Ukrayna’nın ikinci en büyük şehri Harkiv’e yakın bölgelerde, savaşın başlamasıyla Rus ordusunun kontrolüne geçen köylerde halk, kontrolün yeniden Ukrayna ordusuna geçmesiyle saldırıların açtığı yaraları sarmak için çaba sarf ediyor.
Savaşın başlarında yaşanan şiddetli çatışmaların izlerini taşıyan “Mala Rohan” köyünün sakinleri bir yandan hasar gören evlerini onarmaya çalışırken öte yandan tarım işleriyle meşgul oluyor.
Ukrayna ordusunun yaklaşık 3 ay önce yeniden kontrolü sağladığı köyün girişinde tankların ezdiği sivil araçlar ve zırhlı araç enkazları da dikkati çekiyor.
Rus askerleri 26 Mart’ta köye girdi
Cephe hattından gelen patlama seslerinin duyulduğu köydeki Harkiv sokağında bulunan ve çatışmalardan hasar gören evini tamir etmeye çalışan 71 yaşındaki Vasiliy Zabara, AA muhabirine, yaşadıklarını anlattı.
Zabara, saldırının ilk gününden itibaren bölgede çatışmaların yaşandığını belirterek “Savaşın başladığı 24 Şubat’ta patlamalar duyuldu. Güçlü patlama sesleri Çuguyiv (Harkiv’e yakın bir kent) havaalanından geliyordu.” dedi.
İlk başta Rusya’nın ülkesine yönelik böyle bir saldırı düzenleneceğine inanmadıklarını ifade eden Zabara, “Tehlike vardı ama (Rusya’nın) bize bu kadar hızlı bir şekilde saldırmasını beklemiyorduk.” diye konuştu.
Savaşın başlamasından 2 gün sonra 26 Şubat’ta Rus askerlerinin köye girdiğini belirten Zabara, “Tanklardan oluşan konvoy köye girmeye başladı. Sadece zırhlı araçlar vardı.” ifadelerini kullandı.
“Bir ay boyunca sığınakta kaldık”
Rus ordusunun köye yerleştiğini, burada geçici bir üs kurduğunu ve Hakiv’e yönelik tank ve hava atışlarını buradan yapmaya başladığını anlatan Zabara, “Ayrıca köye girdikten 4 gün sonra Rus askerleri tüm evlerde arama yaptı.” diye konuştu.
Köyde yaşanan yoğun çatışmalar nedeniyle ailece evinin altındaki depoya sığındıklarını dile getiren Zabara, şunları kaydetti:
“Bir ay boyunca sığınakta kaldık. Havalar soğuktu, hava sıcaklığı sıfırın altındaydı. Eşyaları içeriye taşıdık. Yanımda kızlarım, eşim ve 12 yaşındaki torunum vardı. Hepimiz çok korkuyorduk.”
Zabara, köyde her gün düzenlenen saldırılar nedeniyle yaşadığı evin ve çevredeki altyapının defalarca hasar gördüğünü söyleyerek “Evimizin yanında Rus tankı duruyordu. Evin önündeki sokak boyunca hep tanklar vardı.” dedi.
Ukrayna ordusunun 27-28 Mart’ta köye girdiğini ve yeniden kontrolü sağladığını belirten Zabara, köydeki en yoğun çatışmaların bu iki gün boyunca yaşandığını kaydetti.
Tüm bölgede her gün sık sık Rus hava saldırılarının düzenlendiğini ve füzelerin nereye düşeceğini kimsenin öngöremediğini ifade eden Zabara, “Patlama sesleri bir o yandan bir bu yandan geliyor. Bu artık günlük hayatımızın bir parçası oldu.” dedi.
Zabara, köyde hasar gören evini ve ahırını komşularının yardımlarıyla onarmaya çalıştığını belirterek “Hayat devam ediyor. Bir şekilde yaşamamız gerek. Hayatımızı sürdürmeliyiz. Başka çaremiz yok, nereye kaçabiliriz ki?” ifadesini kullandı.
Toplam 1500 kişinin yaşadığı köyde, 40’a yakın evin savaş nedeniyle yıkıldığını veya hasar gördüğünü söyleyen Zabara, “Evin eski hale gelmesi için yaklaşık 2 milyon grivna (yaklaşık 68 bin dolar) gerekiyor.” dedi.
Öte yandan, köyde tarım işleriyle meşgul olduğunu, savaşa rağmen patates ektiğini ve ağustosun sonundan itibaren hasat beklediklerini dile getiren Zabara, kış sezonunda ailece geçimlerini sağlamak için şimdiden hazırlıklara başladıklarını söyledi.