Son yıllarda yaz aylarının çok sıcak ve kurak geçmesi, kış aylarında da yağış oranlarındaki değişimler nedeniyle tarım sezonlarında da ciddi değişiklikler yaşanıyor.
Bu değişiklikler karşısında Ürdünlü çiftçiler, modern yöntemlere başvurarak, mahsulde yaşadıkları kaybı telafi etmeye çalışıyor.
Ömrünün 26 yılını Almanya’da tarım ve otomobil ticaretinde çalışarak geçiren Ürdünlü Meyyas ise son olarak tarım sektöründe karar kıldı ve bu konudaki tecrübesini ülkesine taşımaya karar verdi.
Meyyas, topraksız tarım projesini uygulamak için Ürdün’ün kuzeyindeki Ramsa kentinin verimli ovalarını seçti.
İhtiyaçların doğurduğu yeni teknikler
Projesinde, topraktaki nemi korumaya yardımcı olduğu için ülkenin güneyinden getirdiği volkanik tüf taşlarını kullanan Meyyas, bu sayede hem iklim değişikliğine karşı bitkileri korumuş hem bol ürün elde etmiş oluyor.
Uzun yıllardır tarımla uğraştığını, domates, marul, kabak, salatalık, kereviz ve soğan gibi ürünler yetiştirdiğini ifade eden Meyyas, “İklim değişikliği Ürdün’de tarım mevsimlerinin değişmesine ve toprağın veriminin düşmesine neden oldu. Ben de hem ürünlerin gerekli vitaminleri alabilecekleri hem iklim değişikliğiyle mücadele edebileceğimiz yeni bir yöntem kullanmaya karar verdim.” dedi.
Tarımı etkileyen tüm bu olumsuzluklar içinde toprağa alternatif olarak tüf taşını kullanmanın en uygun çözüm olacağını düşündüğünü kaydeden Meyyas, “Bu yöntemin avantajı, bitkileri daha yüksek miktarda karbondioksit tüketmeye sevk ederek yüksek miktarda ürün elde etmemizi sağlaması. Örneğin, domatesten geleneksel yöntemle bir sezonda 3 ila 8 kilo ürün alınırken bu yöntemle 15 kilo ürün alınabiliyor.” diye konuştu.
Meyyas, bu yöntemin diğer avantajlarıyla ilgili olarak ise şunları kaydetti:
“Üretim 8 ay boyunca devam ediyor ve bitkilerin ömrü uzadığı için onları söküp başka bir şey ekmek zorunda kalmıyoruz. Bu teknik ayrıca yüzde 90 oranında sudan tasarruf etmemizi sağlıyor. Bunun yanı sıra gübre ve zirai ilaç kullanma ihtiyacı da duymuyoruz. Bitkiler ihtiyaç duyduğu vitaminleri besin çözeltileri karıştırılmış sudan alıyor.”
Bu yöntemle her yerde tarım yapılabilir
Topraklı tarımda, bitkinin kendisine faydalı besinleri almak için büyük çaba harcadığını ve bunun hem ürün miktarının düşmesine hem de ömrünün kısalmasına neden olduğunu belirten Meyyas, “Bu yöntemle bitkiyi rahatlatıyoruz ve daha çok ürün veriyor. Bu yöntemle ben, çölde ve hatta evlerin çatılarında ve asfaltta bile tarım yapabilirim.” ifadesini kullandı.
Meyyas, birçok uluslararası kuruluşun verdiği kurslara katılarak bu alandaki tecrübesini artırdığını ve ilki 2017’de olmak üzere birçok projesine fon sağlandığını aktardı.
Suudi Arabistan, Irak, Suriye ve İsrail’le komşu olan 10 milyonu aşkın nüfusa sahip Ürdün, küresel su endeksine göre dünyanın su varlığı bakımından en fakir ikinci ülkesi.
Ürdün Su Bakanlığı, 22 Kasım 2021’de Ürdün, İsrail ve BAE’nin 2022 yılında enerji ve su alanında ortak bir projenin fizibilite sürecine başlanması için “niyet beyanı” imzaladığını bildirmişti.
Projeye göre Ürdün İsrail’e yıllık 600 megavat güneş enerjisi, İsrail de Ürdün’e 200 milyon metreküp arıtılmış su ihraç edecek.