Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul edilmesine ilişkin AA muhabirine açıklama yaptı.
Kabulde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çalışma hayatının sorunlarıyla ilgili rapor sunduğunu belirten Atalay, şunları kaydetti:
“İçerisinde bulunduğumuz Kovid-19 salgın sürecinde her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işverence feshedilemiyor. İstisna kapsamında tutulan bu haller son dönemde bazı işverenlerce işçileri işten çıkarma yöntemi haline geldi. Özellikle sendikal örgütlenen işçilerin bazı işverenlerce ilgili haller bahanesiyle iş akitleri feshediliyor ya da işçiler ücretsiz izne gönderilerek cezalandırılıyor. Ülkemizin dört bir tarafında binlerce işçi bu yöntemle haksız şekilde işten çıkarıldı. Bu şekilde işten çıkarılan işçiler işsizlik sigortası, ihbar ve kıdem tazminatlarını alamamakta. Ahlak ve iyi niyet kuralları bahanesiyle iş akitleri feshedilen işçiler, bu gerekçe nedeniyle işsizlik ödeneğinden de yararlanamıyor. İşten çıkarma yasağı her yönüyle işçi aleyhine işliyor. İş Kanunu’nun 25/2. maddesi kapsamında haksız ve kasıtlı olarak iş sözleşmesi işverence feshedilen işçinin hukuk yollarına başvurup haklarını alabilmesi yıllarca sürüyor. Kaldı ki yargılama süreçlerinin tüm maddi yükü de peşin ödeme sistemi gereğince davasını kazanana kadar işçinin üzerinde kalıyor.”
“Nakdi ücret desteği en az asgari ücret seviyesine yükseltilmeli”
Ücretsiz izin uygulamasının salgın döneminde işçilerin işsiz kalmasını önlemeye yönelik önemli ve faydalı bir düzenleme olduğunu vurgulayan Atalay, buna karşı bazı işçilerin iradesi dışında ve onayı alınmadan ücretsiz izne çıkarılması nedeniyle uygulamanın mağduru olduğunu söyledi.
Nakdi ücret desteği uygulamasının sendikal örgütlenme olmayan iş yerlerinde özellikle kıdem süresi fazla olan işçilere yönelik bir tehdit unsuru haline dönüştürülmeye çalışıldığına dikkati çeken Atalay, “Bazı işverenler kıdemi fazla olan işçileri ücretsiz izne göndermekte ve aylar boyunca işe geri çağırmamakta, bu işçileri istifaya zorlamakta. Bu durumdaki işçiler, mevcut iş sözleşmeleri sona ermediğinden hukuken korumasız kalmakta.” tespitinde bulundu.
Atalay, nakdi ücret desteğinin bu yıl için günlük 47 lira 34 kuruş, aylık 1420 lira 20 kuruş olduğunu belirterek, şunları ifade etti:
“İşçi ve ailesinin bu ücret ile temel ihtiyaçlarını karşılaması, artan hayat pahalılığı nedeniyle son derece güçtür. İşçi işten çıkarılmamakta ancak yaşamını da sürdürmekte zorlanmakta. Bu nedenle nakdi ücret desteğinin en az asgari ücret seviyesine yükseltilmesi gerekiyor. Aile durumu dikkate alınarak ödeme yapılmasının da isabetli olacağı düşünüyoruz.”
Kabulde, çalışma hayatının diğer sorunlarının da gündeme geldiğini vurgulayan Atalay, dile getirdikleri sorunların çözüme kavuşturulacağına inandığını kaydetti.