Yoğun bir sezon geçiren ve 4.5 ay sonra Türkiye’ye dönen “Uçan Türk” lakaplı Fatih Arda İpçioğlu, Pekin öncesi AA Spor Sohbetleri’nin konuğu oldu.
Güney Kore’de yapılan 2018 Kış Olimpiyat Oyunları’nda kayakla atlama branşında kota alan ilk Türk sporcu olan Fatih Arda, bunun kolay bir şey olmadığını dile getirerek, “Önümüzde hiçbir örnek yoktu, yeni branştı ülkemiz için. 2018’de katılmak bizim için yeterliydi. İyi sonuç alamadım, elemeyi geçemedim. Orada bulunmak bile farklı bir durum. Şu an çok rahatım. Kayakla atlamanın en dibinin de en üstünü de gördüm. 2022 Pekin için bu sezon başında problemler yaşadık. 2022’de kota almak için çok gerideydik ama antrenörüme, ‘2018’de ilki gerçekleştirdim, biz Türklere imkansız de, otur izle’ dedim.’ ifadelerini kullandı.
2022 Pekin için iyi bir planlama yaptıklarını ancak şansızlıkların da yakalarını bırakmadığını anlatan Fatih Arda, o dönemi şöyle anlattı:
“Çekya’da yazın en iyi derecemizi elde ettim. Romanya’ya kotayı almak için gidecektik. Ancak dedem vefat etti ve Türkiye’ye dönmek zorunda kaldım. Antrenörüm Romanya’nın önemli olduğunu ve katılmam gerektiğini söyledi. ‘Ben gidip acımı yaşamam lazım, ona göre karar veririz’ dedim. Ailemle görüştükten sonra Romanya’ya gitmeye hak kazandık. İlk yarışmayı 6. sırada bitirdim. Tarihimizdeki en iyi dereceydi. İkinci gün madalya alırız dedik. Antrenörüm de çok şaşkındı. Ertesi günkü yarışa takım arkadaşım İrfan Çintimar’ın kovid testi pozitif çıkınca yarışmama izin çıkmadı. Yoksa madalya alacaktım.”
Bu sezon Dünya Kupası’nda 9 kez finale kaldığını hatırlatan, olimpiyatların ise bu organizasyondan daha rahat geçeceğini vurgulayan milli sporcu, “2018’den kalan kapanmamış hikayem var, 2022 Pekin’de elemeleri geçip finalde yer alacağım. Final banko. Siyah tulumumla bir kez atladım. Malzeme çok fark ediyor. Bunun da avantajını yaşayacağım. Finalden sonra da ilk 30’a girmek ya da daha üst dereceler bekliyoruz. 2018’de kariyerimi bitirebilirdim. Normalde bir sporcu kış olimpiyatında yer aldıktan sonra bırakabiliyor. Dediğim gibi benim 2018’den kapanmamış bir hikayem var. Ama bazı imkansızlıklar devam ederse kimse de mucize beklemesin. Ben 4 yıldır anne babamı görmedim. Sürekli antrenman ve yarışlardayız. Pekin’den sonra martta sezon bitiyor. Marta ayından sonra düşünüp kariyerime öyle karar vermek istiyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
“3. Lig futbolcusu kadar kazanmıyorumdur”
Fatih Arda İpçioğlu, yaptığı sporun çok maliyetli olduğunu, kazançlarının ise çok fazla olmadığını savundu.
Malzeme maliyetlerini Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Kayak Federasyonunun karşıladığını anlatan milli sporcu, sözlerine şöyle devam etti:
“Tabii daha iyi malzemeler alsak gelişimimiz daha iyi olur. Kış sporlarında bazen malzeme için vakitte olmuyor ancak her şey en sona doğru akla geliyor. 4 yıl sonra olimpiyat var tekrar. Pekin bittikten sonra hazırlanmaya başlamalısın. Ben tek kuruş kazanmasam bile bayrağım için her şeyi yapmaya hazırım. Ancak bizi örnek alacak nesil ‘Fatih Arda şu anda ne yapıyor, o ne oldu ki ben ne olacağım?’ dediğinde buna ben karışamam. Ben şu anda 3. Lig futbolcusu kadar kazanmıyorumdur. Dünya Kupası’nda çıktığım 9 final sonunda bir kazancım olmadı. Sadece ilk 30’a girersek Uluslararası Kayak Federasyonu ufak bir miktar veriyor. Bakanlığımızın ya da federasyonların böyle bir ödül yönetmeliği yok. Geçmiş dönemlerde aslında daha fazla gelir elde ediyordum. Şu an maliyetim arttı ama kazancım düştü. Babam esnaf, babamın yanında kendi dükkanımızı işletsem daha fazla kazanırım. Ben küçüklüğümden beri bayrağımızı temsil etmek istiyorum, kazanç pek önemli değil ama gelecek nesil benim gibi düşünür mü bilmiyorum.”
