TBMM Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Alt Komisyonu Başkanı, AK Parti İstanbul Milletvekili Zafer Sırakaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Almanya’nın Hanau kentinde 19 Şubat 2020’de ırkçı terörist Tobias Rathjen tarafından şehir merkezindeki iki kafeye düzenlenen saldırı sonucu 4’ü Türk, 9 kişinin katledilmesinin üzerinden 1 yıl geçtiğini söyledi. Hanau saldırısının, Almanya’da yaşayan vatandaşlarla birlikte tüm Avrupa’da korku, üzüntü ve endişenin yanı sıra ırkçı teröre karşı da bir dayanışmaya yol açtığını dile getiren Sırakaya, şöyle devam etti:
“Bu dayanışma neticesinde bizlerin de katılarak destek verdiği yürüyüşlerde on binlerce insanın ırkçılığa ve insan onurunun hiçe sayılmasına karşı farkındalığın artırılması adına protesto gösterileri yapmasına rağmen Avrupa ve Almanya’da ırkçı ve İslamofobik saldırıların halen devam ettiğini üzülerek görmekteyiz. Irkçılık ve İslamofobi’yle gereken şekilde mücadele etmek istiyorsak her şeyden önce insanlık literatürümüze Irkçılık ve İslamofobi’nin bir insanlık suçu olduğunu eklememiz gerekiyor.”
Sırakaya, ırkçılık ve İslam düşmanlığı ile mücadelede Avrupa ülkelerinin atması gereken adımların önündeki en büyük engelin giderek yükselen, Müslüman toplumu ve Türk vatandaşlarını tedirgin eden aşırı sağcı akımlar olduğunu gözlemlediklerini aktardı.
Irkçılık ve İslam düşmanlığıyla mücadelede başarıya ulaşmanın tek yolunun ortak akıl ile bireylerden başlayarak siyaset ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte hareket etmesinden geçtiğini vurgulayan Sırakaya, “Doğal afetler, hastalıklar ve salgınlarda birlik ve beraberlik adına gösterilen insani, medeni tavrın yalnızca toplumları değil, insanlığı tehdit eden ırkçılık ve İslamofobi’ye karşı da gösterilmesi gerekiyor.” dedi.
“Ciğerimizi halen yakan kundaklamaları unutmayacağız”
Irkçılığın, Müslüman ve insan düşmanlığının yalnızca bireyleri değil toplumları da zehirleyen bir hastalık olduğunu belirten Sırakaya, şunları söyledi:
“TBMM Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Alt Komisyonu olarak yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza ve ibadethanelerimize yönelik tüm ırkçı, İslamofobik saldırı ve tehditleri yakından takip ediyor. Saldırı ve tehditlerin faillerinin ortaya çıkarılması ve yalnızca vatandaşlarımızı değil, medeniyetleri de hedef alan eylemlerin odağının deşifre edilmesi için gerekli görüşme ve soruşturmaları ortak akılla yürütüyoruz. Üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin ne 1984’te Duisburg’da ne 1988’de Schwandorf’da ne de 1993’de Solingen’de yüreğimizi ve ciğerimizi halen yakan kundaklamaları unutacağız. 2000 ile 2007 yılları arasında 8 vatandaşımızla birlikte 10 insanın canice katledildiği Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün işlediği cinayetlerin insanlığın ortak hafızasından silinmemesi adına elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Tüm bu cani, alçak saldırılara karşı mücadelemizde Hanau saldırısını ve bu saldırılarda hayatını kaybedenlerin isimlerini asla unutmayacak, o masum sivillerin düşlerinin tohumlarını insanlığa ekmek için fert fert elimizden gelen gayreti göstereceğiz.”
Sırakaya, Hanau’daki anma törenine katılacak
Bugün Hanau’da ırkçılık ve Müslüman düşmanlığına karşı farkındalığın artırılması için etkinlik düzenleneceğine işaret eden Sırakaya, etkinliğe Türk milletini, hükümeti ve milli iradenin tecelligahı TBMM’yi temsilen katılacağını, Avrupa’da yaşayan vatandaşlarla kol kola olacağını bildirdi. Sırakaya, şunları kaydetti:
“Irkçı, Müslüman ve insanlık düşmanı alçak saldırıların bir daha tekrarlanmaması ve faillerinin ortaya çıkartılması için Cumhurbaşkanı’mızın verdiği destekle Komisyonumuz, her hal ve şartta yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın yanında olacaktır. İnsanlığın ve medeniyetlerin bu hastalıklı düşünce ve akımlara teslim olmaması için tarihten gelen sorumluluğumuzu bugün de yarın da devam ettirecek, her zaman vatandaşlarımızdan, mazlumdan ve ötekileştirilenden yana tavrımızı belli edeceğiz.”