Türkiye, 17-18 Nisan’da Brüksel’de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) Zirvesi’nde, ilişkilerde ilerleme sağlanmasıyla Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesine verdiği, AB ile diyaloğun Türkiye’ye yönelik adımların hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alınacağı yönündeki tepkisinin ardından, Brüksel’de davet edildiği iki etkinlikten birine katılımı büyükelçi düzeyinde tuttu, diğerine ise iştirak etmedi.
- Dışişleri Bakanlığı: AB ile diyalog, Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alınacak
AB Dönem Başkanı Belçika tarafından düzenlenen Birliğin 2004’teki en büyük genişlemesinin 20. yılı kutlaması ve gayriresmi AB Genel İşler Konseyine, AB üyesi ülkelerin yanı sıra halihazırda aday veya potansiyel aday 10 genişleme ülkesi de davet edildi.
Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Türkiye, 29 Nisan akşamı Brüksel Güzel Sanatlar Merkezi’nde (BOZAR) düzenlenen AB’nin 2004’teki en büyük genişlemesinin 20. yıl dönümü kutlama etkinliğine GKRY’nin hukuk dışı üyeliği nedeniyle katılmadı. Türkiye, 30 Nisan sabahı düzenlenen gayriresmi AB Genel İşler Konseyinin 10 genişleme ülkesi ile çalışma kahvaltısında ise bakan değil büyükelçi düzeyinde temsil edildi.
Türkiye’nin katılım düzeyinin, 17-18 Nisan AB Zirvesi’nin Türkiye ile ilgili kararlarına Ankara’nın verdiği tepki nedeniyle düşük tutulduğu öğrenildi.
AB ülkelerinin Birliğin işleyişini ilgilendiren konulardan sorumlu bakanları, olağan toplantılarının dışında dönem başkanı ülkenin belirlediği gündemle gayriresmi Genel İşler Konseyi adı altında da bir araya geliyor.
Mevcut dönem başkanı Belçika, 9 aday ülke ile potansiyel aday Kosova’nın temsilcilerini ilk kez bir Genel İşler Konseyi toplantısına davet etti.
Böylece AB’ye aday Türkiye, Karadağ, Sırbistan, Kuzey Makedonya, Arnavutluk, Bosna Hersek, Ukrayna, Moldova, Gürcistan ve potansiyel aday Kosova’nın temsilcileri de ilk kez bir AB Genel İşler Konseyi toplantısında birlikte yer aldı.
Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, Brüksel’deki Egmont Sarayı’nda düzenlenen gayriresmi Genel İşler Konseyi toplantısının girişinde yaptığı açıklamada, gündemin “AB genişleme sürecinde hukukun üstünlüğünü güçlendirme” olacağını söyledi.
Lahbib, ilk kez Avrupa perspektifine sahip ülkelerin de katıldığı eşsiz formattaki toplantıda, 2004 genişlemesinden alınan derslerle AB’nin geleceğini hukuk ilkeleri etrafında şekillendirmeyi tartışacaklarını ifade etti.
Toplantıya Türkiye’yi temsilen Büyükelçi Kaymakcı katıldı
Türkiye’nin AB Nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 10 genişleme ülkesini ilk kez bir araya getiren gayriresmi AB Genel İşler Konseyi toplantısına katıldığını kaydederek, “AB üyelik perspektifinin güçlendirilmesinin reformları hızlandıracağını ve üyelik müzakereleri sürecinde veto hakkının kötüye kullanılmasının herkesin aleyhine sonuçlar doğurduğunu vurguladık.” ifadesini kullandı.
Toplantı sonrası Avrupa aile fotoğrafına da katılan Büyükelçi Kaymakcı’nın, 2004 genişlemesi 20. yıl dönümü pastasını kesme töreninde yer almadığı görüldü.
Türkiye, AB Zirvesi kararlarına tepki göstermişti
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “17-18 Nisan 2024 tarihlerinde Brüksel’de gerçekleştirilen AB Devlet ve Hükümet Başkanları Özel Zirvesi’nde ülkemize ilişkin kabul edilen kararlar, AB’nin ülkemize ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneğidir.” ifadesi kullanılmıştı.
Açıklamada, “Zirve sonuçlarında ülkemizle işbirliği ve karşılıklı fayda sağlamaya yönelik bir ilişki geliştirilmesinin AB’nin stratejik menfaatine olduğu vurgulanmaktadır. Buna karşın, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı/AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlanan AB-Türkiye ilişkilerine dair Ortak Bildirimde yer alan tavsiyelere ilişkin somut bir karar alınamaması ciddi bir tutarsızlıktır.” eleştirisine yer verilmişti.
“Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanmasıyla Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir.” vurgusunda bulunulan açıklamada, “çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerektiği, böylesi bir zihniyetin Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamayacağı” ifade edilmişti.
Açıklamada, “Aday ülke Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını korumaktadır. Bununla beraber, işbirliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz. AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız.” ifadelerine yer verilmişti.
AB’nin en büyük genişlemesi
Çekya, Macaristan, Polonya, Slovakya, Slovenya, Litvanya, Letonya, Estonya, Malta ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, 2004’te AB’ye üye olmuştu.
Böylece AB, tarihindeki en kapsamlı genişlemesini tamamlamıştı.