Konya’da yaşayan takı tasarımcısı Servet Küçükdemirel, 11 yaşında kuyumculuk zanaatıyla başlayan meslek aşkını 40 yıldır takı tasarımcılığıyla sürdürüyor.
Küçük yaşlarda evdeki saat, radyo gibi aletleri söküp tekrar birleştirmeyi seven Küçükdemirel, ailesinin bu durumu fark etmesi üzerine bir zanaat öğrenmesi için kuyumcu dükkanına çırak olarak verildi.
Kuyumcu dükkanına 11 yaşında adım atan Küçükdemirel, askere gidene kadar ustasının yanında işin inceliklerini öğrendi, askerden döndükten sonra kendi atölyesini açarak, zamanla iş veren oldu.
Küçükdemirel, AA muhabirine, tarihi mekanlar başta olmak üzere çeşitli tasarımları özel taşların içine ters mimari tekniğiyle işlediğini söyledi.
Kolye ucu ve yüzük taşı gibi takılar işlediğini anlatan Küçükdemirel, tamamlanan taşa yukarıdan bakıldığında işlemin görüldüğünü dile getirdi.
Taşlara ters mimari tekniğiyle Ayasofya, Mevlana Türbesi, Sultanahmet, gibi tarihi mekanların kuş bakışı minyatürünü sığdırdığını anlatan Küçükdemirel, taşlara kendine ait tasarımlarla farklı işlemeler yaptığını aktardı.
Küçükdemirel, tasarımı taşı kırmadan tamamlamak için uyguladığı yöntemin ince işçilik, ustalık ve sabır gerektirdiğini belirterek, işini sevgi ve sabırla sürdürdüğünü kaydetti.
“Burası benim hayatım”
Yaklaşık 2 metrekare alanda çalışmalarını sürdürdüğünü ve dükkanını çok sevdiğini vurgulayan Küçükdemirel, “Ben burada bir sürü sanatçının, siyasi liderin işini yapıyorum. Gelen burada mı yapıyorsun diye şaşırıyor, ‘evet’ diyorum, ‘Burada yapıyorum, burası benim hayatım’. Besmele çekip oturuyorum buraya, akşama kadar da tasarım yapıyorum. Burası bizim hayat yuvamız.” diye konuştu.
Küçükdemirel, işini çok sevdiğini ifade ederek, “Ben dünyanın birçok yerindeki kuyumcu fuarlarına gittim. Oralarda gördüklerimi hayata geçirmeye karar verdim. Ondan dolayı da kişiye özel tasarımlar yapmaya başladım. Vizyonunuzu geliştirmeniz lazım.” dedi.
Dünyanın farklı şehirlerinde de müşterileri olduğunu anlatan Küçükdemirel, “İstanbul, Bursa, Ankara, Eskişehir, Kütahya, Mardin, Şanlıurfa, Antalya, Balıkesir buralarda sabit müşterilerim var. Hollanda, İsveç, Danimarka, Almanya gibi Avrupa’da da birçok yere ürün gönderiyoruz.” diye konuştu.
Küçükdemirel, ters mimari tekniğiyle doğal taş işlemenin çok yaygın bir sanat olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
“Şimdi tasarımdan tasarıma değişiyor. Mesela taşı tersten oyarak tarihi mekanlar sığdırıyoruz diyoruz ya, sadece taşı oymak oyalanmazsam iki günde bitiyor. Bir de yüzüğün kasası var. Kasa da bir günümü alıyor. Çok oyalanmazsam yüzüğü 3,5 günde bitiriyorum. Taş içine oyma işi olmazsa normal bir yüzük yapılacaksa bu da aşağı yukarı bir buçuk gün içerisinde falan bitiyor.”