Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti kapsamında New York’a gelen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, AA muhabirine, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere dair değerlendirmelerde bulundu.
Olpak, geçen yıl itibarıyla Türkiye ile ABD arasındaki ticaret hacminin 21 milyar dolara yükseldiğine işaret ederek, 2021 yılını 25 milyar dolarlık ticaret hacmiyle kapatmayı hedeflediklerini söyledi.
Diplomatik sıkıntıların iki ülke arasındaki ilişkileri çoğunlukla dolaylı olarak etkilediğini belirten Olpak, “Zaman zaman yaşanan diplomatik sorunların artan ticari ve ekonomik iş birliği sayesinde ortadan kalkacağına inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Olpak, “Ticaret rakamlarında salgın öncesi döneme kıyasla yıllık bazda artış gözlemlememize rağmen iki ülkenin ekonomik kapasiteleri dikkate alındığında mevcut seviyenin bizleri tatmin etmediğini belirtmek isterim.” dedi.
100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi için çalışmalar sürüyor
İki ülke arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine değinen Olpak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuya olan ilgi ve hassasiyetinin kendileri için en büyük güç kaynağı olduğunu aktardı.
Olpak, “İlk olarak 2019 yılında dile getirilen bu hedefe yönelik Türkiye-ABD İş Konseyimiz aracılığıyla çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz.” dedi.
DEİK’in daha önce yayımlanan raporlarında iki ülke için yüksek potansiyel vadeden sektörlere ilişkin detaylı analizlere yer verildiğini anımsatan Olpak, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının başlamasının ardından geçen yıl yayımladıkları raporda ise küresel tedarik zincirindeki köklü değişikliklerin Türk-Amerikan ticari ve ekonomik ilişkileri üzerindeki etkinlerini tespit etmeye çalıştıklarını anlattı.
Olpak, söz konusu raporla ve çıktılardan hareketle Türkiye-ABD İş Konseyi çatısı altında sektörlerinin öncüleri tarafından liderlik edilen çalışma grupları kurduklarını ve bu çalışma gruplarının periyodik olarak bir araya gelerek üzerinde mutabık kalınan başarı odaklı projeleri ilgili sektör liderleriyle değerlendirdiğini ifade etti.
“ABD eylem planımızı eyaletleri merkeze alan bir yaklaşımla kurguladık”
İki ülke arasındaki ticari ilişkileri artırmak için eyaletleri merkeze alan bir yaklaşım benimsediklerine dikkati çeken Olpak, şunları kaydetti:
“Bugün ABD dediğimizde, birbirinden farklı dinamiklere sahip 50 eyaletten oluşan, 21 trilyon dolarlık ekonomiye sahip bir ülkeden söz ediyoruz. Eyaletlerin birbirinden farklı sosyal ve iktisadi dinamiklere sahip olduğunu dikkate alarak ABD eylem planımızı eyaletleri merkeze alan bir yaklaşımla kurguladık. Bu sebeple, ABD pazarında hali hazırda bulunan ya da pazara girmek isteyen Türk firmalarımızın etkin temsiliyeti için Türkiye-ABD İş Konseyimizin çatısı altında 7 eyalette komitelerimizi kurduk. Yıl sonuna kadar ise bu sayıyı 13’e çıkarmayı hedefliyoruz.”
Olpak, halihazırda komitelerin olduğu eyaletlerin ise Kaliforniya, Florida, Illinois, Massachusetts, New York, Texas ve Virginia olduğunu kaydetti.
“Hedefimiz hem dengeli hem de ciddi sıçramalar yapan ikili ticaret hacmi”
Türkiye ve ABD arasındaki ticaret hacminin zaman içinde dengelenmeye doğru gittiğini aktaran Olpak, “2021 yılına baktığımızda neredeyse dengeye yakın bir ikili ticaret görüyoruz. Hedefimiz hem dengeli hem de ciddi sıçramalar yapan bir ikili ticaret hacmi ki bunun da olumlu sinyalini 2021 yılında görüyoruz, yıl kapanışında sonucunu da göreceğiz inşallah.” dedi.
Olpak, özellikle ABD’nin Çin ile yaşadığı ticari ve ekonomik gerilimin yanı sıra Kovid-19 salgını sebebiyle küresel tedarik zincirinde köklü değişimlere şahit olunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Öyle ki ABD ile Çin arasındaki ticaret hacminin 600 milyar dolara yakın olduğu biliniyor. Sadece 2018-2019 döneminde ABD’nin Çin ithalatı yüzde 16’ya tekabül edecek şekilde 90 milyar dolar düşmüş. İkili ticaret hacmindeki bu düşüşün 2023’e kadar senede 200 milyar dolara kadar çıkabileceği konuşuluyor. ABD’nin bu süreçte tedarik zincirini Çin’den Vietnam ve Tayvan gibi ülkelere kaydırdığını da biliyoruz. Böyle bir ortamda ülkemizin ve iş dünyamızın bu değişime kayıtsız kalmayıp fırsatları değerlendirmesi gerekiyor.”
Tekstil, mobilya, inşaat ve yapı malzemeleri gibi Türkiye’nin tecrübeli olduğu sektörlerin yanı sıra ikili ticarete katkı sağlayacak 3 farklı alan daha tespit ettiklerine işaret eden Olpak, bunların elektrik ve elektronik, dijital ekosistem ve üçüncü ülkelerde olası işbirliği imkanları olduğunu dile getirdi. Olpak, “İnanıyoruz ki bu alanlarda atılacak güçlü adımlar ikili ticari ve ekonomik ilişkilerimize çok değerli katkılar sunacaktır.” dedi.