Kaleli, geçen yıla dair değerlendirmelerini ve bu yıla ilişkin beklentilerini paylaştığı yazılı açıklamasında, 2021 sonu itibarıyla Türkiye’nin elektrikte toplam kurulu gücünün 99 bin 819 megavata ulaştığını, bunun 7 bin 815 megavatlık kısmının ise güneş enerjisi santrallerinden (GES) sağlandığını ifade etti.
Geçen yıl güneş enerjisinde kurulu gücün yaklaşık 1148 megavat artış gösterdiğini aktaran Kaleli, şunları kaydetti:
“Kurulu güç içerisindeki en büyük pay 25 bin 573 megavat ile doğal gaz santrallerinin olmaya devam etmektedir. 23 bin 280 megavat ile barajlı kaynaklar kapasitede pay alırken rüzgar santrallerin kurulu gücü 10 bin 607 megavat, linyit santrallerinin 10 bin 119 megavat, ithal kömür yakıtlı santrallerin kurulu gücü 8 bin 993 megavat, akarsu tipi hidroelektrik santrallerin kurulu gücü 8 bin 212 megavat, jeotermalin 1676 megavat ve biyokütlenin 1644 megavat olarak gerçekleşmiştir.”
Güneş enerjisi kapasitesinin, GES pazarındaki gelişmelerin, hibrit tesis kurulumlarının ve YEKA GES projelerinin hayata geçirilmesiyle 2022’de 11 gigavata yaklaşacağını öngördüklerinin altını çizen Kaleli, “Güneş enerjisi kurulu gücünün 2023’te en az 12 gigavat ve 2030’a kadar ise 40 gigavat seviyelerine ulaşacağını tahmin ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Kaleli, 40 gigavat kurulu gücün sektörel istihdamın ve nitelikli iş gücünün artmasını, yerli panel teknolojilerinin ve üretim endüstrisinin kapasitesinin 2 katına çıkmasını ve Türkiye’nin bölgesel bir güneş lideri noktasına gelmesini sağlayacağını kaydetti.
2021 çatı GES yılı oldu
Sektör olarak 2021 yılını “Çatı GES yılı” olarak geçirdiklerinine işaret eden Kaleli, “Mayıs 2019’da düzenlenen yeni lisanssız mevzuatı ile önü açılan çatı tipi güneş santrali pazarında başvuru sayısı geçtiğimiz yıl 2 bini geçerek 1000 megavat üzerinde kapasiteye ulaştı. 2022 yılında da bu alandaki artışın devam edeceğini öngörüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kaleli, araştırmalara göre, Türkiye’deki binalarda çatı üstü güneş sistemleri için en az 20 gigavatlık teknik potansiyel olduğunu belirterek, bu potansiyelin büyük kısmının çok haneli konutlar için olduğu bilgisini verdi.
Çatıları müsait olmayan çimento fabrikası, oteller ve hastaneler gibi işletmeler için de öz tüketim amaçlı lisanssız kurulumların artmasıyla en az 10 gigavatlık potansiyelin gelecek yıllarda işletmeye alınmasını beklediklerini aktaran Kaleli, şöyle devam etti:
“6 milyar dolar yatırım bütçesi gerektiren ekonomik potansiyel ile yılda 300 milyon dolarlık doğal gaz ithalatının önlenebileceği hesaplanıyor. Enerji arz güvenliğini sağlamak için gereken bu potansiyel ise güneş enerjisinde bulunuyor. Bu gücü hayata geçirmenin yolu ise güneş enerjisi yatırımlarına sürdürülebilir kapasite sunmaktan geçiyor.”