Sarp dağların arasında kurulu olan 1500 rakımlı Ovacık’ta, sonbaharın gelişiyle doğaya yansıyan sarı, kırmızı, turuncu ve yeşilin tonları görülmeye değer güzellikler sunuyor.
Yüksek tepelerin kar yağışıyla beyaza büründüğü, alçak kesimlerde ise sonbahar renklerinin iyice doğaya yansıdığı ilçede, Munzur Vadisi Milli Parkı, Mercan Vadisi ve Karaoğlan bölgesindeki ormanlar doğa tutkunlarını hayran bırakıyor.
Sonbaharın güzelliklerinin yanı sıra vatandaşların kış öncesi çeşitli hazırlıklar yapması sebebiyle zorlukların da yaşandığı ilçede, yöre sakinleri bir yandan şehir stresinden uzakta doğanın keyfini çıkarırken, diğer yandan da kışlık yakacak ihtiyaçları olan odun toplayıp kesme gibi kış hazırlığı yapıyor.
Köylüler kışlık yakacak hazırlığı mesaisinde
Metrelerce kar yağması ve aylarca kar altında kalması sebebiyle yurtta “kara kış”ın çetin geçtiği yerleşim yerlerinin başında gelen Ovacık’ta, şu sıralar yüksek rakımlı Konaklar, Burnak, Kozluca, Yukarı Öveçler, Işıkvuran, Yoncalı, Sarıtosun ve Yaylagünü köyünde yaşayan vatandaşlar, kışlık yakacak ihtiyaçlarını hazırlamak için zorlu mesai yapıyor.
Günün belirli saatlerinde köylerinin çevresinde bulunan ormanlık alanlara giden köylüler, balta ve hızar kullanarak kestikleri meşe, kavak ve söğüt ağaçlarını yük haline getirip at, eşek ve katırla evlerine taşıyor.
Hayvancılığın geçim kaynağı olduğu ilçede, besiciler de mevsime bağlı otlakların yetersizliği ve yağışlar sebebiyle keçi, inek ve koyun sürüleri peşinde yorucu ve meşakkatli günler geçiriyor.
Her mevsim hayvanlarıyla ilgilenen besiciler, sabahın erken saatlerinde uyanarak ağıldan dışarı çıkardıkları sürüleri, otlakların bol olduğu ıssız ormanlardaki meralara götürüyor.
Kışın habercisi vargit çiçekleri güzelliği ile ilgi çekiyor
Yörede kışın habercisi olarak bilinen ve 500 ile 3 bin rakım arasındaki çayırlık, orman açıklıkları ile yamaçlarda yetişen kışın habercisi beyaz ya da mor vargit çiçekleri de güzelliği ile görenleri cezbediyor.
İlçede çadır kamp alanı işleten Yusuf Yerlikaya, AA muhabirine, Tunceli’nin el değmemiş ve keşfedilmemiş birçok doğal güzelliğinin bulunduğunu söyledi.
Kentin dört mevsim farklı güzelliklere ev sahipliği yaptığını belirten Yerlikaya, “İlimizde ilkbahar, yaz, sonbahar ve kış ayları ayrı bir güzel oluyor. Ovacık diğer ilçelerimize göre daha cazibe merkezi ve özellikle ilkbahar ve yaz aylarında çok kalabalık oluyor. Sonbaharda hava çok güzel oluyor ve doğada harika bir görüntü oluşuyor. Ağaçlardaki görüntüler şu an çok güzel, bunu hissedebiliyor ve yaşayabiliyoruz.” dedi.
“Bu doğaya zarar vermeyelim”
Yerlikaya, ilçede gezmeye gelen ziyaretçilerin doğayı kirletmemesini isteyerek, “Bu doğaya zarar vermeyelim. Bu doğa bulunmaz bir doğa. Şu an bulunduğum alanda o kadar güzel bir görüntü var ki bir tarafta su akıyor bir tarafta da rengarenk yapraklara sahip ağaçlar bulunuyor.” ifadelerini kullandı.
Konaklar köyünde yaşayan Fatma Derman ise zamanının çoğunu inek otlatmakla geçirdiğini anlattı.
Sonbaharda doğanın çok güzelleştiğini ifade eden Derman, “Ağaçlar kırmızı, sarı ve yeşil yapraklarla süslenmiş. Biz de güzellikler arasında hayvanlarla uğraşıyoruz ve zamanımız güzel geçiyor.” dedi.
Cemal Derman da Ovacık’ın havasının sonbahar gelişiyle farklılaştığını ve belirli günlerde ormana odun kesmeye gittiğini dile getirdi. Derman, ormanda topladığı odunları evine getirip parçaladıktan sonra kış için odunlukta istiflediğini belirtti.
Hayvancılıkla uğraşan Saray Dermanlı da sabahın erken saatlerinde güne başladığını ve sahibi olduğu ineğini sağarak ahırları temizlediğini aktardı.
Dermanlı, doğayla iç içe yaşamanın kendisini mutlu ettiğini ifade ederek, “Her taraf sapsarı olmuş, çok güzel. Şehir yaşantısı güzel değil, köy yaşantısı daha güzel oluyor.” diye konuştu.