Bakan Uraloğlu, Tekirdağ’ın Marmaraereğlisi ilçesindeki Ulusal Deniz Emniyeti Başkanlığı’nda yaptığı incelemelerin ardından açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin, dünyanın en önemli boğazları arasında bulunan İstanbul ve Çanakkale Boğazları’nın kontrolünü elinde tutan ülke olarak Akdeniz ve Karadeniz Havzası’ndaki ülkelerin deniz ulaşımı ve uluslararası ticaret faaliyetleri açısından anahtar konumda olduğuna işaret eden Uraloğlu, “Bu nedenle yaklaşık 8 bin 333 kilometre kıyı şeridi uzunluğuyla kara sınırlarının 3 katı kadar deniz sınırlarına sahip doğal bir yarımada olan ülkemizi, bu zengin potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek dünya denizciliğinde daha üst sıralara çıkarmak en büyük hedefimizdir.” diye konuştu.
Türkiye’nin denizcilikte öncü bir ülke olduğunu dile getiren Uraloğlu, Bakanlığın hayata geçirdiği denetim ve uygulamalarla Paris Mou’da 2008 yılında beyaz listeye geçildiğini ve Türk bayrağının dünyanın en prestijli bayrakları arasında yer aldığını ifade etti.
Fotoğraf: Fırat Çakır/AA
Denizler 7/24 izleniyor
Türkiye’nin, 1000 grostondan büyük 2 binden fazla gemisiyle 48,9 milyon detveyt tona ulaşan deniz ticaret filosu ile dünyada 12’nci sırada yer aldığına dikkati çeken Uraloğlu, şöyle devam etti:
“Tekirdağ, Ambarlı, Kocaeli ve Mersin’de bulunan konteyner limanları dünyada ilk 100 liman arasındadır. 2023 yılında 217 limanımızda elleçlenen yük miktarı 521 milyon ton, elleçlenen konteyner miktarı ise 12 milyon 566 bin TEU olarak gerçekleşmiştir. 2024 yılında ise rekor büyüme rakamlarına ulaşarak 2023 yılındaki bu miktarları geride bırakacağımızı düşünüyoruz. Çünkü daha bu yılın ilk yarısında limanlarda elleçlenen yük miktarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artarak 269 milyon 182 bin 694 tona, elleçlenen konteyner miktarı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,2 artarak 6 milyon 781 bin 483 TEU’ya yükseldi. Yeni rekorlar ufakta görünüyor.”
Denizlerin güvenliği ve çevrenin korunması adına atılan her adımın gelecek nesillere daha güvenli bir dünya bırakmada etkin rol oynayacağını vurgulayan Uraloğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına ait sistemlerle seyir, can, mal ve çevre emniyetini artırmak için denizlerin 7/24 izlendiğini söyledi.
Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi’nin önemli bir görevler üstelendiğini dile getiren Bakan Uraloğlu, şunları ifade etti:
“Denizlerimizi COSPAS-SARSAT uydu yardımlı arama kurtarma sistemi ve gelişmiş haberleşme sistemleriyle dinliyoruz. Otomatik tanımlama sistemlerimizle görüyoruz. Gemi trafik hizmetleri merkezlerimizle yönetiyoruz. Arama kurtarma merkezimizle de dünya denizlerinde acil durumdaki gemilerimizin veya gemi insanlarımızın problem yaşamaları halinde gerekli müdahaleyle arama kurtarma sahamızdaki tüm deniz unsurlarının acil durum koordinasyonunu sağlıyoruz. Ayrıca ana arama ve kurtarma koordinasyon merkezimiz sadece Türk arama kurtarma bölgesi içinde değil dünyanın her noktasında ülkemiz ve dünya denizciliğine hizmet vermektedir. Komşu ve diğer ülkelerin kurtarma merkezlerinin de anlık irtibat kurabildiği ülkemizdeki tek merkezdir. 2023 yılında merkezimize gelen ihbarlarla da 339 olayda 806 kişiyi kurtarmış olmanın gurur ve mutluluğunu da yaşıyoruz. Bundan dolayı sizlere teşekkür ediyorum.”
Mavi Vatan olarak adlandırılan denizlerde seyir emniyetini, can, mal ve çevre güvenliğini artırmaya yönelik yatırımların hızla devam ettiğini söyleyen Uraloğlu, Ulusal Deniz Emniyeti Başkanlığı gibi kurumlarla deniz ve kıyıların korunmasını ulusal bir öncelik haline getirerek, gelecek nesillere tertemiz ve güvenli denizler bırakacaklarını vurguladı.
Uraloğlu, gemilerin seyir emniyetini artırmak üzere ilerleyen yıllarda Otomatik Tanımlama Sistemi’nin geliştirilmiş bir alternatifi olacak veri alışveriş sisteminin yerli ve milli imkanlarla geliştirilmesine yönelik AR-GE çalışmalarına da başlayacaklarını ifade etti.
KKTC’de kurulacak Doğu Akdeniz Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi Projesi’ni de başlattıklarını belirten Uraloğlu, şunları kaydetti:
“Projemizi 2026 yılında tamamlamayı planlıyoruz. Projenin tamamlanmasının ardından hem ülkemizin hem de KKTC’nin Mavi Vatan’daki hakimiyetini önemli ölçüde artıracağız. Denizlerde mesafe kateden tankerler kadar fabrikalar, limanlar, tersaneler de deniz kirliliği için büyük riskler taşımaktadır. Deniz kirliliğin önlenmesi, oluşmasından sonra ivedilikle müdahalesi ve asgari zararla bertaraf edilmesi hem çevresel hem de ekonomik açıdan büyük önem arz etmektedir. Ulusal Deniz Emniyeti Başkanlığı’mız bünyesinde bulunan dünyanın sayılı, ülkemizin tek simülatör merkeziyle ülkemizde yaşanabilecek kirliliği ve deniz kazaları olaylarıyla etkin müdahaledeki en önemli merkezimizdir.”
Bakan Uraloğlu’na, incelemesinde Bakan Yardımcısı Durmuş Ünüvar, Vali Recep Soytürk ve Marmaraereğlisi Kaymakamı Gökhan Gürbüzerol eşlik etti.