AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, CNN Türk canlı yayınında gazeteci Ahmet Hakan’ın sorularını yanıtladı ve gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Sedef Kabaş’ın, Cumhurbaşkanlığı makamına hakaret içeren ifadelerine değinen Kurtulmuş, “Çok ağır bir hakaret. Cumhurbaşkanının şahsına hakaret ediyor. ‘Ben bir atasözü söyledim’ diyerek geçiştirilecek bir şey değil. Asla dile getirilmemesi gereken bir husus.” diye konuştu.
Bunun bir eleştiri olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Bu ülkenin Cumhurbaşkanına çok kötü bir benzetme ile ağır bir şekilde hakaret ediyorsunuz. Bu bir eleştiri değildir. Bunun ötesinde bütün millete, milli değerlere, milli iradeye saygısızlıktır. Demokrasiyi ayaklar altına almaktır. Bunun fikir özgürlüğüyle, hakla, hukukla hiçbir alakası yoktur. Eğer bir hak hukuk söz konusu olacaksa bu kadar çirkin, bu kadar galiz bir benzetmeyi yapanların muhatabı, yani başta Sayın Cumhurbaşkanımız, ve ona oy vermiş bu kadar milyon insan ve onu Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak kabul eden milletimizin hemen hemen tamamına yakını, kahir ekseriyeti bu ağır hakaretten rencide olmuştur. Kabul edilemez. Hiçbir demokraside bu eleştiri sınırları içinde görülemez. Ellerini arkasına bağlayarak, ters kelepçelenmiş gibi bir görüntüyü Türkiye kamuoyuna sergilemiş olması da başından itibaren bir mizanseni planladığını da ortaya koyuyor.”
“Siyasette ipin ucu kaçar”
Bazı muhalefet partisi liderlerinin, Kabaş’a destek vermesine tepki gösteren Kurtulmuş, “Bu kadar ağır bir hakareti, bu kadar galiz bir benzetmeyi yapan neredeyse küfür diyebileceğimiz seviyede bir benzetmeyi yapan bir hanımefendiye siz kalkar destek olursanız, hem de Türkiye’nin en önde görülen muhalefet partilerinin başkanları olarak destek olursanız siyasette ipin ucu kaçar. Kılıçdaroğlu ve Akşener’in açıklamalarından sonra bu konuyla ilgili ne söylerse söylesinler hiçbir kıymeti kalmamıştır. Bu kadar açık, bu kadar gerçekten iyi planlanmış ve organize işlenmiş bir suçu arkalamış oluyorlar. Ona destek vermiş oluyorlar. Ve Türkiye siyasetinin de maalesef üslubunun zehirlenmesine göz yumuyorlar. Hatta dahası destekliyorlar.” şeklinde konuştu.
İran’dan Türkiye’ye gelen doğal gazın kesintiye uğraması
İran’dan Türkiye’ye verilen doğal gazın kesintiye uğramasının sanayiye ve ihracata olumsuz etkilerinin olup olmayacağının sorulması üzerine Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:
“Hayır etkilemeyecek önce kestirmeden bunu söyleyeyim. BOTAŞ’ın yaptığı açıklamadan ve Enerji Bakanlığının bilgilerinden şunu anlıyoruz. Her sene aşağı yukarı yaşanan, zaman zaman da soğuk kış şartlarından kaynaklanan bu gaz iletim hatlarındaki bazı teknik arızalar söz konusu oluyor. Bazen işte tedarik meselesinde zorluklar oluyor. Ama sonuçta Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılayacak doğal gaz kaynaklarımız, imkanlarımız var. Belli sektörlerde de hiçbir şekilde kısıtlamaya gidilmiyor. Mesela ilaç sanayi gibi. Yani burada hiçbir şekilde bizim ihracatımızı, üretimimizi etkilemeyecek bir düzenlemeyi ayarlamayı BOTAŞ, Enerji Bakanlığı birlikte yapıyor. Ama bunun asla sanayiye engel olması söz konusu değildir.”
Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı adaylığına ilişkin tartışmalara da değinerek, “Bizim adayımız Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Şimdi bu bizim için bu bir politik rahatlıktır. Karşı taraf içinse başından beri söylüyoruz oradaki temel mesele görünür iki ana ittifak unsuru var. HDP uzun süre iş birliği açık, müttefikliği gizli olan bir ortak olarak göründü. Şimdi belki hedefe HDP üzerinden başka bir Halkların Demokratik Kongresi bileşenlerinin de işin içerisinde olacağı bir sol ittifakın üçüncü bir ittifakın kurulmasından bahsediliyor.” diye konuştu.
“Ekonomik iyileşmenin zamanlaması ne zaman olacak?” sorusu üzerine Kurtulmuş, bu yaz aylarının başında bunu hissedeceklerini söyledi.
Kurtulmuş, Rusya ile Ukrayna arasındaki krize ilişkin ise Türkiye’nin Ukrayna’daki krizin büyümemesi için elinden gelen gayreti ortaya koyacağını belirterek, “Bu potansiyeli, bu gücü, bu itibarı var Türkiye’nin. İnşallah sonuç elde edilir.” dedi.