Down sendromlu olarak iş yaşamına atılan gençler, Üsküdar Belediyesinin sosyal sorumluluk projesi olan kafede, hizmet ve servis bölümünde çalışarak, engelleri aşıyor.
Tebessüm Kahvesi’nde çalışanlardan biri olan 30 yaşındaki Arlin Gültane, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışma hayatına girerek çok fazla kazanım elde ettiklerini söyledi.
Gültane, kendisine çalışma fırsatı verenlere teşekkür ederek, sigortalı olduklarını ve kendi paralarını kazandıkları için mutlu olduklarını belirtti.
Ailesinin de eğitim ve iş hayatına atılması konusunda kendisini desteklediğini anlatan Gültane, meslek lisesinde okuduğu için iş turizm ve hizmet bölümünde çalışmayı tercih ettiğini dile getirdi.
Gültane, işini severek seçtiğini dile getirerek, “Burada çok güzel imkanlar sağlanıyor. Her türlü yardım yapılıyor. İş hayatında çalışarak, toplu taşıma aracını kullanarak öz güvenimizi kazanıyoruz. Çalışarak, down sendromlu ve engellilerin sesini duyurmak istiyoruz. Öz güveni olan ve gerçekten de hayata tutunma yollarını deneyen kişilerden biriyim. Buranın amacı da down sendromlu çocukları hayata kazandırmak. Farklıyız ama engellerimizi burada kaldırıyoruz. Çalışma hayatında hiçbir zorluk tanımıyorum ve bütün engellileri kaldırıp asıl mesleğimin turizmcilik olduğunu göstermek istiyorum.” dedi.
Down Sendromlular Günü için de mesaj veren Gültane, “Gelecekte de down sendromlu ve engelli kişilere bağış yapmak, onların ayakta durmalarını sağlamak istiyorum.” ifadelerini kullandı.
“İyi ki Tebessüm Kahvesi’nde çalışıyoruz”
Kadıköy’deki Şöhret Kurşunoğlu Meslek Okulu’nda mezun olan 32 yaşındaki Evren Çakır ise bu mekanda garson olarak çalışmaktan dolayı memnun olduğunu söyledi.
Çakır, annesinin vefat ettiğini, emekli babası ve ablalarıyla mutlu olduğunu belirterek, “İyi ki Tebessüm Kahvesi’nde çalışıyoruz. Çalışıyoruz ve aynı zamanda eğleniyoruz. Allah herkesten razı olsun. Arkadaşlarımızla beraber çok mutluyuz ve ekip olarak aileyiz. Burada o kadar mutluyuz ki mekanımızda herkese ‘hoş geldiniz’ demek istiyoruz. Herkese tebessüm ediyoruz. Çalışmayı çok seviyorum.” diye konuştu.
Başkalarına da çalışmalarını tavsiye eden Çakır, kafede en güzel biçimde hizmet verdiklerini kaydetti.
Çakır, müşterilere çay, kurabiye ve pastalarını verdiklerini anlatarak, “İyi ki müşteriler geliyor, biz de onlara hizmet ediyoruz. Down Sendromlular Günü’nde sağlıkta kalalım, hasta olmayalım, ellerimizi sık sık yıkayalım. 21 Mart’ta herkesin kahvemize gelmesini istiyoruz.” dedi.
“Burada öz güvenimizi ve emeğimizi kazandık”
Çalışanlarda Emrah Kuru da 5 yıldır garsonluk yaptığını, işini çok sevdiğini ve kendi ayakları üzerinde durmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.
Ailesinin çalışma hayatına girme konusunda kendisine çok destek olduğunu ifade eden Kuru, Tebessüm Kahvesi’nde açıldığı günden bu yana çalıştığını anlattı.
Kuru, lise eğitimini tamamladıktan sonra servis elemanı olarak çalışmaya başladığını belirterek, “Burada öz güvenimizi ve emeğimizi kazandık. Başarı kazandık. Güzel bir imkan sağlandı. İyi ki çalışıyoruz. Engelliyiz, farkındalık yaratıyoruz ve sonuna kadar da farkındalık yaratacağız.” dedi.
