Anadolu Ajansının (AA) “Global İletişim Ortağı” olduğu Antalya Diplomasi Forumu’nda (ADF), “Barışın bedeli veyahut savaşın maliyeti” konulu panele video konferans yöntemiyle katılan Şmıgal, yurt dışında yaşayan yaklaşık 250 bin Ukraynalının ülkelerini savunmak amacıyla vatanlarına döndüklerini belirterek, “Ukrayna’da hiç kimse Rusları çiçeklerle karşılamıyor. Kimse Sovyetler Birliği’nin yeniden oluşturulmasını istemiyor. Ukraynalılar kendi devletlerini inşa etmek ve kendileri ve çocuklarının geleceklerini hakkında seçim yapma hakkına sahip olmak istiyor.” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Rusya’nın NATO’yla ilgili tehdit algısını içeren propaganda söylemini dile getirmeye devam ettiğini dile getiren Şmıgal, Rusya’nın Soğuk savaş söylemini yeniden inşa etmeye çalıştığını ve aslında var olmayan bir ikili süper güçten biri oldukları iddiasını ortaya atmayı sürdürdüğünü kaydetti.
Ukrayna halkının bin yıldan fazla bir geçmişe sahip köklü ulus olduğunu vurgulayan Şmıgal, sınırlarının bütün uluslararası toplumlar tarafından tanındığını buna karşılık Devlet Başkanı Vladimir Putin önderliğinde Rusya’nın yapay söylemlerle saldırgan adımlar attığını belirterek, “Rusya, 2014’te Kırım’a ve ardından Donbas’a saldırarak Ukrayna’ya karşı topyekün bir savaş başlatmıştır.” dedi.
“Bütün dünya hastanelere yapılan saldırıları, hamile kadınların hayatlarını nasıl kaybettiklerini gördü”
Rusya’nın kendi ajandasını her koşulda uygulamaya devam ettiğine dikkati çeken Şmıgal, şunları kaydetti:
“Ukrayna halkı herhangi bir yönlendirme olmadan NATO, AB, ABD ve Türkiye’nin dahil olduğu uluslararası toplumdan destek bekliyor. Kadınlı erkekli yüzbinlerce Ukraynalı Rusya’nın saldırganlığına karşı savaşmayı tercih ediyor. Rusya sivilleri de hedef alıyor. Cenevre ve diğer uluslararası sözleşmelere de karşı geliyorlar ancak herhangi bir şehrimizi ele geçiremeyecekler. Hedeflerini gerçekleştiremeyecekleri anladıkları için çocukları, kadınları hatta yeni doğanları bile hedef alıyorlar. Birkaç gün önce Mariupol’de bir çocuk hastanesine saldırı gerçekleştirdiler. Rus tarafı bombalamaları durdurmuyor.”
Rusya’nın Ukrayna’da Nazi bir yönetimin olduğu iddiasının yanı sıra Dışişleri Bakanı Lavrov’un “Ukrayna sivilleri ve hamile kadınları canlı kalkan olarak kullanıyor” iddiasının gerçek dışı bir beyanat olduğunu vurgulayan Şmıgal, “Bütün dünya yaşananları gördü. Hastanelere yapılan saldırıları, hamile kadınların hayatlarını nasıl kaybettiklerini gördü ancak Rusya kendi politikalarını uygulamak için her şeyi yapmaya devam ediyor.” diye konuştu.
Şmıgal, Lavrov’un herhangi bir yetki sahibi olmadan Antalya’ya geldiğini kaydederek, Rusya’nın nükleer tehditlerine karşılık Ukrayna’nın sahip olduğu tesislerdeki her türlü tedbiri amaya devam edeceğinin altını çizdi.
“Demokrasi ve özgürlük için savaşmaya devam edeceğimizin sözünü veriyoruz”
Tüm dünyanın kendilerine verdikleri desteği hissettiklerini ifade eden Şmıgal, “Tüm ortaklarımız bizi yeni teknolojilerle, diplomatik, siyasi ve insani yardım yollarıyla destekliyor. Hepsine çok teşekkür ediyoruz. Bu destek sayesinde hiç olmadığı kadar birlikteyiz. Bütün medeni dünyaya demokrasi ve özgürlük için savaşmaya devam edeceğimizin sözünü veriyoruz.” dedi.
Rusya’nın saldırılarına karşı gelebilmek için uluslararası desteğe ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Şmıgal, ortaklarının savaşa dahil olmama konusundaki bazı tereddütleri olduğunu ancak sivillerin hava saldırılarına artık dayanamadıklarını vurgulayarak, “Ortaklarımız ve NATO’nun hava sahasını kapatması sivillerimizi koruyacaktır. Şu an şehirlerimiz halen bombalar yağıyor. Masum siviller bu bombalara, füzelere dayanamayacaklar. ” diye konuştu.
Şmıgal, her savaşın müzakere yöntemiyle sona erdiğini, kendilerinin de dün görüldüğü üzere masada çözüm arayışında olduklarını belirterek, “Ancak bu çabalar herhangi bir sonuca dönüşmedi. Biz diplomatik çabalarımıza devam edeceğiz. Ortaklarımızın bu çabalara destek vermelerini istiyoruz.” ifadesini kullandı.