TBMM Genel Kurulu’ndaki Bütçe Görüşmelerinde Ilk Gün Geride Kaldı

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un yönettiği bütçenin ilk günündeki görüşmeler, 12 saat 5 dakika sürdü.

AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tulay Hatımoğulları Oruç ve Tuncer Bakırhan, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan görüşmeleri Genel Kurul’da takip etti.

CHP Genel Başkanı Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanları Oruç ve Bakırhan ile MHP Genel Başkanı Bahçeli görüşmelerin tümünde Genel Kurul’da bulundu.

AK Parti Genel Başkanvekili Ala, birleşime verilen arada CHP Genel Başkanı Özel’le Genel Kurul Salonu’nda görüştü.

AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül ile Ankara Milletvekili Murat Alparslan, kuliste MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin yanına giderek bir süre sohbet etti.

Görüşmelerin tamamlanmasının ardından TBMM Başkanı Kurtulmuş, siyasi partilerin liderleriyle tokalaştı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Ömer İleri: Türkiye Yüzyılı, yürüyüşün önemli bir adımını teşkil ediyor

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Ömer İleri, TBMM Genel Kurulunda 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin tümü üzerinde şahsı adına söz aldı.

2025 yılı bütçesinin millete hayırlı olmasını dileyen İleri, bütçenin, uluslararası sistemin küresel sınamalar karşısında etkisiz kaldığı, Türkiye’nin ise bir taraftan global konjonktürün getirdiği olumsuzluklar ile mücadele ettiği bir dönemde, Türkiye Yüzyılı yürüyüşünün önemli bir adımını teşkil ettiğini ifade etti.

Uluslararası sistemin zafiyetleri olduğuna işaret eden İleri, “Bu sistemin ve içinde bulunduğumuz coğrafyanın önemli gelişmelere ve değişimlere gebe olduğunu hepimiz görüyoruz. Böyle kritik bir sürece bizler Türkiye olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde, on yılların ihmali olan altyapı eksiklerini tamamlamış ve yıllar boyunca yük olmuş kronik problemlerini büyük ölçüde çözmüş bir ülke olarak giriyoruz. Ancak her şeyden önemlisi, biz bu sürece birilerinin ısrarla dayattığı öğretilmiş çaresizlik kıskacından çıkmış, küresel ölçekte iddia sahibi olan, bölgemizde ve dünyada hakkaniyeti savunan bir ülke olarak giriyoruz.” diye konuştu.

Bugün, teknolojik platformların hayata önemli katkı sağlamanın yanında ortaya koydukları kullanım kültürleriyle, toplumları, çok daha sert bir biçimde şekillendirmeye başladıklarına dikkati çeken İleri, “Yanlış iş modelleri, yanlış ticari beklentiler, insanlığın zaaflarını suistimale son derece yatkın, monopolist ve acımasız dijital faşizm örneklerini ortaya koyabilmektedir.” ifadelerini kullandı.

İleri, ilk ortaya çıktığında dünyanın birçok bölgesinde demokratikleşme ümitlerinin yeşermesine sebep olan internet teknolojilerinin dahi, yanlış iş modelleriyle Türkiye dahil olmak üzere dünyanın tümünde dezenformasyon ve dijital faşizm furyalarına alet olduğunu vurgulayarak, İsrail’in soykırımda yapay zeka teknolojilerini aktif bir şekilde kullandığına ilişkin kamuoyuna yansıyan tespitlerin ileriye yönelik olarak endişe verici olduğunu dile getirdi.

“Türkiye kendi teknoloji kültürünü geliştirecek”

Ömer İleri, içinde bulunulan bu sürecin dünya çapında sadece siyasi, ekonomik, diplomatik değil; aynı zamanda teknolojik yol ayrımlarının da bulunduğu kritik bir dönem olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu dönemde yeni teknoloji alanlarındaki gelişmelerin de daha en baştan hakkaniyetli bir doğrultuda ilerletilmesi, dünya çapında önemli bir gereksinimdir. Bizler inanıyoruz ki, küresel siyasi konjonktürdeki çalkantıları, Türkiye Yüzyılı söylemiyle fırsata dönüştüren ve daha adil bir dünyanın mücadelesini veren Türkiye’miz, dijital dünyadaki bu kırılım sürecini de ‘Dijitalin Yüzyılı’ bakışıyla fırsata çevirecek ve yepyeni hakkaniyeti temel alan teknoloji paradigmalarını ortaya koyacaktır. Türkiye bu süreçte, sadece teknolojiyi etkin kullanmakla kalmayacak ve hatta teknoloji geliştirmekle de yetinmeyecek, bunların ötesinde özellikle yeni gelişen alanlarda kendi teknoloji kültürünü geliştirecek, kendi platformlarını ortaya koyacak, kendi iş modellerini inşa edecek ve bu şekilde 2053 vizyonu çerçevesinde insan ve çevre odaklı dijitalleşme yaklaşımıyla adil teknolojiyi hayata geçirecektir. Bu hedef, elbette iddialı bir hedeftir ve elbette Türkiye’ye her daim küçük roller yakıştıran bazı zihinler için hayali bir hedeftir. Ancak bizler biliyoruz ki, Türkiye medeniyet birikimiyle, yenilikçi iş kültürüyle ve her şeyden önemlisi TEKNOFEST gençliğiyle bu hedefe koşabilecek bir ülkedir.”

Türkiye’nin teknolojik gelişmelerde attığı adımlardan örnekler veren İleri, “Bu önemli atılımları maalesef uçak parçasını kalorifer peteği zanneden birileri göremiyor, bu vizyonun değerini maalesef video konferans sistemini yüksek teknoloji zanneden birileri kavrayamıyor. Ancak gençlerimiz bu atılımları net olarak görüyor. Gençlerimiz neyi hedeflediğimizi anlıyor. Gençlerimiz geleceğin Türkiye’sinin teknolojiyi yönlendiren, paradigma koyucu bir ülke olacağını da biliyor. Gençlerimiz, biz burada bu konuşmaları yaparken dahi, ülkenin dört bir yanında teknoloji merkezlerinde harıl harıl çalışıyor.” değerlendirmelerinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, teknoloji yatırım programları, ulusal yapay zeka, siber güvenlik stratejileriyle ve milli uzay programlarıyla dijital egemenliğini kabul ettirmiş bir Türkiye hedefine koşmaya devam edeceklerini dile getiren İleri, “Yüksek katma değerli üretimin, Türkiye’nin AR-GE ve yenilikçilik kapasitesinin, çevresel sürdürülebilirliğin, yeşil ve dijital ekonomiye geçiş yönünde teknolojik dönüşümün bütçesi olan 2025 yılı bütçemizin hayırlar getirmesini temenni ediyorum.” diye konuştu.

Şahsı adına söz alan Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, “Kürt sorununun çözümünün, siyasetin ve kendilerinin tarihi görevi olduğunu” söyleyerek, “Biz zamanında da geldiğini, zeminin de oluştuğunu, bu tarihi fırsatın doğru değerlendirilmesi gerektiğini açık bir şekilde ifade ediyoruz. Toplumun beklentisi de onurlu bir barış için somut adımların atılması gerektiğidir.” ifadelerini kullandı.

Genel Kurulda, bütçenin tümü üzerindeki müzakerelerin tamamlanmasının ardından, yapılan oylama ile 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin maddelerine geçildi.

Daha sonra TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, birleşimi saat 11.00’de toplanmak üzere kapattı.

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.