Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Meteoroloji Genel Müdürlüğü Afet Acil Durum Yönetim Merkezi’nde düzenlenen Birinci Türk Dünyası Meteoroloji Forumu’nda yaptığı konuşmada, iklim değişiminin, bugünün ve geleceğin en önemli sorunu olduğunu söyledi. Hava sıcaklıklarındaki yükselişin, buzulların küçülmesinin, deniz seviyesinin yükselmesinin halihazırda tecrübe edildiğini ifade eden Ersoy, “Bilim insanlarına göre bunlar, ciddi oranlara ulaşırken bir yandan da meteorolojik kaynaklı afetlerin şu ankinden daha sık yaşandığını göreceğiz. Bölgelere göre aşırı artan ya da azalan yağış miktarları olacak. Buharlaşma artacak. Orman yangınlarının daha büyük alanlarda, daha fazla sayıda meydana geldiğine ve üzerinde yaşadığımız toprağın doğasındaki değişimlere tanık olacağız.” diye konuştu.
Bunlarla birlikte biyoçeşitlilikte büyük farklılıklar yaşanacağına dikkati çeken Ersoy, şöyle devam etti:
“Kültür ve turizmin bu yaşanacak olaylar neticesinde nasıl bir krizle karşı karşıya kalacağı da hepimizin malumudur. Tarihi eserler ve kültür varlıklarından turizm altyapısına kadar temel dayanaklarımızın uğrayacağı muazzam zararlar, yok olan plajlar, sezon değişimleri ve hatta ortadan kalkan mevsimsel turizm çeşitliliği, kaybedilen doğal zenginlik, artan maliyetler, en gözde destinasyonlara talebin bitme noktasına gelmesi. İklim değişimi herhangi bir sektörün sorunu olmanın çok ötesindedir. Üzerinde yaşadığımız gezegenin geri dönüşü olmayacak bir farklılaşmaya gittiğini açıkça görüyoruz. İklim değişimi küçük belirtilerin, acaba öyle mi değil mi tarzı soruların tartışılacağı noktayı çoktan geçti. Dolayısıyla neler yapabileceğimizi, bunların önüne nasıl geçebileceğimizi, hangi önlemleri alabileceğimizi konuşmak durumundayız.”
Ersoy, küresel bir soruna karşı birlikte mücadele verme kararlılığını göstermenin, iş birliği içinde hareket etmenin çözümün ilk ve en önemli adımı olduğunu aktardı.
“İklim değişimi, sınırları dikkate almayacak”
Türk dünyasının kadim bir tarihin, eşsiz zenginlikte bir kültürün birbirine bağladığı büyük bir aile olduğunu vurgulayan Ersoy, meteoroloji alanında atılacak ortak adımlar ve yürütülecek projelerin, iklim değişikliğinin sonuçlarının ayrı ayrı yükleyeceği büyük sorumlulukları ve sorunları hafifleteceğini, mücadelenin başarı ihtimalini kuvvetlendireceğini söyledi.
Ersoy, maliyetlerin sorunsuz olarak karşılanabilmesi, teknoloji, bilgi ve tecrübe paylaşımının sağlanmasının, geleceğin güvence altına alınması konusunda verilmesi gereken ciddi kararlar olduğunu belirtti.
Türk Dünyası Meteoroloji Forumu’nun geliştirebileceği iş birliği çalışmalarına da değinen Ersoy, “Bizim birlikteliğimiz diğer ülkelerin örnek alması ve harekete geçmesi açısından da itici güç olacaktır. Unutmayalım ki iklim değişimi, sınırları dikkate almayacak, dil, din, ırk ayırımı yapmayacaktır.” dedi.
İklim değişikliğiyle ilgili her gün yeni veriler, gelişmeler, doğa olayları ve insani krizler yaşandığına işaret eden Ersoy, şunları kaydetti:
“Sorun bellidir, çözüm bellidir. Ancak hiçbir ülke tek başına dünyayı kurtarmaya muktedir değildir. Bütün dünyanın bu gerçekler ışığında kararlılıkla eyleme geçmesi, el ele vermesi şarttır. Bizler bugün burada bunun güzel bir örneğini veriyoruz. Umuyor ve inanıyorum ki bu adımı yeni adımlar takip edecek, birlikteliğimiz, geniş çaplı iş birliği içerisinde daha da güçlenerek hedeflerimize ulaşmamızda en kıymetli teminatımız olacaktır.”