Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Enerji Teknolojileri Perspektifi 2023 raporuna göre, temiz enerji teknolojilerindeki yeni dönemde milyonlarca yeni istihdam fırsatı oluşacak.
Ülkelerin iklim ve enerji taahhütlerini tamamen hayata geçirmeleri durumunda, temiz enerji teknolojileri seri üretiminde küresel pazar büyüklüğünün 2030 itibarıyla yıllık 650 milyar dolara ulaşacağı hesaplanıyor.
Bu rakam, temiz enerji teknolojilerinin üretimindeki mevcut küresel pazar büyüklüğünün üç katından fazla.
Dünya temiz enerji teknolojilerinde yeni bir sanayi dönemine giriyor. Temiz enerji teknolojileri üretiminde 6 milyon olan mevcut istihdamın 2030’da 14 milyona yükseleceği tahmin ediliyor. Dönüşüm hızlandıkça, bu alandaki istihdam sayısının da artması bekleniyor.
Öte yandan, şu anda temiz enerji teknolojilerinin tedarik zincirinde başta Çin olmak üzere bazı ülkelere olan yüksek bağımlılık riskler oluşturuyor ve üretimin çeşitlendirilmesine ihtiyaç duyuluyor.
“Temiz enerji teknoloji üretimi projeleri giderek büyüyor”
IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin değerlendirmesinde, son iki yıldır yeni bir küresel enerji ekonomisinin doğduğunu söyledi.
Enerji teknolojilerinin bugünkü ekonomik stratejinin temel taşı haline geldiğini belirten Birol, şöyle devam etti:
“Her ülke bu alandaki fırsatlardan nasıl yararlanabileceğini ve zorlukları da nasıl yönetebileceğini belirlemeli. Milyarlarca dolar ekonomik büyüklüğe ve milyonlarca istihdam fırsatına sahip bir piyasadan bahsediyoruz. İyi haber şu ki, küresel çapta temiz enerji teknolojileri üretimine yönelik projeler giderek büyüyor. Eğer mevcut açıklanan tüm taahhütler hayata geçirilirse, temiz enerji teknolojilerinin üretimine yapılan yatırımlar, sıfır emisyona ulaşmak için gereken adımların üçte ikisini oluşturacak. Şu andaki eğilim bizi uluslararası iklim hedeflerimize yaklaştırıyor.”
Birol, Avrupa’nın Rus gazına olan yüksek bağımlılığı nedeniyle gaz tedarikinde yaşadığı risklere işaret ederek, temiz enerji teknolojileriyle kaynak çeşitliliğinin artırılabileceğini dile getirdi.
Birçok ülkenin yeni enerji ekonomisinde lider olmak için yarıştığını ve temiz enerji teknolojilerinin üretiminde büyüme planları yaptığını kaydeden Birol, “Bu yarışın adil olması ve sağlıklı bir uluslararası işbirliği çerçevesinde yapılması da çok önemli. Çünkü hiçbir ülke bir ada değil ve ülkeler birlikte çalışmazsa enerji dönüşümü çok daha pahalı hale gelecektir.” ifadelerini kullandı.