Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Kanal 7’deki “Başkent Kulisi” programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İsveç’te Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakılmasının özgürlük adı altında İslam düşmanlığının açık şekilde ortaya konulan bir hareketin sembolü olduğunu vurgulayan Nebati, “Böyle alçakça, namussuzca, ‘çağdaş barbarlık’ adı altında yapılan bu hareketler sadece İslam dünyasına değil, insanlığa karşı yapılmıştır. Bizim kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim, tüm insanlığa hitap eden bir kitaptır. Onu yakma cesareti sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına değil, tüm İslam ve insanlık alemine yapılmış bir operasyondur. Bunlar lanetlidir ve bu bir özgürlük değildir, nefret suçudur. Şu anda yaptıkları bir barbarlıktır.” diye konuştu.
Nebati, hazırladıkları her bütçede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı doğrultusunda bütçe disiplininden asla taviz vermediklerini dile getirdi.
Bütçenin uzun zamandan sonra faiz fazlası verdiğine işaret eden Nebati, şöyle devam etti:
“Son 5-6 yıldır bütçe faiz fazlası vermemişti. EYT’nin geleceği çok açıktı, biz bunun önden tedbirini aldık. 5 milyona yakın EYT’linin emeklilik hakkı doğacak. Bunların yüzde 40’ı bu yıl emekli olabilecek. EYT için bütçede kaynağı oluşturduk, rahatız. EYT, bütçe üzerinde yüktür şimdi ama bu yükün karşılanmasının iyi hesaplanması ve buna göre altyapısının da oluşturulması lazım. En önemli noktası da burası. Rakam vermeyeyim ama biz EYT’nin kaynağını oluşturarak yeni yıla girdik.”
Nebati, bütçenin fazla vermesinin Türkiye’ye güvenmenin bir neticesi olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Bu, Türkiye’deki toplumsal yapının ve makro ekonomik göstergelerin ne kadar iyi bir şekilde okunduğunun, buna göre alınan tedbirlerin nasıl iyi bir sonuç doğurduğunun göstermesi açısından bir neticedir. Bu yıl seçim yılı olmasına rağmen bütçe açığımızı yüzde 3,5’un altında tutacağımızı şimdiden iddia edebilirim. Çünkü çok güçlüyüz, iyi gidiyoruz, performans çok iyi. Uluslararası alanda da resesyon riskinin yavaş yavaş ortadan kalktığı bir dönem, bizim için avantaj olacak ve cari açığın giderilmesi noktasında bize çok büyük katkı sağlayacak. Atılacak adımlar ve dünyadaki enflasyonun Türkiye’de de olduğu gibi düşmeye başlamasıyla resesyon riskinin daha alt seviyelere geldiğini görüyoruz.”
“Cumhurbaşkanımızın önderliğinde önemli altyapı hizmetleri yapıldı”
Nebati, ihracatın 2022’de 254,2 milyar dolarla rekor seviyede gerçekleştiğini anımsatarak, bu yılki hedefin 265 milyar dolar olduğunu ve buna çok rahat bir şekilde ulaşılabileceğini kaydetti.
Türkiye’nin makro ekonomik göstergelerinin son 20 yılda ortaya koyduğu performansın karşılığı olduğunu dile getiren Nebati, “Türkiye’de Cumhurbaşkanımızın önderliğinde o kadar önemli altyapı hizmetleri yapıldı ki, ulaşımdan eğitime, sanayiden tarıma ve savunma sanayine kadar aklınıza gelebilecek her alanlarda yatırımlar çok hızlı şekilde gerçekleştirildi. Yatırımların durmadığı ve her türlü ihtiyacın karşılandığı bir dönemin göstergeleri ile hareket ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Nebati, Kovid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında konumu itibarıyla Türkiye’nin üretim merkezi haline dönüştüğünü, ülkenin bulunduğu yerin avantajlarını çok iyi kullandığı belirtti.
Afrika’ya yaptığı ziyaretlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’ye yoğun ilgi gösterildiğini aktaran Nebati, bunun ekonomiye önemli avantajlar sağladığını ifade etti.
“Cumhurbaşkanımız olduğu sürece Türkiye Ekonomi Modeli bu performansını sürdürür”
Nebati, Merkez Bankasının rezervlerinin güçlendiğine ve ihracatın arttığına işaret ederek, “Cari açığımızı giderecek performansımız çok iyi, enerji fiyatları düşüyor. Dünyadaki tüm emtia fiyatlarında gevşeme var böylesi bir ortamda bizim dövize olan ihtiyacımız azaldı ve bu da dolar fiyatlarını tetiklemiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyonun “kasımda boynunun kırıldığını”, aralıkta da düşüşünü sürdürdüğünü anlatan Nebati, hızlı bir şekilde enflasyonun düşmeye devam edeceğinin altını çizdi.
Nebati, Türkiye Ekonomi Modeli’nin meyvelerinin hızlı bir şekilde alındığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cumhurbaşkanımız milletin desteğiyle iktidarına devam edecek. Cumhurbaşkanımız olduğu sürece Türkiye Ekonomi Modeli bu performansını sürdürmeye devam eder. Seçimden sonra da yoluna devam eder. Hiçbir şekilde faiz artırımı olmayacağı gibi bütçe disiplininden asla taviz verilmez, işlerini sapasağlam şekilde yürütür. Hatta yeni güncellemelere ihtiyaç varsa onu da yapar yürür. Ben bir hafta önce bütçe gerçekleşmelerini ilan ettim ve bir haftadır sesleniyorum; ‘Ey muhalefet çıkın şu rakamlarla ilgili bir yorumda bulunun’ dedim. Yok, niye yok? Çünkü dillerini yutmuş durumdalar, şu anda konuşamıyorlar. ‘Beklentiler, güven, istikrardır, canlılıktır’ dedik, ‘Sen çık rakamlardan konuş’ dediler, şimdi o rakamları ilan ediyoruz. Hadi buyurun, ‘Gel bir değerlendirme yap’ diyoruz, rakamları görünce değerlendirme yapmıyorlar.”