Aidatlar nedeniyle son dönemde site yönetimlerinin aldığı kararlar tartışma konusu olurken tesis yöneticileri, belli sayının üzerindeki daireden oluşan site yönetimlerinin profesyonel şirketlerce üstlenilmesi ve bu işlerin standartlarının belirlenmesi önerisinde bulundu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğünde Yapı Kooperatifleri Daire Başkanlığına bağlı faaliyet gösteren Konut Politikaları Şube Müdürlüğünün isminin “Konut Politikaları ve Tesis Yönetimi Hizmetleri Şube Müdürlüğü” olarak değiştirildiğini açıkladı. Bu birim, Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre, site yönetim hizmeti veren şirketlerle ilgili mevzuat çalışmalarını yürütecek ve site yönetimlerinin sorunlarının çözülmesine yönelik çalışmalar yapacak.
Tesis Yöneticileri Federasyonu Başkanı Yahya Sağır, AA muhabirine, federasyon olarak site yönetimlerine ilişkin sorunların çözülmesi için önerilerini derleyip 2021 yılında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği ile İçişleri bakanlıklarına sunduklarını söyledi. Bu konuda hazırladıkları bir kanun teklifi önerisini de TBMM’deki ilgili komisyon ve partilere ilettiklerini belirten Sağır, bu kapsamda artık günün şartlarına uymayan Kat Mülkiyeti Kanunu’nda değişiklik talep ettiklerini bildirdi. Sağır, konut sitelerine bağımsız bölüm sayısına göre profesyonel yönetimle çalışma zorunluluğu getirilmesini önerdikleri dile getirdi.
“Site yöneticisinden adli sicil kaydı istenmeli”
Sağır, bu yöneticilerde, idare edecekleri meblağın yüksekliği dikkate alınarak adli sicil şartı aranması gerektiğine işaret ederek şöyle konuştu:
“Sitelerde oluşacak zarardan da yönetici sorumlu tutulmalı. İşi bilmeyen, ‘Burada para var, rant var’ diye herkesin tesis yönetimi işine soyunmaması gerekiyor. Site yönetimlerinde denetim işi ehil olmayan kat malikleri tarafından yapılmamalı. Site yönetimlerindeki denetim kurulları da yine aynı yönetimin kadrosundan belirleniyor. Site yönetimlerinin faaliyetleri ve hesapları, bağımsız denetim şirketleri tarafından denetlenmeli. Onlar tarafsız denetim yapacaktır. Bağımsız denetim raporları da bakanlığa iletilmeli.”
Türkiye’de profesyonel tesis yönetiminin nasıl olması gerektiğine ilişkin Ankara Üniversitesi ile çalıştıklarını ifade eden Sağır, “Tesis yönetimleri, akredite edilmiş şirketlerce oluşturulmalı. Bu akreditasyon da bakanlıkça yapılmalı. Önüne gelen tesis yönetim şirketi açmamalı. Tesis yönetim şirketleri belli başlı eğitimlerden geçmeli. Şu anda mesleki yeterlilik çalışmalarımız devam ediyor. Tesis yöneticiliği bir meslek olarak tanımlanmalı. Bu mesleğin odaları da oluşturulmalı. Bu işi yaparken hata yapan da sonucuna katlanmalı. Şu anda bu sitelerin hesaplarına ilişkin büyük kayıt dışılık ve vergi kaçağı oluşuyor. Site yöneticilerine kafalarına göre maaş bağlanıyor. Tesis yönetim firmalarının kalite belgeleri de olmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
Sağır, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) tarafından tesis yönetim firmalarının standardının oluşturulması gerektiğini de dile getirdi.
Bu konuda 1-4 Şubat’ta Ankara’da uluslararası bir konferans düzenleyeceklerini belirten Sağır, buraya yabancı konukların yanı sıra Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, İçişleri ve Ticaret bakanlıkları yetkilileri ile Ankara Üniversitesinden akademisyenlerin katılacağını söyledi.
Sağır, İçişleri Bakanlığına da “mafyavari” yapıların sitelerde yönetimleri ele geçirmemesine ve site güvenliklerine ilişkin konuları ilettiklerini anlattı.
Site yönetimlerine ilişkin konuların sadece bir şube müdürlüğü bünyesinde çözülemeyeceğini savunan Sağır, konu için bir bakanlık bünyesinde, yerinde denetim yapacak bir daire başkanlığı oluşturulması ve konunun daha geniş kapsamlı ele alınması gerektiğini ifade etti. Sağır, söz konusu şube müdürlüğünün aidatların belirlenmesinde bir etkisi olmasını beklemediklerini belirterek, aidatların, enflasyon kaynaklı artan giderler ile asgari ücrete dayalı olarak arttığını kaydetti.