TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un ilk imza sahibi olduğu bildiride, İsrail’in, Kudüs’te sivil ve savunmasız Filistin halkına yönelik uyguladığı şiddetin, baskıcı politikaların ve ibadet özgürlüğünü engellemeye yönelik girişimlerinin, Ramazan Bayramı’nın hemen arifesinde vahim bir boyut kazandığı belirtildi.
- İsrail polisi, Mescid-i Aksa’da nöbet tutan Filistinlilere saldırdı
- Öğle ezanının ardından Mescid-i Aksa’nın kurtuluşu için salalar okundu
- İsrail polisi, Mescid-i Aksa gösterisine katılan Filistinliyi arabayla ezen Yahudi yerleşimciyi silahla korudu
- Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Filistinli kardeşlerimizin sesi olmaya, haklarını savunmaya devam edeceğiz
- Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: İsrail’in alçakça ve zalim saldırılarına ‘dur’ demenin vaktidir
- Mescid-i Aksa’dan İslam dünyasına yardım çağrısı
- AA’nın Kudüs Muhabiri, İsrail polisinin Mescid-i Aksa’daki müdahalesinde yaralandı
- İsrail polisi Mescid-i Aksa’da AA kameramanını darbetti
- İsrail, Gazze’deki Beyt Hanun Sınır Kapısı’nı kapadı
- İsrail polisi Şam Kapısı’nda Filistinlilere saldırdı
- İsrail polisi Şeyh Cerrah’ta Filistinlilere müdahale etti
- Kudüs’te Şeyh Cerrah Mahallesi’ne gelen Yahudi yerleşimciler Filistinlilerin akın etmesiyle bölgeyi terk etti
Mukaddes mekan Mescid-i Aksa ve çevresinde, İsrail güvenlik güçleri tarafından gaz, plastik mermi ve ses bombalarıyla gerçekleştirilen menfur saldırıların, bebek ve çocuklar dahil çok sayıda masum Filistinlinin yaralanmasına sebep olduğu hatırlatılan bildiride, “Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak, bu zulmü ve hukuk tanımazlığı şiddetle kınıyoruz.” ifadesi kullanıldı.
İsrail’in, yasa dışı yerleşimciler lehine Kudüs’ün Şeyh Cerrah ve Silvan mahallelerindeki Filistinlilerin nesillerdir yaşadıkları evlerine el koyularak, zorla tahliye edilmelerine yönelik operasyonlarının, hukuk dışı ve gayriinsani olduğu vurgulanan bildiride, şunlar kaydedildi:
“Birleşmiş Milletlerin (BM) uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları hukuku çerçevesinde yıkım ve tahliyelerin durdurulması; mukaddes mekanların statükosunun korunması için İsrail’e yönelik çağrısına tam destek verdiğimizi ve bu çağrının arkasında bütün BM üyesi ülkelerin kararlılıkla durması gerektiğini belirtiyoruz. Ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM), 1967’den bu yana İsrail’in işgali altındaki Doğu Kudüs dahil Filistin topraklarında yargı yetkisine sahip bulunduğuna dair kararı, İsrail’in Filistin topraklarında işlemekte olduğu suçlardan dolayı hesap vermesinin ve söz konusu suçların sorumlularının tespit edilmesinin önünü açmıştır. Bu çerçevede, UCM’nin, yaşanan olaylar ve insanlık suçları bakımından İsrail’e karşı net bir tavır alarak, görevini yerine getirmesini talep ediyor ve destekliyoruz.
İsrail’in, Kudüs’e ilişkin BM Güvenlik Konseyi, BM Genel Kurulu kararları dahil olmak üzere uluslararası hukuka aykırı uygulamalarına karşı, uluslararası toplumun daha fazla vakit kaybetmeden etkili ve sonuç verici bir şekilde harekete geçmesi için bütün dünyaya çağrıda bulunuyoruz. TBMM olarak, Kudüs’ün ve Harem-i Şerif’in statüsünü aşındırmaya yönelik İsrail’in mütecaviz eylemlerine ve Filistin halkının meşru haklarını gasbetme girişimlerine karşı her zaman gerekli tepkiyi vermeye; Filistin davasını ve kardeş Filistin halkının özgürlük, adalet ve bağımsızlık mücadelesini savunmaya devam edeceğimizi en kuvvetli şekilde beyan ediyoruz.”