Langelfeld kentinde 20 Ocak’ta düzenlenen UID 8. Olağan Genel Kurulunda başkan seçilen Aslan, Birliğin Köln kentindeki Genel Merkezinde, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Almanya merkezli UID’nin dünya genelindeki 55 merkezde faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olduğunun altını çizen Aslan, “Bundan önce olduğu gibi önümüzdeki dönemde de daha çok yoğunlaşarak Türk diasporasının ihtiyaçlarını karşılama yönünde çaba göstereceğiz.” dedi.
UID’nin yeni dönemde önemsediği konuları aktaran Aslan, şunları kaydetti:
“Koruyucu aile konusu ile gençlerimizin eğitimi konuları mutlaka ele alacağımız konulardan. Siyaset akademileri, kültür ve sanat etkinlikleri, ana dilde eğitim gibi birçok konuyu önümüzdeki süreçte projelendireceğiz ve bunları bölgelerimizde, şubelerimizde yaygınlaştıracağız. Bunun orta ve uzun vadede gençlerimize katkısı olacağını da hep birlikte göreceğiz. Genç kardeşlerimizin toplumda daha fazla yer edinebilmeleri için eğitim alabilecekleri ortamları oluşturabilmek, kendilerini gerek iş gerek sosyal hayatta daha iyi ifade edebilecekleri kıvama, kaliteye getirme gayreti içinde olacağız.
Özellikle sosyal katılım bizim için en önemli çalışmalardan biri olacak. Hepimizin takip ettiği üzere birkaç ay sonra Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri düzenlenecek. Buraya özellikle genç kardeşlerimizin katılımı konusunda yoğun bir çalışma içinde olacağız.”
“Irkçılık karşıtı gösteriler çok değerli”
Almanya’da özellikle son dönemlerde yabancı düşmanlığı ve ırkçılığı protesto için yüz binlerce insanın hafta sonları meydanları doldurmasını olumlu karşıladıklarını belirten Aslan, “Biz meydanlara akın eden binlerce insanın göstermiş olduğu ırkçılık karşıtlığının çok değerli olduğunu görüyoruz. Bunun önümüzdeki süreçlerde daha da fazlalaşacağını düşünüyorum ve Almanya’daki bu durum diğer ülkelere de örnek teşkil edecektir. ‘Batı toplumlarında yaşayan herkesin ırkçı olduğu’ yönünde bir algı var, ancak bu toplanmalar ve meydanlara akınlar bu görüşün aksini göstermektedir. Bu gösterilerin devam etmesi lazım.” ifadelerini kullandı.
Çifte vatandaşlık yasasının önemi
Almanya’da federal meclisten geçen ve Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’in onayı sonrası resmi gazetede yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek olan çifte vatandaşlık yasasının özellikle Türk toplumu ve diğer göçmen kökenlilere olumlu yönde etkisi olacağını vurgulayan Aslan, göçmen kökenlilerin Alman vatandaşlığı alırken kendi vatandaşlığını da koruyabilecek olmasının buradaki uyuma da katkı sunacağını dile getirdi.
Yasa yürürlüğe girdikten sonra Almanya’da yaşayan Türkleri çifte vatandaş olmaya davet eden Aslan, şunları kaydetti:
“Çifte vatandaşlık yasallaştıktan sonra her bir vatandaşımızın mutlaka ama mutlaka Almanya vatandaşlığına geçmesini şiddetle tavsiye ediyorum. Çünkü bunu yaptığımız takdirde, siyasi katılımımızı aktif bir şekilde gerçekleştirebileceğiz. Önümüzdeki süreçte, orta ve uzun vadede bizim buradaki gücümüz daha da hissedilir olacak. Vatandaşlığa geçip siyasi katılımı aktif olarak gerçekleştirirsek burada söz sahibi olabiliriz.”