ABD Başkanı Joe Biden, Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) liderlerine ABD-ASEAN Özel Zirvesi kapsamında 12-13 Mayıs’ta ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Pasifik bölgesindeki en etkin örgütlerden ASEAN, Rusya-Ukrayna savaşının gölgesinde 5 yıl sonra ABD’de bir araya gelecek.
Zirveye seçimler nedeniyle Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte katılım sağlayamazken, Myanmar’ın cunta yönetimi de davet edilmedi. Zirvenin ASEAN ülkeleri bakımından en önemli gündem maddesi Çin’in bölgede etkinliğini artırması. Diğer yandan Myanmar’daki kriz ile bölgedeki Kovid-19 salgını ve bunun bölge ekonomisine yansımaları da zirveye masaya yatırılacak. Liderler 2017’den bu yana ilk kez yüz yüze bir araya gelme fırsatı bulacak.
ABD tarafından bakıldığında ASEAN’a doğrudan taraf olmayan Washington yönetimi ise Hint-Pasifik bölgesi ilişkileri ile bölgenin kendi ulusal güvenliği açısından önceliklerini ortaya koyacak. Malezya, Endonezya, Myanmar, Brunei, Kamboçya, Laos, Filipinler, Singapur, Tayland ve Vietnam’dan oluşan ASEAN 1967’deki kuruluşundan bu yana bölgenin en etkin ekonomik, politik açıdan işbirliğini destekleyen örgütü olarak biliniyor.
Kamboçya’nın 2022 dönem başkanlığını yürüttüğü örgüt, dünyanın en büyük yedinci ekonomisi olarak göze çarpıyor. ABD’de ekonomik bir dev olan bu örgütle ilişkilerini yeniden derinleştirmek için fırsat arıyor. Zira dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumundaki Çin’in de Güneydoğu Asya’da etkinliğini artırma çabası bölge ülkeleri tarafından da endişeyle izlenirken, zirvede bu konunun da masaya yatırılması bekleniyor.
Uzmanlar ASEAN zirvesinin Çin’in bölgedeki etkinliğinin artması nedeniyle, küresel başka bir gücün desteğinin alınması yönünden bölge ülkeleri açısından bir fırsat olduğunu belirtiyor.
Çin ile rekabet ABD’nin bölgesel stratejisinin merkezinde yer alırken, uyumlu ve esnek bir ASEAN’a destek, özgür ve açık bir Hint-Pasifik’i ilerletmenin kritik yollarından biri olarak ifade ediliyor.
Trump’ın Trans-Pasifik Ortaklığı (TPP) anlaşmasından çekilmesi, Çin’in ASEAN ülkeleri nezdinde etkinliğini artırmıştı.
Biden yönetimi, TPP anlaşmasına dönmesinin yanı sıra Çin’in Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) çerçevesinde artan ekonomik etkinliğini dengelemek için Hint-Pasifik Ekonomik Çerçevesi’nin (IPEF) inisiyatifi üzerinde çalışıyor.
ABD-ASEAN zirvesi sırasında Biden’ın “Hint-Pasifik Ekonomik Çerçevesi”ni ayrıntılı olarak açıklaması ve uygulama noktasında ASEAN üyesi ülkelerden destek istemesi bekleniyor.
Daha yakın ortaklık arayışı
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Dr. Ferhat Durmaz AA’ya, yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
“Her şeyden önce, ABD-ASEAN zirvesi, ABD’nin Çin’in Güney Çin Denizi ve Hint-Pasifik bölgesinde artan etkisine karşı koymak adına ASEAN ülkeleriyle daha yakın bir ortaklık kuracağının ifadesidir. ASEAN açısından incelendiğinde, bu zirve, ASEAN ülkeleri için Kovid-19 ve Güney Çin Denizi olarak sıralanabilecek alanlarda küresel gücün desteğinin alınması noktasında önemli bir fırsat oluşturabilir. Ayrıca, küresel politikanın en önemli gündemi olan Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline ilişkin tarafların bakış açıları bu zirve sırasında gündeme gelebilir.”
