Roma İmparatorluğu ve Berberi olan yerel halkın savaşlarına sahne olan Altiburus Antik Kentinin tarihi Milattan Önce (MÖ) 300 ile 200 yılları arasına kadar uzanıyor.
Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Altiburus Antik Kenti, yerel halk tarafından Arapça şehir-kent anlamına gelen “Medine” olarak isimlendirilmiş.
Kartaca İmparatorluğu zamanında kurulan Altiburus, başkent Tunus ile şu an Cezayir sınırları içinde yer alan Berberi kenti Tibesse arasında yer alıyor.
Tarihi binlerce yıla dayanan mozaikler, bentler ve surlara ev sahipliği yapan kent, Tunus Kültür Bakanlığı tarafından koruma altına alınan tarihi alanların arasında yer alıyor.
Başkent Tunus’un 190 km güney doğusunda yer alan Kef vilayetine bağlı Dahmani kasabası yakınında yer alan Altiburus Antik Kenti, Tunus Kültür Bakanlığı tarafından koruma altına alınan tarihi bölgelerin arasında yer alıyor.
Kadim medeniyetlerin yatağı
Altiburus Antik Kentinin birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını söyleyen Tunus Ulusal Miras Enstitüsü Kef Temsilcisi Abdulkerim el-Aberi, AA muhabirine kentin tarihi serüvenini anlattı.
Yaklaşık 200 hektarlık alana sahip kentin, antik çağlardan beri önemli bir ticaret merkezi olduğuna dikkat çeken Aberi, “Antik çağlardan bu yana iyi bir şehir planlamasına sahip Altiburus Romalıların kente yerleşmesinin ardından önemli bir ticaret merkezi haline geldi. Kartaca (Başkent Tunus) ile Cezayir sınırları içerisindeki Tibesse yolu üzerinde yer alması, ayrıca çevresinde bulunan şehirlerden dolayı önemini koruyan bir kent olarak tarihteki yerini koruyor.” diye konuştu.
Altiburus’un ülkedeki en önemli arkeolojik kazı bölgelerinden biri olduğunu belirten Aberi, “İlk olarak arkeolojik kazı çalışmaları 1908 yılında yapılan Altiburus, 1912 yılına kadar birkaç kazıya daha şahit oldu. Ulusal Miras Enstitüsü himayesinde İspanyol ve İtalyan arkeologların 2006 ile 2007 yıllarında yaptıkları kazı çalışmalarının ardından, Altiburus’un tarihinin MÖ’ye dayandığı ortaya çıktı. Kazı çalışmalarının tamamlanmasının ardından sosyal, ekonomik ve kültürel açıdan kentin önemini ortaya koyan birçok esere ulaşıldı.” ifadelerini kullandı.
Berberi Numidya köyünden Roma şehrine
Altiburus’un tarih sahnesine bir Numidya köyü olarak girdiğini söyleyen Aberi, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Roma İmparatoru Tiberius hüküm sürdüğü 14 ve 37 yılları arasında, Berberiler ve Romalılar arasında çıkan çatışmalardan dolayı büyük şehirlerden kaçan halkın sığınağı olan Altiburus, Roma İmparatoru Hadrianus zamanında belediye statüsü alarak büyümesini sürdürüyor. Yapılan kazı çalışmalarında bölgenin önemli bir statüde olduğu ve refah içerisinde yaşadığını ortaya koyan birçok tarihi esere ulaşıldı.”
Şehrin 4. Yüzyıldan 7. Yüzyıla kadar piskoposluk merkezi olduğunu kaydeden Aberi, “Piskoposluk merkezi olan şehir daha sonra yavaş yavaş bölge sakinlerinin Dahmani’ye yani o zamanki adıyla Eba Kasur kentine geçmesiyle, şehir küçüldü. Şehrin etrafından geçen 7 su kaynağıyla çevrili olması arkeolojik kazıların ardından ortaya çıkan aristokratlara ait villaların olması şehrin tamamen terkedilmediğini gösteriyor. Günümüze kadar gelen anıtların arasında Roma İmparatorluğuna ve Numidya Krallığına ait eserleri görüyoruz.” diye konuştu.
Bölgeye yeterli ilgi yok
Kef vilayetinde çalışmalarını sürdüren çevre aktivisti Ferhat el-Hamisi, bölgenin önemli bir tarihi merkez olmasına rağmen yeterli ilgiyi görmediğinden şikayetçi.
Altiburus’un Kartaca Krallığının kurulduğu zamanlara denk geldiğine dikkat çeken Hamisi, “Tunus’un en önemli ve güzel arkeolojik ve tarihi şehirlerinde bir olan Altiburus, tarihi değerine rağmen yeterli ilgiyi görmüyor. Kent turizme açık olmasına rağmen, ziyaretçilerin kente gelmesi için yeterli bir çalışma yapılmamış.” dedi.
Yetkililerin yanı sıra ziyaretçilerin de bölgenin tanıtılmasında ön ayak olmalarını istediklerini söyleyen Hamisi, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Altiburus kentinin asırlardır korunan kent meydanını, Kapitol Tapınağını, evleri, tiyatroyu ve hamamların olduğu bölgeler ziyarete açık. Tarihe tanıklık etmiş bu kadim kentteki mozaikler, anıtlar ve tarihi eserler ziyaretçilerini bekliyor.”