Ukrayna’da savaşın ciddi ölçüde etkilediği Dnipro kentinde yaşayan kadınlar, tecrübelerini AA muhabirine anlattı.
Soyadını açıklamak istemeyen Iryna, müdiresi olduğu doğumevinin, Dnipro’ya 29 Aralık 2023’te Rus ordusu tarafından düzenlenen füze saldırısı sonucu kullanılamaz haline geldiğini aktardı.
Görüşme esnasında mesleğinin 35 senesini geçirdiği doğumevinin önünde duran Iryna, Rus saldırısının yapıldığı günde 12 anne, 4 yenidoğan ve çalışanların hastaneden tahliye edildiğini bildirdi.
Savaşın başladığı 24 Şubat 2022’den beri alınan önlemler sayesinde Iryna ve ekibi, saldırı gününde hastaları bodrum katına transfer ederek onların güvenliğini sağlama çabasına girdi.
Iryna, “Saldırı sırasında 8 doğum gerçekleşti. Doğumlara destek olabileceğimiz, hastaları güvende tutacağımız ve annelerin bebeklerini emzirebileceği biçimde cihazlarımızı kurmuştuk.” dedi.
Savaşın başladığı günün, tüm Ukrayna nüfusu için “büyük bir trajedi” olduğunu ifade eden Iryna, “Fakat size şu kadarını söyleyebilirim, Ukraynalı kadınlar iyimserdir. Kadınlarımız geleceğe umutla bakıyor. Eşleri ya da oğulları bir yerlerde (savaşıyor) ama yine de barış için umutları var.” diye konuştu.
Savaş bölgesinde yalnız yaşamak
Dnipro’daki doğumevinin yakınında yaşayan Svitlana, sağlık merkezinin kullanılamaz hale gelmesini “talihsizlik” ifadesiyle nitelendirdi.
Saldırı sırasında evde olduğunu belirten Svitlana, “Köpeğim ve ben, yakındaki patlamayı duyar duymaz koridora sığınmaya gittik. Sonra ikinci patlamayı duyduk.” dedi.
Svitlana, “Pencerelerimin saldırı yönünün ters tarafında konumlanması büyük bir şanstı. Yine de patlamayı ve sarsılmayı hissettim. Patlama sonrasında doğumevinin halini gördük, artık kadınlar orada doğum yapamayacak.” şeklinde konuştu.
Savaş bölgesinde tek başına yaşayan bir kadın olmayı “korkutucu” diye anlatan Svitlana, “İki kızım Ukrayna’yı terk etti. Buradan Kanada’ya çok zorlu bir yolculuk yaptılar. Güvendeler, çocukları da yanlarında. Burada yaşananları hissedip görmüyorlar. Onları ve torunlarımı çok özlüyorum.” ifadesini kullandı.
Svitlana, sirenler çaldığında köpeğinin kendisini uyardığını kaydederek, “Ancak çok korkutucu ve zor bir durum.” vurgusunu yaptı.