ABD Merkez Bankası’nın (Fed), ocak ayı toplantısında para politikasında herhangi bir değişiklik yapması beklenmezken, sözle yönlendirmesinde enflasyon ve istihdam vurgusuna devam etmesi öngörülüyor.
Fed’in bugün başlayacak toplantısında, faiz kararı 27 Ocak’ta açıklanacak. Fed’in faiz kararı, piyasaların odak noktasında bulunuyor.
Toplantıda Fed’in, para politikasında herhangi bir değişiklik yapması beklenmiyor. Buna karşın Fed’in, sözle yönlendirmesinde enflasyon ve istihdam vurgusuna devam etmesi öngörülüyor.
Commerzbank ABD Fed Ekonomisti Bernd Weidensteiner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Biden’ın, geçenlerde uygulamayı planladığı bir teşvik paketi açıkladığını hatırlatarak, Biden’ın açıkladığı bu paket sonrasında Fed’in beklemede kalabileceğini söyledi.
Fed’in yılın ilk toplantısında faiz koridoru ve sözlü yönlendirmede değişikliğe gitmeyebileceğini ifade eden Weidensteiner, Banka’nın politika faizini değiştirmeyerek 0-0,25 aralığında sabit bırakabileceğini aktardı.
Weidersteiner, Fed’in, “maksimum istihdam ve ortalama enflasyon yüzde 2’ye ulaşana kadar faizlerin artırılmayacağı” sözünü tekrarlayabileceğini söyledi.
Fed’in, şu ana kadar gözlemlenebilir nicel sözlü yönlendirme yerine daha yumuşak tonda nitel sözlü yönlendirme yaptığını ifade eden Weidersteiner, hedeflerin gerçekleşmesinde kayda değer bir ilerleme sağlanana kadar bu sözlü yönlendirmede de değişiklik olmayabileceğini vurguladı.
Weidensteiner, sözlü yönlendirmeye yönelik bu ifadelerin toplantı sonrasındaki tutanaklarda da geçebileceğini söyledi.
“Fed’in şu anda tek yapacağı şey, piyasaları ikna etmek”
Mitsubishi UFJ Financial Group (MUFG) Finansal Başekonomisti Chris Rupkey de Fed’in, şu anki ekonomik durgunluk için elindeki bütün araçları zaten uygulamaya koyduğunu belirtti.
Rupkey, “Banka’nın şu anda tek yapacağı şey, para politikasının güçlü olduğu ve tasarlanan şeylerin yapıldığı konusunda piyasaları ikna etmek. Verilen mesajın bir parçası olarak ‘maksimum istihdam ve ortalama enflasyon yüzde 2’ye ulaşana kadar faizlerde değişiklik olmayacağı’ ifadesi tekrarlanabilir.” diye konuştu.
Rupkey, Fed’in önceki küresel resesyon döneminde faizleri 7 yıl yüzde sıfır düzeyinde bıraktığını hatırlatarak, bu durumun da belli bir süre faiz artışı gelmeyeceğine dair güven verdiğini söyledi.
Yatırımcıların, “Fed’in parasal genişlemesinin doları zayıflattığı ve hisse senedi piyasalarında spekülatif bir balona sebep olduğu” hissine sahip olduğunu aktaran Rupkey, Fed üyelerinin bu konuda fazla endişe göstermediğini vurguladı.
Fed üyelerinin piyasalardaki balon konusunda endişeli olduklarını direkt ifade edemeyeceklerini, varlık alımı konusunda çok esnek davranıldığını belirten Rupkey, ocak ayı toplantısında Fed’den para politikasında herhangi bir değişiklik yapmasını beklemediğini kaydetti.
“Fed, ekonomik zayıflığın pandemideki ikinci dalgadan kaynaklı olduğunu kabul edebilir”
Berenberg ABD, Amerika, Asya Başekonomisti Mickey Levy ise Fed’in, faiz oranlarında ve varlık alım programında değişikliğe gitmeyebileceğini, “para politikalarına mevcut aksiyonlarla devam edileceği” açıklaması yapabileceğini söyledi.
Levy, Fed’in, son dönemlerdeki ekonomik zayıflığın pandemideki ikinci dalgadan kaynaklı olduğunu kabul edebileceğini aktardı.