Uganda’da banliyöleri ve fakir mahalleri dolaşan ressam Ivan Mubiru, çektiği çocuk fotoğraflarını tablolara dönüştürüyor.
Uganda’ya özgü dekorların, el işlemesi ürünlerin, hediyelik eşyaların ve tabloların satıldığı Hediye Pazarı, çok sayıda ressama ev sahipliği yapıyor.
Ressamlar genellikle Uganda’ya özgü desenleri, kabile yaşantılarını ve hayvanları resmediyor. Ancak Uganda’da turistlerin uğrak mekanı olan Hediye Pazarı’nda atölyesi bulunan ressam Ivan Mubiru, diğer meslektaşlarından biraz farklı.
AA muhabirine banliyölerdeki çocukları kendi çocukluğu ile özdeşleştirdiğini anlatan Mubiru, köy köy gezip banliyölere gittiğini, şehrin kenarda kalmış mahallelerini ziyaret ettiğini söyledi.
Mubiru, çocuklara hediyeler alıp, onların fotoğraflarını çektiğini ve bu fotoğrafları günlerce, haftalarca tuvale dökmeye çalıştığını dile getirdi.
Diğer atölyelerin aksine kendi atölyesinde çoğunlukla çocuk tabloları bulunduğunu vurgulayan Mubiru, tabloları satıp gelirin bir kısmını çocukların okul ihtiyaçları için kullanmak üzere ailelerine verdiğini kaydetti.
“Çocukların yüzlerine bakınca size gerçek olan bir duygu verirler”
Mubiru, çok zengin bir ailede büyümediğini belirterek, “Babam mütevazi bir öğretmendi ve çok iyi kazanmıyordu. Bazen işini kaybediyordu. Çocukluğuma dair çok fazla pişmanlığım var. Uganda’da aynı durumla karşı karşıya kalan birçok çocuk olduğunu biliyorum ve görüyorum. Bu sebeple banliyölere ve fakir mahallere gidiyorum.” ifadesini kullandı.
Banliyöler ve fakir köylerdeki çocukların resmini çizmenin büyük bir motivasyon kaynağı olduğuna işaret eden Mubiru, şöyle devam etti:
“Çocukların yüzlerine bakınca size gerçek olan bir duygu verirler. Bu insanlar fakirliği ve yoksulluğu yaşıyor. Mutlu olduklarında bunu yüzlerinden anlarsınız. Çocukları ziyarete giderken yanımda ufak oyuncaklar götürüyorum. O oyuncakları verince yüzlerinde o mutluluğu ve gözlerinin içerisindeki gülümsemeyi görebiliyorum. Ben de o anı yakalıyorum ve ölümsüzleştiriyorum.”
Mubiru, resmini çizdiği çocukların bazen stüdyoya gelip yaptığı resimlere baktıklarını aktardı. Onlarda uyandırdığı hayranlık, merak ve mutluluğu çok sevdiğini vurgulayan Mubiru, “Resimlerimi ticari bir alanda yapıp bir fiyat karşılığında satıyorum ama resimlerime bakınca parayı değil çocukların gözlerinde ışıltıyı ve samimiyeti görüyorsunuz.” dedi.
Ressam Mubiru, fotoğrafını çekip sonrasında resmini yaptığı bir çocuğun maddi imkansızlıklardan eğitimine devam edemediğini ve yatılı okula gitmek zorunda kaldığını belirterek, “Çocuğun okulunda bir yangın çıktı ve 4 çocuk öldü. Ölenlerden biri de benim resmini yaptığım çocuktu. Bu hikaye beni çok etkiledi, çok üzüldüm. Çocuğun yüzü, uzun zaman gözümün önünden gitmedi. Kendisi öldü ama gözünün içindeki ışık şimdi bir yerlerde bir evin duvarında asılı duruyor.” diye konuştu.
9 yıldır profesyonel olarak resim yaptığını söyleyen Mubiru, şunları kaydetti:
“Bir resim yapıyorum ve basit bile olsa bunu beğenen, buna aşık olan insanlar çıkıyor. Bundan dolayı yaptığım resimleri çocuğummuş gibi hissediyorum. Satıldıktan sonra bile resmin izini sürmek, nerede ve nasıl olduklarını görmek istiyorum. Resim yapmaya tutkuyla bağlıyım.”