Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca (TCMB) yayımlanan bir çalışmadan elde edilen sonuçlar, enflasyon beklentilerinin enflasyon dinamikleri üzerinde önemli bir rolü olduğunu ve enflasyonun beklentilere duyarlılığının son dönemde pek değişmediğini ortaya koydu.
Ümit Koç, Fethi Öğünç ve Mustafa Utku Özmen tarafından kaleme alınan “Türkiye’de Enflasyon Sürecinde Beklentilerin Rolü: Dinamikler Son Dönemde Değişti mi?” başlıklı çalışma, TCMB internet sitesinin Çalışma Tebliğleri bölümünde yayımlandı.
Enflasyon beklentilerinin enflasyon dinamikleri üzerindeki rolünü inceleyen çalışmaya dair yayımlanan özette, 2018’deki kur şokunu takiben enflasyonda yaşanan artışın, enflasyonun beklentiler dahil ana belirleyicilerine karşı duyarlılığının değişip değişmediğini analiz etmeye yönelik ilgi çekici bir dönem sunduğu belirtildi.
Özette, bu amaçla çalışmada enflasyon dinamiklerindeki değişimleri detaylı olarak inceleyebilmek için parametreleri zamana göre değişen bir Phillips Eğrisi modelinin tahmin edildiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:
“Eş anlı olarak enflasyon beklentilerinin formasyonunun nasıl şekillendiği de 2018’in ikinci yarısından sonra enflasyondaki hızlı yükseliş ve akabindeki kademeli düşüş dikkate alınarak incelenmektedir. Çalışmadaki sonuçlar, enflasyon beklentilerinin enflasyon dinamikleri üzerinde önemli bir rolü olduğunu ve enflasyonun beklentilere duyarlılığının son dönemde pek değişmediğini ortaya koymaktadır. Bu esnada, enflasyonun döviz kuruna duyarlılığı keskin bir şekilde artmış ve sonrasında sadece kısmen düzelmiştir.
Öte yandan en dikkati çekici değişim, beklenti oluştururken geçmiş enflasyona verilen ağırlıkta yaşanmış; iktisadi ajanlar gerçekleşen enflasyona daha fazla önem atfetmeye başlamıştır. Sonuçlarımız genel olarak, enflasyon beklentileri ve döviz kuru hareketlerinin Türkiye’de enflasyonun ana belirleyicileri olduğunu ve bu iki değişken arasındaki etkileşimin enflasyon üzerindeki etkiyi daha da artırdığını ortaya koymaktadır.”