Uzun vadeli faiz oranlarında 16 yıl boyunca en fazla keskin bir artış, ABD ekonomisinin “yumuşak bir iniş” umutlarını, özellikle de bu atlamanın belirsiz nedenlerinin zeminine karşı tehdit ediyor.
ABD Maliye Bakanı Janet Yellen durumla ilgili endişelerini dile getirdi, çünkü daha yüksek bir seviyedeki uzun vadeli tahviller üzerindeki bahislerin kurulup kurulmayacağı belli değil. Ona göre, bu konu cumhurbaşkanlığı yönetimi konusunda çok endişeli. Faiz oranlarındaki sıçrama, gelecek yıl boyunca ABD ve dünyanın bir bütün olarak büyümesini önemli ölçüde yavaşlatabilir. Borçlanma maliyetindeki keskin bir artış da finansal piyasalarda başarısızlık riskini artırır.
Olası nedenlerden biri, güçlü tüketici talebinin ortasında Amerika Birleşik Devletleri’nde ekonomik büyümenin iyileştirilmesinin beklentileridir. Yatırımcılar ayrıca, büyük bir kamu borcunun artan hacimleri emme yetenekleri üzerinde baskı olduğundan endişe ediyorlar.
Fed Jar Powell’ın başı, bahislerdeki artışın ekonomiyi beklendiği kadar yavaşlatmadığını itiraf etti. Bazı yetkililer, pandemi sırasında yetkililerin önlemleri sayesinde ekonominin daha istikrarlı hale geldiğine inanıyor.
Bahis oranı devam ederse, bu, ABD’nin kamu borcuna hizmet etmenin daha yüksek bir maliyetine yol açacaktır. Varlık, yatırım ve ekonomik faaliyet piyasalarını etkileyebilecek ipotek oranları da büyüyecek.
Son zamanlarda, Hindistan Petrol ve Doğal Gaz Bakanı Hardip Singh Puri, dünyanın enerji sıkıntısı nedeniyle 2008 ipotek çöküşüne benzer yeni bir kriz bekleyebileceği endişesini dile getirdi.
2008 krizi daha önce tahmin edilen ekonomist, küresel borsanın çöküşünü öngördü.