Kullandıkları kıyafetin önemine dikkati çeken Fatih Arda, yabancı sporcularla aralarındaki farkı, “Giydiğimiz kıyafetlerin hepsi özel dikim. Çok hassas malzemeler. Sık değiştirmek lazım ama bu konuda yeterli değiliz. Şu anki kayağımı 3 yıldır kullanıyorum. Aslında bir kayak bir yaz bir kış sezonunda kullanılır. Olimpiyatta madalya alan sporcular bir haftada 5 tulum deniyor. Ben ise bir sezonu sadece 5 kıyafetle tamamlıyorum.” diyerek anlattı.
Milli kayakçı, yarışta giydiği tulumlara zarar gelmemesi için bütün seyahatlerde malzemelerini elinde taşıdığını da belirtti.
“Biz Hezarfen Çelebi’nin torunlarıyız”
Fatih Arda İpçioğlu, kayakla atlamanın Türkiye’de yeni bir branş olmasına rağmen tarihte kendilerine ilham olan olayların olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Türkiye’den bir sporcunun bu branşta Dünya Kupası’nda finale çıkması büyük olay oldu. Kış sporlarında bizi görmeye pek alışık değiller. Dünyada çok ünlü bir medya grubunda ‘Uçan Türk geliyor’ başlığı atıldı. Hoşuma da gitti. Bu spora nereden geldiğimizi biliyoruz. Biz Hezarfen Çelebi’nin torunlarıyız. Türklerin cesareti tarihte ortada. Yeni bir spor ama bilmiyor değiliz. Farklı şekilde de olsa bu bizim tarihimizde var. Benden sonra gelecek nesil de bu sporda iyi olacaktır. Kış sporlarında madalya almak ya da bunun alınmasına vesile olmak istiyorum.”
Nasıl başladı?
Fatih Arda İpçioğlu, kayakla atlama serüvenine bir teklifi kulak misafiri olarak dinleyerek başladığını söyledi.
Milli sporcu, hikayesini şöyle anlattı:
“Erzurum’da 9 yaşında kayakla tanıştım. Babasının öncülüğünde. Palandöken’de önce kızak kayarak başladık. Birkaç yıl sonra babam kayak takımlarıyla bize kaymayı öğretti. Her hafta sonu kayağa gitmeye başladı. Aras Edaş Spor Kulübü’nden bir hocamız beni gördü ve babama teklifte bulundu. Böylece lisanslı sporcu olarak serüvenim başladı. 2009’a kadar alp disiplininde yarıştım. Aynı yıl Türkiye Şampiyonası’nda kulübümüz üçüncü oldu. Orada yenilen akşam yemeğinde federasyondan yetkililer, kulübümüze ‘Kayakla atlamaya yetenekli sporcularınız var mı?’ diye sordular. Bizim kulübümüz böyle bir sporcumuz yok, dedi. Ben de kulak misafiri oldum. En son duyduğum cümle ‘Saat 12.00’da seçme yapılacak, uygun sporcunuz varsa yollayın’ oldu. Ben bunu duyunca babama ısrar ettim seçmeye gitmek için. Kişisel kayak ekipmanım yoktu, kulüpten de alamazdım. Kayak takımı kiraladık. Seçmelere girdim, Slovenya’dan hocalar geldi. Biz sizi arayacağız dediler ve 2 hafta sonra bir telefon geldi. Babamı arayıp beni Slovenya’ya eğitime götürmek istediklerini söylediler. Ekmek almaya tek başıma gitmezken 12 yaşında Slovenya’ya 20 günlük eğitime gittim. 20 kişilik bir ekiptik. Çok farklı bir branş ve yazdı. Sürekli düştük. Zorlu bir dönem oldu o ekipten şu ana kadar gelen tek ben kaldım.”
Fatih Arda İpçioğlu’nun kariyeri
9 yaşında kayağa başlayan Fatih Arda İpçioğlu, 2018’de kariyerinin en önemli başarısını elde etti.
Kayakla atlamada olimpiyatta Türkiye’yi temsil eden ilk Türk sporcu olarak 2018 PyeongChang’a giden Fatih Arda, burada elemeleri geçemedi.
Fatih Arda, 2021 yılında adından “Uçan Türk” olarak bahsettirmeye başladı. Çekya’da Continental Kupası’nda 13. olan milli sporcu, kayakla atlamada Türkiye’ye tarihinin en iyi derecesini elde etti. Milli sporcu eylül ayında Kazakistan’da Dünya Kupası’nda 88 metrelik atlayışıyla 30 sporcu arasına girerek ilk puanlarını aldı ve tarihe geçti. Fatih Arda, bu organizasyonda 9 kez final atlayarak önemli bir başarıya imza attı.
Milli sporcu, Türkiye’yi 2022 Pekin’de bir kez daha olimpiyatlarda temsil edecek.