İGA, ev kadınlarının üretime destek olması için Unifree iş birliğiyle “Kadın Elinden Çocuk Kalbine” projesini hayata geçirdi. Projeyle İstanbul Havalimanına komşu mahallelerde yaşayan kadınların, sosyo-ekonomik hayata katılımlarının artırılması, bölgede nitelikli ve yenilikçi üretime katkı sağlanması amaçlanıyor.
İGA Çevre ve Sürdürülebilirlik Direktörü ve CIO Danışmanı Ülkü Özeren, İstanbul Havalimanı sosyal yatırım planı kapsamında başlattıkları çalışmayı, AA muhabirine anlattı.
Özeren, girişimci Arzu Coşkun’un bölgede yaşayan kadınlara eğitim verdiğini ve eğitimini tamamlayan kadınlarla projeyi hayata geçirdiğini ifade etti.
Değişik modellerden oluşan el işi örme bebeklerin üretiminin başladığını belirten Özeren, şunları söyledi:
“Bölgenin kadınlarını ekonomik ve sosyal olarak desteklemek ve öz güvenlerini geliştirmek için yola çıkılmış başarılı bir proje. Kadınlarımız, hem hanelerine ekonomik olarak girdi sağlarken hem de yakınlarına bu işi öğretebiliyor. El işi bebeklere ilginin çok yoğun olduğunu gözlemliyoruz. İhtiyaca göre siparişler alarak buna göre bir üretim planlaması yapıyoruz. İlerleyen dönemlerde ürün çeşitlerinde artışa da gidebiliriz. Yolcularımızın beğenileri de çok önemli bizler için. Şu anda haftada en az 25 ürün satabiliyoruz. Ama pandemi şartlarını düşünmek de lazım. Dolayısıyla bunun artarak devam edeceğine de inanıyoruz. Bu sayede ülkemizin tanıtımına da kadınlarımız sayesinde katkı sunmuş oluyoruz.”
“El emeği bebeklere ilgi artarken, kadınlarımıza ihtiyacımız da artıyor”
Girişimci Arzu Coşkun, ilk etapta pilot olarak belirlenen Akpınar, Tayakadın, Durusu ve Yeniköy mahallelerinde 25 kadınla Arzuca markasını hayata geçirdi.
Coşkun, amigurumi bebekleri örmeyi 2016’da öğrendiğini, 2017’de duty free mağazalarında satışıyla ilgili bir yarışmada birincilik kazandığını dile getirerek, “Önce İstanbul Havalimanı çevresindeki köy ve mahallelerdeki kadınlarımızla buluşarak projeyi anlattık, toplantılar yaptık. Şu anda 25 kadınla birlikte projemizi çok güzel götürüyoruz. İlgi çok yoğun. İGA’nın desteğiyle köyleri dolaştık. Başvurular artıyor ve kadınlarımız çok mutlu. Hepimiz çok mutluyuz. Umarım projeyi genişleterek daha çok kadınımıza ulaşabiliriz.” diye konuştu.
Kadın sayısını artırmak için çalıştıklarını ancak Kovid-19 salgını nedeniyle bazı çalışmaları ertelemek zorunda kaldıklarını ifade eden Coşkun, şunları paylaştı:
“Satışlarımız şu an çok iyi. İlgi ve siparişlerimiz her gün artıyor çok şükür. İstanbul Havalimanında uçuş sayıları ve yolcuların da son dönemde artmasıyla kadınlarımızın el emeği bebeklerine ilgi artarken, buna bağlı olarak kadınlarımıza olan ihtiyacımız da artıyor. Yurt dışında da bebeklerimiz konuşulmaya başlamış. Dünyanın birçok ülkesinde kadınlarımızın el emeği bebeklerimizin oyuncaklarımızın bulunması çok gurur verici. Böylece kadınlarımızın gücünü de bir nevi göstermiş ve hünerlerini dünyaya sunmuş oluyoruz. Ürünlerimiz C sertifikalı ve çok kaliteli.”
Coşkun, oyuncak ürünlere çocukların ilgi gösterdiğini ve örme bebekleri çok beğendiğini belirterek, “Eline alan çocuk ekonomik durumu ne olursa olsun çok ilgi duyuyor, pozitif enerjiyi hissedebiliyor, elinden bırakmıyor. Uzun yıllardır kullandığı ve sevdiği için tadilatını yaptığım oyuncakları bile var. Çocuklar yılların alışkanlığıyla el ürünü bebeklerden asla ayrılmak istemiyor ve onlardan vazgeçemiyor.” dedi.
“Bu sayede severek yaptığım bir işim oldu”
Eyüpsultan Akpınar Mahallesi’nde yaşayan, 3 yıl önce eşini kaybeden ve 2 çocuğuna bakmak için mücadele veren Meral Bilgiç de İGA’nın duyurusu üzerine Akpınar Muhtarlığına başvurduğunu söyledi.
Bilgiç, eğitim sürecinin ardından örgü bebek yapmaya başladığını dile getirerek, “Ben aslında evde oturmaya alışkın biri değilim. Bu sayede severek yaptığım bir işim oldu. Günde 2 bebek üretebiliyorum, bundan da çok keyif alıyorum. Ülkemizin tanıtımı açısından da güzel bir fırsat sunuyor biz kadınlara. Siparişler artarak geliyor ve mahalleden arkadaşlarımız da ilgi duyarak projede yer almak istiyor. Kadınlar asla boş durmasınlar. Hep bir uğraşımızın olması gerekir. Ben ilgi duyan herkesi yönlendirerek bilgilerimi paylaşıyorum.” diye konuştu.
“El emeğimizle dünyayı bile değiştirebiliriz”
Arnavutköy Durusu Mahallesi’nde yaşayan bir çocuk annesi Nilgün Bayer ise 3 yıl önce geçirdiği kanser nedeniyle çok zor durumdayken, İGA’nın ilanını gördüğünü ve projeye başvurduğunu kaydetti.
Bayer, “Hayatımın en zor dönemiydi ve sağlığım yüzünden açmazdaydım. Doktorum bir uğraşı bulmam ve ilgimi ona aktarmam gerektiğini tavsiye etti. Bu sırada projeyle tanıştım.” dedi.
Projede yer aldıktan sonra sağlığının hızla iyiye gittiğini ve örgü bebekleri işledikçe yaşama tutunduğunu anlatan Bayer, “Bu sayede hem hayata tutundum hem de maddi kazanç sağladım. Biz kadınlar çok güçlüyüz ve üretimde, hayatın her alanında varız. El emeğimizle dünyayı bile değiştirebiliriz. Günde 2-3 bebek örerek hayata daha sıkı sarılıyorum. Tüm komşularıma ve yakınlarıma da projede yer almaları için tavsiyede bulunuyorum.” diye konuştu.
“Kadın Elinden Çocuk Kalbine” projesi kapsamında eğitim alan kadınların ördüğü tavşan, ayı, koala, panda ve foktan oluşan 5 oyuncak modelindeki 1000 bebek, İstanbul Havalimanı Unifree mağazasında satışa sunuldu.