Tenenti, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UNIFIL güçlerinin Lübnan’ın güneyinde karşılaştıkları büyük zorluklara rağmen görevlerini yerine getirmeye devam edeceklerini söyledi.
- UNIFIL saldırıları: İsrail sınırı aştı mı?
- İsrail ordusu, Lübnan’da BM Barış Gücü tesislerine baskın düzenledi
- Guterres, İsrail’in UNIFIL’e yönelik saldırılarının “savaş suçu oluşturabileceğini” belirtti
- İsrail Başbakanı Netanyahu, UNIFIL’i Lübnan’ın güneyinden çekilmesi için tehdit etti
UNIFIL Sözcüsü Tenenti, Lübnan’ın güneyinde bulunan en-Nakura, el-Lebbune ve Ramiye’deki UNIFIL mevkilerinin 8 Ekim 2023’ten bu yana İsrail ordusunun doğrudan ve kasıtlı saldırılarına maruz kaldığının altını çizdi.
İsrail ateşiyle yaralanan barış gücü askerlerine değinen Tenenti, “İsrail ordusuna ait Merkava tankının açtığı ateş Nakura’daki karargahımızın gözlem kulesine isabet etti ve 5 barış gücü askeri yaralandı. Bunlardan 2’si kulenin doğrudan hedef alınması sebebiyle yaralandı.” dedi.
Tenenti, İsrail ordusunun Ramiye’de yaydığı bir tür dumandan 15 UNIFIL askerinin etkilendiğine dikkati çekti.
UNIFIL Sözcüsü Tenenti, konuya ilişkin ayrıntı vermese de hem Birleşmiş Milletler uzmanları hem de uluslararası kuruluşlar İsrail’in Gazze’de ve Lübnan’da uluslararası yasaklı beyaz fosfor bombası kullandığını kanıtladı.
“UNIFIL tüm taraflarla daimi iletişim halinde”
UNIFIL’in Lübnanlı ve İsrailli yetkililerle sürekli temas halinde olduğunu belirten Tenenti, “UNIFIL Misyonu Başkanı ve Komutanı General Aroldo Lazaro, BM mevkilerine yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunu İsrail ordusuna doğrudan bildirdi.” ifadesini kullandı.
Tenenti, son dönemde yaşanan saldırılara ilişkin resmi protestoyu İsrail ordusuna yazılı bir şekilde de bildirdiklerini söyledi.
İsrail’in saldırılarının sebeplerine ilişkin Tenenti, İsrail ordusunun UNIFIL mevkilerine, kameralarına ve iletişim ekipmanlarına neden saldırı düzenlediğine ilişkin açıklama yapmadığını aktardı.
Tenenti, UNIFIL’in her türlü acil duruma karşı hazırlıklı olduğuna vurgu yaparak, “Faaliyetlerimizi düzenli olarak ayarlıyoruz ve kesin bir şekilde gerekli olması halinde devreye sokmak üzere acil durum planlarımız var.” dedi.
Taraflara UNIFIL görevlilerinin güvenliğini sağlama sorumluluğunu hatırlatan Tenenti, BM barış güçlerini tehlikeye atacak her türlü eylemden kaçınma çağrısında bulundu.
Tenenti, BM binalarına saygı gösterilmesi gerekliliğine vurgu yaparak, BM Güvenlik Konseyi’nin tarafları BM görevlileri ve binalarının güvenliğine saygı duyulması çağrısını yineledi.
İsrail saldırıları, barış gücünün yaptığı insani yardımları da etkiledi
Tenenti, artan güvenlik problemleri nedeniyle BM barış gücü faaliyetlerinin akamete uğradığına dikkati çekti.
UNIFIL’in resmiyette insani bir görevinin olmadığını belirten Tenenti, BM barış gücü kuvvetlerinin bölge halkına elinden geldiğince destekte bulunduğunu aktardı.
Tenenti, “Son iki haftadır devam eden güvenlik durumu sebebiyle çoğu faaliyet askıya alındı. Hala mümkün oldukça faaliyetlerde bulunuyoruz. El-Kalia beldesinde temizlik malzemeleri ve soba gibi birtakım temel ihtiyaçların dağıtımını yaptık.” dedi.
Lübnan’ın güneyindeki çeşitli beldelere insani yardımların ulaşmasını kolaylaştırdıklarını belirten Tenenti, 22 araçlık bir insani yardım kafilesinin ulaşmasına yardım ettiklerini sözlerine ekledi.
UNIFIL, Lübnan’ın güneyinde 46 yıldır görev yapıyor
Lübnan’da iç savaşın başlamasının ardından İsrail, 1978’de Lübnan topraklarına girdi ve Lübnan’ın güneyini işgal etti. Aynı yıl BM Güvenlik Konseyi, İsrail’e kuvvetlerini Lübnan’dan çekmesi için çağrı yaptı.
BM Güvenlik Konseyi, Lübnan’ın isteği üzerine, İsrail kuvvetlerinin çekilmesini doğrulamak, barışı ve güvenliği yeniden sağlamak ve Lübnan hükümetine ülkenin güneyi üzerindeki otoritesini yeniden kurmasına yardım etmek amacıyla 19 Mart 1978’de UNIFIL’i kurdu.
UNIFIL, 1978’de İsrail’in Lübnan’dan geri çekilmesinin ardından kuruldu. 46 yıldır Lübnan’ın güneyinde görev yapan UNIFIL’in görev süresi her yıl yenileniyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 15 Ekim’de İsrail’in UNIFIL mevkilerine saldırılarının “bir savaş suçu oluşturabileceğini” söylemişti.
BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararı, İsrail’in Mavi Hat’tın gerisine çekilmesini ve bu hat ile Lübnan’daki Litani Nehri arasındaki bölgenin silahsızlandırılmasını, burada sadece Lübnan ordusu ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü’ne (UNIFIL) ait silah ve askeri araç-gerecin bulundurulmasını öngörüyor.
İsrail’in Lübnan’da şiddetlenen saldırılarında 2 bin 367 kişi öldü
Hizbullah’la 8 Ekim 2023’ten beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan’ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023’ten bu yana 104’ü çocuk ve 194’ü kadın olmak üzere toplam 2 bin 367 kişi öldü, 11 bin 88 kişi yaralandı.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül’de Beyrut’a düzenlediği hava saldırılarında öldürüldü.
Hizbullah ise İsrail’e roket ve füzelerle karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar bildirilmedi.
İsrail bombardımanı nedeniyle Lübnan’da 100 binlerce kişinin yerinden edildiği tahmin ediliyor.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken, Lübnan hükümeti yerinden edilen kişilerden 461 binden fazlasının Suriye’ye göç ettiğini açıkladı.