Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde kısa vadede hangi adımların izleneceğini değerlendiren üst düzey AB yetkilisi şunları söyledi: “Seçimlerden kısa bir süre sonra, haziran ayında Avrupa Konseyi, Yüksek Temsilciyi ve Komisyonu, Avrupa Konseyi tarafından belirlenen araçlara ve seçeneklere dayanarak, AB-Türkiye ilişkilerinin gidişatı hakkında Avrupa Konseyi’ne bir rapor sunmaya davet etti stratejik ve ileriye dönük bir şekilde ilerlemek amacıyla. Bu rapor sonbaharda tartışılacak. Daha temmuz ayında dışişleri bakanları, AB’nin Türkiye ile yeniden ilişki kurması ve mevcut farklılıklar arasında köprü kurmaya çalışırken ortak çıkarlar üzerine inşa edilmesi gerektiği konusunda görüş alışverişinde bulundular.”
İHA’nın haberine göre yakalanan olumlu havanın tam üyelik müzakerelerinin tekrar ivme kazanmasını sağlayıp sağlamayacağına yönelik soru üzerine yetkili, “Türkiye, birçok ortak çıkar alanında aday ülke ve kilit ortak olmaya devam etmektedir. Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde tanımlanan temel özgürlüklere ve değerlere sahip çıkılması, yeniden ivme kazanılması açısından elzemdir” diye konuştu.
Vize serbestisi konusunda gelecek dönemde yaşanacak gelişmelere ilişkin ise yetkili, “Yüksek Temsilci ve Komisyon’un AB-Türkiye ilişkilerinin gidişatına ilişkin Avrupa Konseyi’ne sunduğu rapor sonbaharda görüşülecek. Bu tartışmanın sonucunu önceden tahmin edemeyiz” açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyelik açısından hangi aşamaları tamamladığını açıklayan yetkili, “Katılım müzakerelerinde (2018’den beri) devam eden duraklamadan önce AB ve Türkiye toplam 35 müzakere faslının 16’sını açmıştı. Sadece bilim ve araştırma faslı geçici olarak kapatıldı. 2006 yılında Konsey, Türkiye’nin Kıbrıs’a ilişkin kısıtlamalarıyla ilgili 8 faslın açılmayacağına ve Türkiye, AB-Türkiye Ortaklık Anlaşması Ek Protokolü’ne ilişkin taahhütlerini yerine getirene kadar başka fasılların geçici olarak kapatılmayacağına karar vermişti” diye konuştu.