TÜBİTAK’tan yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin uluslararası ölçekteki evrene açılan penceresi TUG, 25 yıldır kaşiflik görevini sürdürüyor.
1980’li yıllarda Türkiye coğrafyasında yapılan gözlemevi yer seçimi çalışmaları sonrasında belirlenen bu bölge, dünya ölçeğinde gözlemevleriyle karşılaştırılabilecek seviyede gökyüzü kalitesine sahip bulunuyor.
TÜBİTAK’ın destekleriyle ortaya çıkarılan ilk ulusal araştırma kurumlarından biri olan TUG, devlet gözlemevi olarak hizmet veriyor.
TUG, 25 yıldır yaptığı çalışmalar ve edindiği deneyimlerle sayısız başarıya imza atarak Türkiye’de ve dünyada hak ettiği yeri aldı. TUG’un ilk teleskopu olan 40 santimetre çaplı T40 teleskopunda ilk ışık Ocak 1997’de alındı ve gözlemevinde bilimsel gözlemler başladı. Hemen ardından TUG’un ilk gözleme dayalı makalesi yayımlandı.
Dört aktif teleskopla gözlem
Yılda ortalama 220 gece gözlem yapılabilecek derecede iyi atmosferik koşullara sahip TUG Bakırlıtepe Yerleşkesi’nde bugün itibarıyla araştırmacıların hizmetinde aktif dört teleskop yer alıyor.
1,5 metrelik en büyük ayna çaplı optik teleskop olan RTT150 teleskobuyla Ağustos 2000’de ilk yıldız gözlemleri yapıldı. Bu sonuçlar 2001 yılında ortak makaleyle bilim dünyasına duyuruldu.
Şimdiye kadar uzak gökadalar, ötegezegenler, karanlık madde, karanlık enerji, gama ışını patlamaları ve Dünya’ya yakın geçen asteroitlerin takibi gibi güncel konularda pek çok tayfsal ve fotometrik (ışıkölçüm) gözlemsel araştırma projesi üretildi.
2020’den itibaren yeni bir misyon üstlenen bu teleskopla Almanya ve Rusya iş birliğinde 13 Temmuz 2019’da fırlatılan ve tüm gökyüzünü X ışınlarıyla tarayacak olan SRG (Spectrum Röntgen Gamma) uydusunun yer tabanlı destek gözlemleri ve keşfettiği yeni kaynakların optik bölgedeki gözlemleri yapılmaya başlandı.
Türkiye’deki ilk robotik teleskop olarak kurulan 0,4 metre ayna çaplı ROTSE III-d teleskobu ise 2004’ten bugüne gama ışını patlamalarının takip teleskobu olarak çalışıyor. Avustralya, Afrika, Amerika, Avrupa kıtalarına kurulmuş 4 robotik teleskoptan biri olan ROTSE III-d, TUG’da hizmet vermeye devam ediyor.
Bir metre ayna çaplı T100 teleskobu, özellikle geniş alanda çok renk ışıkölçüm veya konum belirleme (astrometri) amaçlı gözlemlerde kullanılmak üzere yaptırıldı. 2-8 Eylül 2009’da kurulan T100 teleskobunda ilk ışık 7 Ekim 2009 gecesi alındı. T100 teleskobunda bilimsel gözlem projelerine Ekim 2010’da başlandı. Güneş sistemi dışında gezegen araştırmaları (ötegezegenler) ve Dünya’ya yaklaşan göktaşlarının izlenmesi gibi güncel konulardaki araştırma projeleri bu teleskopla yürütülüyor.
60 santimetre ayna çaplı robotik olarak çalıştırılan T60 teleskopu, uzun dönemli değişen yıldızların ışıkölçüm özelliklerini ve uzun dönemli çift yıldızların fiziksel özelliklerini gözlemek amacıyla kullanılıyor. Eylül 2008’de kurulan T60 teleskopunda CCD kamerayla ilk ışık 5 Eylül 2008 gecesi alındı. Bu teleskopla bilimsel gözlem projeleri ise Ağustos 2010 döneminde başlatıldı.
TUG’da bugüne kadar 500 proje yürütüldü. 1998 ile 2022 yılları arasında ise 450 makale yayımlandı.
Akdeniz Üniversitesi Yerleşkesi’ndeki TUG yönetim binası bahçesinde 2009’da Bilim ve Toplum Merkezi’nde (BİTOM) 35 santimetre ayna çaplı tam otomatik teleskop kuruldu. Bu teleskop gökyüzü meraklılarına ve öğrencilere ücretsiz hizmet veriyor. Üzerinde bulunan Güneş teleskopu ile Güneş lekeleri ve diğer etkinliklerin izlendiği teleskoptan uyduların takibi için de yararlanılıyor.
Gökyüzü gözlem etkinlikleri 24 yıldır yapılıyor
TUG’un imzası niteliğindeki gökyüzü gözlem etkinlikleri 1998’de başladı. Başlangıçta, TÜBİTAK Bilim ve Teknik Dergisi daha sonra Bilim ve Toplum Dairesi Başkanlığı tarafından ve TUG ortaklığıyla ilk Antalya Saklıkent’te düzenlenen etkinlik, 24 senedir düzenleniyor. Geçmişte sadece Antalya Saklıkent’te yapılan etkinliği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2019’da Anadolu’nun farklı şehirlerine yayma kararı aldı.
2022’de gökyüzü gözlem etkinlikleri, Sanayi ve Teknoloji, Gençlik ve Spor, Kültür ve Turizm bakanlıklarının himayesinde, yerel yönetimlerin, çeşitli kurum ve kuruluşların katkılarıyla Diyarbakır, Van, Erzurum ve Antalya’da gökyüzü tutkunlarını bir araya getirdi. Önceleri sınırlı sayıda katılımcıyla gerçekleşen etkinlikler halka açıldı ve on binlerce kişinin bu etkinliklere katılması sağlandı.