Bir dönem 5 yıldızlı otellerde çalıştıktan sonra evlenip köy hayatına dönen ve tereyağı, peynir, reçel gibi doğal ürünler üreten iki üniversite mezunu İzmirli Dilek Yorgan, aldığı karardan hiç pişmanlık duymuyor.
Tire ilçesinde doğup büyüyen 39 yaşındaki Yorgan, Balıkesir Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Bölümü’nü bitirdikten sonra 5 yıl kadar sektörde çalıştı. Kuşadası ve Çeşme gibi önemli turizm merkezlerinde, 5 yıldızlı otellerde çalıştığı dönemde işletme fakültesini de bitiren Dilek Yorgan, evlenince her şeyi geride bırakarak Bayındır ilçesine bağlı kırsaldaki Fatih Mahallesi’ne yerleşti.
Hayvancılıkla uğraşan eşine yardım eden Yorgan, bir süre önce bahçesinden topladığı çileklerle reçel yapıp satmaya başladı. Sonrasında talep üzerine ürün yelpazesini genişletmeye karar veren girişimci kadın, erişte, tereyağı, sadeyağ gibi doğal ürün yelpazesini genişletti.
İşlerinin yoğunluğuna yetişemeyen 2 çocuk annesi Yorgan, bunun üzerine köydeki 4 kadına da istihdam sağladı. Ürünlerin her aşamasını paylaştığı sosyal medya hesabında binlerce takipçisi olan Dilek Yorgan, bu sayede İstanbul’dan Antalya’ya, Ağrı’dan Bolu’ya kadar birçok kentteki müşterilerine ulaştırıyor.
Anne sözü dinlemenin avantajı
Yorgan, AA muhabirine, çocukluğunun ilçe merkezinde geçtiğini söyledi.
Ailesinin hayvancılıkla ilgilenmesinden dolayı köy hayatına da alışkın olduğunu dile getiren Yorgan, bu nedenle yeni yaşamında zorluk yaşamadığını ifade etti.
Yorgan, küçükken annesinin birçok ürünü kendi eliyle yaptığını dışarıdan hazır ürün almadığını kaydederek, “Her şeyi kendimiz yapardık. Annem bana hep dediği şey, bu sana yarın lazım olacak. Hayır, ben üniversite okuyacağım, şu mesleği yapacağım, derdim. Olsun, elinde bulunsun, diye hep öğüt verirdi. Şu an onun avantajını yaşıyorum.” dedi.
Küçük kavanozlarda başladığı reçel işinde çok iyi yere geldiğini dile getiren Yorgan, zaman zaman siparişleri yetişmekte zorlandıklarını anlattı.
Yorgan, kendi çabasıyla bir şeyi başarmak adına şimdiye kadar destek alma ihtiyacı duymadığına işaret ederek, şunları söyledi:
“Kuşadası ve Çeşme’deki büyük otellerde uzun süre çalıştıktan sonra köye yerleşmek farklı bir duygu. Hiç pişman olmadım, bu işi yaptığım için çok çok mutluyum. Hiç, keşke demedim. Gün boyu hayvanlarla ve tarımla uğraşıyoruz, yani sıkılacak boş vaktimiz olmuyor. Biri 10 diğeri 6 yaşında iki çocuğum var. Onlar da mutlular, okuldan artakalan zamanda bize yardım ediyorlar. Yanımda 4 kadın çalışıyor. Onların desteği olmasa zaten bu şekilde ürünlerimizi yapamayız.”
Tereyağı, peynir, erişte, reçel çeşitleri gibi ürünlerin yapım aşamalarını tek tek video ve fotoğraf çekerek sosyal medyada paylaştığını aktaran Yorgan, doğayla iç içe yaşamanın çok ayrı bir keyif olduğunu sözlerine ekledi.