Tunus’taki Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Yönetim Kurulu Üyesi Lütfi el-Amduni, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Birliğin ülkedeki merkezine baskın düzenleyen Özgür Anayasa Partisi Başkanı Abir Musi ile destekçilerinin, binada bulunan üyelere ve aktivistlere yönelik provokatif sloganlar attığını, onları terörle suçladığını belirtti.
Böylesi bir davranışın, üyelerin güvenliği için ciddi tehdit oluşturduğuna dikkati çeken Amduni, olayı “Tunus devleti için bir skandal” şeklinde değerlendirdi.
Amduni, konuya ilişkin cumhurbaşkanlığı ile başbakanlığa yardım çağrısı gönderdiklerini ancak henüz bir yanıt gelmediğini söyleyerek, bu eylemlerin neden olacağı olayların sorumluluğunun cumhurbaşkanlığına, başbakanlığa ve içişleri bakanlığına ait olduğunu belirtti.
Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Tunus şubesi olarak yasal standartlara tabi olduklarını belirten Amduni, Merkez Bankası ve başbakanlıkta bulunan hesaplarının da yasal olduğunu vurguladı.
Amduni, Birliğin, Yüksek Öğretim ve Eğitim Bakanlıkları ile anlaşmalarının yanı sıra Cezayir ve Fas’tan akademisyenlerin katılımıyla terörizm ve aşırılıkla mücadele, dini hükümlerin gayeleri gibi çeşitli meselelerin ele alındığı ortak uluslararası seminerler düzenlediğinin altını çizdi.
Amduni, ayrıca tüm üyelere bu tür olaylar karşısında kendilerine hakim olmaları ve itidalli davranmaları çağrısında bulundu.
Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Tunus şubesi, kasım ayında Musi hakkında “merkeze saldırma” suçlamasıyla yasal şikayette bulunmuştu. Ancak konuya ilişkin henüz bir mahkeme kararı çıkmadı.
Tunus’taki muhalif Özgür Anayasa Partisi üyeleri kasım ayında Dünya Müslüman Alimler Birliğinin Tunus’taki şubesi önünde “Öfke Duruşu” adını verdikleri oturma eylemine başlamıştı.
Musi’nin de katıldığı oturma eyleminde Birliğin önünde çadırlar kurulmuş ve çevreye “Buradan gidin” yazılı pankartlar asılmıştı.
Bir önceki hafta da Özgür Anayasa Partisinin, Dünya Müslüman Alimler Birliğinin Tunus’ta faaliyetlerine son verilmesi talebiyle açtığı dava mahkeme tarafından reddedilmişti.
Musi, daha önceki açıklamalarında da Dünya Müslüman Alimler Birliğinin ülkedeki en önemli dini merkez kabul edilen Zeytune Camisi’ni kullandığı iddiasında bulunmuştu.