TEİS’ten yapılan yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından bu yılın ilk 3 aylık (ocak-şubat-mart) döneminde denetlenen 397 kozmetik üründen, 263’ünün teknik düzenlemeye aykırı, 2’sinin güvensiz olduğunun tespit edildiğine ve toplam 350 bin lira para cezası uyguladığına işaret edildi.
Ayrıca sahte, kaçak veya taklit olduğu belirlenen 3 bin 296 parfüm ve deodorantın, 5324 sayılı Kozmetik Kanunu uyarınca güvensiz ürün kapsamına alındığı ve üreticisi belli olmayan ürünlerin imha edildiğine vurgu yapılan açıklamada, “TİTCK el dezenfektanı, antibakteriyel sıvı sabunların da içinde olduğu biyosidal ürünlerden özelikle ruhsatsız ve merdiven altı üretilenlerin tespitine yönelik denetimler de gerçekleştirmektedir. 2022’nin ocak, şubat ve mart döneminde ruhsatsız ürünler hedef alınarak yapılan denetimler sonucunda, 27 üründen 16’sı ruhsatsız, 4’ü ise teknik düzenlemeye aykırı bulunmuştur. Ruhsatsız ve teknik düzenlemeye aykırı toplam ürün sayısı 20 olarak tespit edilirken, bu ürünleri üreten firmalara 537 bin 920 lira para cezası uygulanmıştır.” bilgisi paylaşıldı.
“Tüketimin büyümesi güvensiz kozmetik ürünlerinin de artmasına neden oluyor”
Açıklamada, konuya ilişkin görüşlerine yer verilen TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan, “Tüketimin bu kadar büyümesi, güvensiz kozmetik ürünlerin de artmasına neden oluyor. Bilinen en ünlü kozmetik markalarının dahi sahteleri internette satılabiliyor. İnternet gibi ortamlarda çok sayıda kalitesiz, sahte ürünün olması ve tüketicilerin bu ürünleri kullanıp zarar görmesi bizleri son derece endişelendiriyor.” ifadelerini kullandı.
Eczane dışında özellikle internetten satılan ürünlerin takip ve denetim altına alınmasının kamu sağlığı için önemine değinen Saydan, “Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından internet denetimleri de etkin bir şekilde yürütülmektedir. Kozmetik ürünlerin tanıtım ve satışına yönelik denetimler piyasada, üretim yerlerinde, internet, televizyon ve radyo gibi her türlü mecrada yapılmaktadır. Ülkemizde vatandaşımız kozmetik ürünlerin reklamlarından olumsuz etkilenip bunları bilinçsizce tüketebiliyor. Bu yüzden, bu tür ürünlerin Sağlık Bakanlığı tarafından denetiminin sıkça yapılıp caydırıcı cezaların uygulanmaya devam etmesi gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“El dezenfektanları asla el yıkamanın yerini almaz”
Saydan, biyosidal ürünlerin sadece ilaç fabrikalarında üretilmesi ve eczanelerde satılması gerektiğini savunarak, merdiven altı üretimlerin insan sağlığını tehdit ettiğini vurguladı.
Nurten Saydan, dezenfektan kullanımıyla ilgili şu uyarılarda bulundu:
“El dezenfektanları cildi kurutabilir, alerjik reaksiyon oluşturabilir. Fazla kullanımında alerjik etki, egzama gibi elde yaralar çıkmasına neden olabilir. Renksiz ve kokusuz el dezenfektanlarını tercih ediniz, aşırı kullanımdan sakınınız, yalnızca Sağlık Bakanlığı onaylı ürünleri satın alın. Nemlendirici özelliği olanları tercih edin. Nemlendirici özelliği yoksa da ekstra nemlendirici kullanın. Unutmayın, el dezenfektanları su ve sabuna ulaşamadığımız zamanlarda kullanılmalıdır. Çünkü el dezenfektanları asla el yıkamanın yerini almamakta, yüzde 100 temizlik sağlamamaktadır. Bu konuda gereken hassasiyetin gösterilmesinin halk sağlığı açısından hayati öneme sahip olduğunu bir kez daha kamuoyunun bilgisine ve dikkatine sunuyoruz.”