ABD’nin son dönem dış politikasında Hint-Pasifik bölgesini ön plana çıkararak Özgür ve Açık Hint-Pasifik vizyonu doğrultusunda anlaşmazlıkların barışçıl çözümüne ve seyrüsefer özgürlüğü dâhil olmak üzere uluslararası kural ile normlara bağlılığa vurgu yaptığını hatırlatan Durmaz, Biden yönetiminin ABD-ASEAN Zirvesi’nde bu hususa daha güçlü bir şekilde vurgu yapacağını düşündüğünü belirtti.
Rusya-Ukrayna savaşının zirvede gündeme geleceğini belirten Durmaz, “Mart 2022’de ASEAN ülkeleri, Rusya’nın adının geçmediği, işgal kelimesinin kullanılmadığı ve ateşkes çağrısında bulundukları bir bildiri yayınlamışlardı. ASEAN’ın önemli üyelerinden Singapur, Rusya’ya yaptırım uygulayan tek ASEAN üyesi konumunda ve diğer üyeler ihtiyatlı bir yaklaşımla bekle-gör stratejisi uyguluyor. Dolayısıyla Biden, diğer ASEAN ülkelerinden Rusya’ya karşı daha güçlü bir tavır göstermelerini bekleyebilir.” dedi.
“ABD bölgeye bağlılığını yeniden tesis için mesaj veriyor”
Malezya İslam Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü öğretim üyesi Dr. Syaza Shukri de ASEAN ülkelerinin Çin ile güçlü ekonomik ilişkileri olduğunun altını çizdi. Shukri, ASEAN ülkelerinin salgın sonrası ekonomik iyileşme döneminde Çin’i dışlamayı göze alamayacağı için ABD-Çin ticaret savaşına karışmamayı tercih edeceğini ve bölgede iki ülke arasında yaşanacak bir Soğuk Savaşı kabul etmeyecekleri yorumunu yaptı.
“Rusya-Ukrayna Savaşı’nın arka planında zirvenin düzenlenmesinin sembolik bir jest olduğuna inanıyorum. ABD bölgeye bağlılığını yeniden tesis etmek için mesaj vermeye çalışıyor, ancak şimdiye kadar, bu taahhüt, somut gelişme ve adımlardan ziyade daha çok retorikte kalıyor gibi görünüyor.” ifadesini kullanan Shukri, ASEAN ülkelerinin farklılıkları ve örgütün çok yönlü yapısı nedeniyle zirvede Myanmar, insan hakları, hatta Ukrayna gibi konularda ciddi bir sonuca varmanın zor olacağını belirtti.
Diğer yandan Biden’ın ASEAN toplantılarının ardından 20 Mayıs’ta önce Güney Kore ardından da 22 Mayıs’ta Japonya’da QUAD (Dörtlü Güvenlik Diyaloğu) zirvesine katılımının da Washington yönetiminin Rusya-Ukrayna savaşı gölgesinde Hint-Pasifik bölgesine verdiği önemin güçlü bir sinyali olarak görülüyor.
ABD ve bazı bölge ülkeleri yükselen Çin karşısında ABD öncülüğünde kurulan QUAD’ı daha etkili hale gelecek stratejik bir araç olarak algılıyor. Bölge ülkelerinde ASEAN zirvesinin ardından QUAD’ın Tokyo’da yapılması “zamanlaması stratejik” bir ziyaret olarak görülüyor. ABD, Avustralya, Hindistan ve Japonya arasında 2007’de başlatılan diyalog forumu, 2017’de “dörtlü ittifak” haline dönüştürülmüştü.
Çin yönetimi, bölgedeki “blok politikalarının Pasifik’teki barış ve istikrarı tehdit ettiğini” savunuyor.