Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kapadokya Üniversitesi (KÜN) tarafından video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen “Havacılıkta Gelecek ve Gelişen Teknolojiler, Önümüzdeki On Yılı Öngörmek” çalıştayında konuştu.
Türkiye’de, havacılıkla ilgili hayata geçirilen ve planlanan yatırımlara ilişkin bilgiler aktaran Karaismailoğlu, Türkiye’nin 2003-2020 yılları arasında 88,5 milyar liradan fazla havacılık yatırımı gerçekleştirdiğini dile getirdi.
Karaismailoğlu, Türkiye’nin, havalimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında 2018 ve 2019 yıllarında dünyada 10’uncu, Avrupa ülkeleri arasında ise 2019 yılında 5’inci sıraya yerleştiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 19 yıldır attığımız stratejik adımlar ve özellikle havacılık sektöründe kazandığımız güç, Türkiye’yi de rekabetçi bir ülke haline getirdi. Gelişmiş pazarlarla gelişmekte olan pazarlar arasındaki uçuş rotaları üzerinde yer alan coğrafyası ile Türkiye, bugün dünya havacılığının en önemli oyuncularından biridir. Bu noktaya gelebilmek için çok çalıştık. 2003 yılında 2 merkezle 26 noktaya yapılan iç hat uçuşlarımız, bugün 7 merkezden 56 noktaya gerçekleştiriliyor. Çukurova, Tokat, Rize-Artvin, Bayburt-Gümüşhane ve Yozgat havalimanlarımız tamamlandığında aktif havalimanı sayımız 60’a çıkacaktır. 2003 yılında 50 ülke ile 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken bugün 127 ülkede 329 noktaya uçuş gerçekleştiriyoruz. 2003 yılında 81 olan Hava Ulaştırma Anlaşması yaptığımız ülkelerin sayısını 173’e çıkardık. Yola çıkarken, ‘Dünyada ulaşamayacağımız yer kalmayacak’ demiştik. Bu hedefimizi büyük oranda gerçekleştirdiğimizi bugün artık gururla söyleyebiliyoruz. Bugün ülkemiz, özellikle de İstanbul, dünyanın en büyük küresel transit merkezlerinden biri haline gelmiş durumdadır. Göklerdeki küresel markamız Türk Hava Yolları’nın daha da güçlenebilmesi için İstanbul Havalimanı çok yerinde bir adım olmuştur.”
Kargo uçağı sayısı 25’e çıktı
2010 yılında 511 bin ton olan hava yolu yük taşıma kapasitesinin 2019 yılı sonu itibarıyla 2 milyon 500 bin tona çıkarıldığı bilgisini veren Karaismailoğlu, kargo uçağı sayısının da 25’e ulaştığını söyledi.
Karaismailoğlu, dünya hava kargo firmaları arasında Türkiye’nin 2019 yılı sonu verilerine göre 6’ncı sıraya yerleştiğini anlatarak, “2015 yılı itibarıyla toplam 47 kargo destinasyonuna uçan kargomuz, bu sayıyı 2019 yılı itibarıyla 88’e ve 2020 yılı ekim ayı itibarıyla da 95’e çıkarmıştır.” dedi.
“Bilim üreten üniversitelerimizi ve gençlerimizi işin içine daha fazla katmak zorundayız”
Ülkenin uzayda da söz sahibi olabilmesi adına çalışmalara hız verildiğini, ilk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A’nın entegrasyon çalışmalarının devam ettiğini ve bu uydunun da 2022 yılında uzaydaki yerini alacağını dile getiren Karaismailoğlu, havacılığın gelecek on yılda çok daha gelişeceğini, yatırımların bu kapsamda süreceğini vurguladı.
Bakan Karaismailoğlu, Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri de yakından takip ettiğini, üniversitelere de hava araçlarının tasarlanması konusunda görevler düştüğünü belirterek, şöyle devam etti:
“Akıllı ve otonom ulaşım sistemlerinin yaygınlaşmasıyla önümüzdeki on yılda, insansız hava araçlarının çok daha gelişeceğini göreceğiz. Hava yolu ulaşımında çevre hassasiyetinin gereği olarak elektrikli ve hatta güneş enerjili uçaklar gündemimizde olacak. Bunun yanında modüler uçaklarla birlikte çok katlı uçaklar yaygınlaşacak. Sesle yarışacak hipersonik uçakların dönemi başlarken, uçan taksileri de artık göklerde görmeye alışacağız. Tüm bu gelişmeleri yakından takip ediyor, açığa çıkmamış her türlü ihtiyacı yapabilecek şekilde çalışıyoruz. Tam da bu noktada, yerli ve milli imkanlarla ülkemizde de geleceğin hava araçlarının tasarlanmasında üniversitelerimize büyük görevler düşmektedir. Devlet, sanayi ve üniversite iş birliğini artırmak, bilim üreten üniversitelerimizi ve gençlerimizi işin içine daha fazla katmak zorundayız.”
Bakanlığın vizyonunu belirleyen adımlarda üniversitelerle iş birliği yapılarak, akademik görüş ve bilgilere başvurulduğunu anlatan Karaismailoğlu, “Yarın değil bugün, pek çok işi tamamlamak durumundayız. Böylelikle, önümüzdeki on yıllarda, her anlamda büyüme fırsatlarına açık, tüm ulaşım ve haberleşme modlarında dünya ile entegre olmuş, kendi teknolojilerini üreten, insanına ekonomik ve sosyal açıdan gelişmiş dünyadaki tüm imkanları sağlamış, doğu ve batı arasında kalkınmayı eşit dağıtmış bir Türkiye olacağız.” diye konuştu.
18 Mart Perşembe günü sona erecek çevrim içi etkinlik, çeşitli ülkelerden katılımcıların konuşmalarıyla devam etti.