Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, yılın ilk çeyreğinde yaklaşık 500 bin ünite kan bağışı alındığını, kan stoklarının şu an asgari seviyenin biraz üstünde olduğunu belirterek, “Ramazan ayı öncesinde bu seviyenin yüzde 20, yüzde 25 daha üzerinde olmasını arzu ediyoruz. Bu, olası bir sıkıntıda ‘acil kan ihtiyacı var’ diye panik oluşmaması açısından önemli.” dedi.
Kınık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınının etkisiyle dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kan bağışı ve kan ihtiyaçlarında bazı değişikliklerin yaşandığına dikkati çekti.
Türk Kızılayın, değişen ihtiyaçlara uygun bir kan tedarik sistemini kurguladığını belirten Kınık, salgın, ağır kış şartları ve ramazan ayı gibi kan bağışını olumsuz etkileyebilecek süreçlerde kampanyalara ağırlık verildiğini dile getirdi.
Kınık, “Ülkemizde yıllık yaklaşık 3 milyon ünite kan bağış ihtiyacı var. Bunları üç farklı komponente ayırarak, Türkiye’deki bütün hastanelere ulaştırıyoruz. Geçen sene bağışçılarımız olumsuz şartlara rağmen kan bağışlarını bize ulaştırdı.” diye konuştu.
Yılın ilk çeyreğinde yaklaşık 500 bin ünite kan bağışı alındı
Kan bağışı çalışmalarını, 7 gün 24 saat esasına göre sürdürdüklerini vurgulayan Kınık, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kan bağışları, 2022’nin ilk çeyreğinde planladığımız şekilde ilerliyor. Şu an yaklaşık 500 bin üniteye yakın kan bağışı alabildik. Kan stoklarımız, asgari stok seviyesinin az üstünde. Özellikle ramazan ayı öncesinde bu seviyenin yüzde 20, yüzde 25 daha üzerinde olmasını arzu ediyoruz. Bu, olası bir sıkıntı halinde ‘acil kan ihtiyacı var’ diye panik oluşmaması açısından önem taşıyor.”
“Düzenli kan bağışçısı oranımızın yükselmesi gerekiyor”
Kerem Kınık, Türk Kızılayın Türkiye’de 300 noktada kan bağışı topladığını ve yaklaşık 4 bin personelin bu çalışmalarda görev aldığını ifade ederek, “Düzenli kan bağışçısı oranımızın yükselmesi gerekiyor. Bu oran şu an yüzde 50’lerde ve artıyor.” dedi.
Kadınların yılda 3 kez, erkeklerin ise 4 kez kan bağışında bulunabildiğine işaret eden Kınık, “Kadın bağışçı oranımız yüzde 15’lere yakın. Bu biraz düşük bir seviye, bu oranı en azından yüzde 40’lara çıkartabilmeyi arzu ediyoruz. Çünkü toplumun yarısı kadınlardan oluşuyor. Kan bağışı konusunda bazen şehir efsaneleri olabiliyor, doğru bilinen bazı yanlışlarla hareket ediliyor. Bunları ortadan kaldırmaya çalışıyoruz.” bilgisini paylaştı.
“Bağışı bir kültür haline getirmemiz gerekiyor”
Türk Kızılay Genel Başkanı Kınık, hastaların hayata tutunmasını sağlayan kan, kök hücre, immün plazma bağışları konusunda toplumda iyi farkındalığın bulunduğunu ve bu farkındalığı artırmak için gayret gösterdiklerini de belirtti.
Talasemi, onkoloji hastalarının düzenli kan bağışına ihtiyaç duyduğuna, bunun yanı sıra trafik kazası gibi durumlarda acil kan ihtiyaçlarının ortaya çıktığına dikkati çeken Kınık, şunları kaydetti:
“Kan bağışı sürekli bir ihtiyaç. Bu aslında bir insanın diğer bir kişiyle dayanışması. Kan, kök hücre, immün plazma bağışını bir kültür haline getirmemiz gerekiyor. Bunun için elimizden geldiğince kan bağışı konusunda farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. ‘Kan ihtiyacı olursa çağrıda bulunulur, radyodan anons edilir ve giderim’ gibi bir algı var. Hayır, kan sürekli bir ihtiyaç ve düzenli bir akış gerekiyor.”
“Sağlıklı bir yaşam kültürü”
Kınık, kan bağışında bulunmak isteyenlerin Türk Kızılayın “www.kanver.org” sitesi ve mobil uygulamalardan kendilerine en yakın bağış noktasını görebileceğini ve randevu alabileceğini, kan bağışının sadece 15-20 dakika sürdüğünü ve sağlığa bir zararının bulunmadığını söyledi.
Kan bağışında yapılan laboratuvar tetkikleri sayesinde kişilerin bir nevi “check-up” hizmeti de almış olduğunu aktaran Kınık, “Kan bağışı aslında sağlıklı bir yaşam kültürü. 18-65 yaş arasındaki sağlıklı bütün vatandaşlarımızı bu duyguyu tatmaya davet ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, bağışlanan kan bir hastaya ulaştığında bağışçılara SMS gönderildiğini ve kan bağışında bulunan kişiler adına bir de fidan dikildiğini anımsattı.
Geçen yıl 2 milyonun üzerinde kişi kan bağışında bulundu
Türk Kızılayın verilerine göre, 2005’te başlatılan Güvenli Kan Temini Programı kapsamında, kan bağışı sayıları düzenli artış gösterdi. Fakat 2020’de ortaya çıkan Kovid-19 salgınının etkisiyle hedeflenen kan bağışı sayılarına ulaşmada sıkıntı yaşandı.
Kan bağışı sayısı, 2020’de 2 milyon 429 bin 302 ünite, 2021’de 2 milyon 751 bin 692 ünite oldu. Geçen yıl, 2 milyon 751 bin 692 ünite kan, 2 milyon 239 bin 341 bağışçıdan alındı.
Kan bağışçılarının yüzde 86’sı erkek
Kan bağışçılarının yüzde 14’ünu kadınlar, yüzde 86’sını erkekler oluşturdu.
En çok kan bağışında bulunan grupta yüzde 33 oranıyla lise mezunları yer aldı. Bunu yüzde 22 ile lisans, yüzde 17 ile ilkokul, yüzde 14 ile ortaokul ve yüzde 12 ile de ön lisans mezunları izledi. Yüksek lisans ve doktora mezunu bağışçıların oranı ise yüzde 3’te kaldı.