Kuru, türkü söyleyip şiirler okumaktan hoşlandığını, üye olduğu kütüphanede şimdiye kadar birçok kitap okuduğunu söyledi.
Ses sanatçısı Sibel Can’ın çalıştığı yere gelmesini ve ona çay kahve ve ikram etmeyi çok istediğini dile getiren Kuru, kendi yazdığı “Üsküdar’ı geziyorum” adlı şiirini okudu.
Çalışanlardan 39 yaşındaki Zuhal Başbülbül ise babasının hayatta olmadığını, çok sevdiği annesinin kendisine çok destek olduğunu söyledi.
Eğitim aldıktan sonra işe başladığı kahvede 5 yıldır çalıştığını kaydeden Başbülbül, “Tebessüm Kahvesi’nde çalışmayı çok seviyorum. Burada sipariş almayı öğrendim. Arkadaşlarım evde kalmasınlar, eğitim alsınlar. Tüm insanlar buraya gelsin. Burası çok güzel.” dedi.
Tebessüm Kahvesi Proje Koordinatörü Şermin Çoban ise Üsküdar Belediyesinin 5 yıldır Tebessüm Kahvesi Projesi’ni yürüttüğünü belirtti.
Çoban, kahvenin 21 Mart 2016’ta Üsküdar Burhan Felek Köşkü’nün bahçesinde açıldığını, ikinci şubenin 2019’da Üsküdar Belediyesi hizmet binasının altında faaliyet verdiğini söyledi.
Down sendromlu gençlerle çalıştıklarını anımsatan Çoban, “Tebessüm Kahvesi’nde down sendromlu gençlerin hem sosyal hayatın hem de iş hayatın içinde aktif olarak yer almalarını istiyoruz. En büyük hedefimiz bu. Kahvemizde down sendromunun tanınması ve farkındalığın artmasına yönelik önemli hizmetlerde bulunuyoruz. Toplumun her kesimiyle işlere imza attık ve organizasyonlar etkinlikler düzenledik. Down sendromlu gençlerin iş hayatının içinde olabileceği ve sosyal hayatta insanlarla olumlu ilişkiler geliştirebileceğini anlatmak için büyük çaba sarf ediyoruz. Bu anlamda Tebessüm Kahvesi’nin farkındalığı daha da ileri seviyeye taşıması için 2. şubemizi de açtık.” dedi.
Pandemi dönemine de down sendromlu gençlerin birinci derecede risk grubunda yer aldıklarına dikkati çeken Çoban, Türkiye’de ilk vakanın görüldüğü günden itibaren down sendromlu personele izin verildiğini söyledi.
Restoranlar açık olduğunda, kahvelerinin de hizmet vermeye başladığını ifade eden Çoban, şunları kaydetti:
“Down sendromlu çocuklardan 10 gencimiz var. Hepsi farklı özeliklere ve yeteneklere sahipler. Gençlerimize kendi becerilerine uygun iş tanımlaması yapıyoruz. Biz onların başladıkları ve buraya geldikleri günden itibaren takiplerini yapıyoruz. Gençler serviste mi çok iyi? O anlamda onların gelişmesini sağlıyoruz. Öz güvenlerini kazandıkça yeni gelen gençlere iş koçluğu yapıp birbirlerine iş öğretiyorlar. Psikolojik ve sosyal olarak yıpratmadan, onların özel durumlarını göz önünde bulundurarak, beraber iş hayatının içinde etkin bir şekilde var olmalarını sağlıyoruz. Bu süreçte onlara çok şey öğrettik. İlk başlarda anne ve babalarıyla gelen gençler artık toplu taşıma kullanıyorlar. Biz, down sendromlu gençler ve çocuklarımız toplum hayatının içinde olsunlar, topluma karışsınlar istiyoruz.”