vurguladı. Kararın siyasi parti gruplarında olduğunun altını çizen Kurtulmuş, siyasi parti gruplarının isterlerse geçen dönem yarım kalan teklifi güncelleyerek TBMM’nin gündemine getirebileceğini anlattı.
İsveç’in NATO üyeliği sürecine ilişkin soruları da yanıtlayan Kurtulmuş, Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın iki ayrı reçete ile NATO üyeliğine onay verip verilmeyeceğini ilan etmesinin çok büyük bir siyasi adım olduğunu belirtti. Türkiye’nin terörle ilgili hassasiyetini söylerken blöf yapmadığını vurgulayan Kurtulmuş, Türkiye’nin, yurt dışında bu silahlı grupların korunup kollanmasının önüne geçilmesine yönelik talebi olduğunu kaydetti.
Son zamanlarda İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakıldığına dikkati çeken Kurtulmuş, her bir eylemin planlı olduğunu, bunun sistematik eylemler olduğunu söyledi. Kurtulmuş, “Yabancı düşmanlığının İslam karşıtlığına çevrilmek üzere kurgulanmış bir proses olduğuna inanıyorum. Bütün bulgular da onu ortaya koyuyor.” dedi.
“Olumlu sinyaller”
Türkiye’nin hassasiyetlerini ortaya koymasından sonra ayrı bir mecraya giren Finlandiya’nın NATO üyeliğinin önündeki engeli kaldırdığını anımsatan Kurtulmuş, “İsveç’te de olumlu bulabileceğimiz adımlar atılıyor. Ama İsveç’in attığı adımlar henüz hükümetin beklediği olgunlukta mıdır, bunlara karar verecek olan Dışişleri Bakanlığımız, hükümet yetkilileridir. Bir yasa çıkardılar terörle mücadele konusunda. Bununla ilgili uygulama da yaptılar. Bunlar olumlu sinyaller. Bu olumlu sinyalleri İsveç hükümeti yerine getirmeye devam ederse, hükümet konuyu Meclis’e taşır. Meclis de gereğini yapar.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Soçi’de, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin sorulması üzerine Kurtulmuş, dünya ülkelerinin kamplara bölündüğünü, savaş baronlarının tamtamlarını çalarak Rusya-Ukrayna Savaşı’nı derinleştirmek istediğini söyledi.
Böyle bir dönemde Türkiye’nin ilkeli müzakereler yaparak her iki tarafla da görüştüğünü vurgulayan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürdürdüğü tavrın çok önemli olduğunun altını çizdi.
Kerkük uyarısı
Numan Kurtulmuş, Irak’ın Kerkük kentinde yaşanan olaylara da değinerek, Kerkük’ün Şii Türklerin, Sünni Türklerin, Arapların, Kürtlerin ve diğer gayrimüslim grupların birlikte iç içe asırlardır hiçbir problem yaşamadığı bir yer olduğunu belirtti.
Mezhep ve etnik yapı üzerinden insanları ayrıştırmanın tam manasıyla bir fitne, bölmek ve parçalamak olduğunu ifade eden Kurtulmuş, “Kerkük’te uygulanacak her türlü asimilasyon, yok etme ya da onların yerlerini değiştirme çabaları doğrudan doğruya karşısında Türkiye’yi bulur. Türkiye, böyle bir şeye müsaade etmez. Kerkük’teki Türkmenler de oranın halkıdır. Orada kıyamete kadar kalacaklardır. Kimsenin bunu değiştirmeye gücü yetmez. Irak merkezi hükümetini, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’ni bu konuda hassasiyet içerisinde olmaya davet ediyorum.” diye konuştu.
Kurtulmuş, A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın Avrupa Şampiyonu olmasına ilişkin de “Tebrik ediyoruz, büyük gurur duyduk. Türkiye’nin Avrupa Şampiyonu olmasını hep beraber, her alanda topyekun kalkınma hedefimizin de sonucu olarak görüyorum.” ifadelerini kullandı.
“TEKNOFEST’teki gurur neyse buradaki gurur da aynı.” ifadesini kullanan Kurtulmuş, TEKNOFEST’i 1 milyona yakın kişinin ziyaret ettiğini, yüzbinlerce gencin teknolojik yarışma programlarına girdiğini söyledi ve “İnsanın gözleri yaşarıyor.” dedi.
Türkiye’nin her alanda gelişeceğini vurgulayan Kurtulmuş, “İki gün arayla iki önemli şeyi görmüş olduk, hem TEKNOFEST’teki başarı ortada hem de Filenin Sultanları’nın Avrupa’da aldığı büyük başarı. İstiklal Marşı’nın okunması, bayrağın göndere çekilmesi büyük bir gurur tablosu.” diye konuştu.