Avrupalı bazı aşırı sağcı liderlerin, 2019’da İçişleri Bakanı iken göçmenleri taşıyan geminin yanaşmasına izin vermediği için 6 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya olan İtalya Başbakan Yardımcısı Salvini’ye destek için geçen pazar Lig’in Pontida’daki yıllık mitinginde bir araya gelmesi, Avrupa içinde ve dışında pek çok kişinin dikkatle takip ettiği bir buluşma oldu.
Söz konusu etkinlik, ev sahibi Salvini’ye destek amacıyla Macaristan Başbakanı ve Fidesz lideri Viktor Orban, Hollandalı aşırı sağcı Özgürlük Partisi lideri ırkçı siyasetçi Geert Wilders ve Portekiz’den Chega lideri Andre Ventura gibi özellikle de AP’de “Avrupa’nın Vatanseverleri” grubuna mensup isimlerin katılması sebebiyle ilgi gördü.
İtalyan uzmanlar göç ve İslam karşıtı söylemlerin öne çıktığı, Salvini’nin göçmenleri yanaştırmayarak ülkesinin sınırlarını koruduğu mesajlarının verildiği mitingi, AA muhabirine değerlendirdi.
Roma merkezli önde gelen düşünce kuruluşlarından Uluslararası İlişkiler Enstitüsünün (IAI) Küresel Aktörler Programı Sorumlusu Dr. Riccardo Alcaro, Salvini’nin Avrupalı diğer aşırı sağcıları bir araya getirmesiyle ilgili, “Salvini, iki farklı operasyon yürütüyor. Bir yandan, son yıllardaki seçim sonuçlarının kesinlikle hayal kırıklığı yaratması nedeniyle kendisine yönelik itirazlara karşı Lig içindeki liderliğini güçlendiriyor ki, 2019’daki AP seçimlerinde yüzde 30’a çıktığını, bugün ise yüzde 8 civarında olduğunu unutmayalım. Dikey bir çöküş söz konusu. Dolayısıyla Salvini liderlik mücadelesinin sağda verilmesi gerektiğine inanıyor.” dedi.
Salvini’nin aşırı muhafazakar bir gündem izleyerek ve bunu Avrupa’daki bazı benzer güçlerle paylaşarak mücadele etmeyi düşündüğünü aktaran Alcaro, “İkinci operasyon ise (İtalya’daki) iktidar koalisyonu içindeki konumunun güçlendirilmesiyle ilgili. Çünkü son AP seçimlerinden önceki durumun aksine, şu anda AP’de Lig’in de dahil olduğu grup, İtalya Kardeşleri’nin bulunduğu Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler (ECR) grubundan biraz daha büyük.” ifadelerini kullandı.
Bu grupların, AP’de rakip gruplar olduğunun altını çizen Alcaro, “Bunlar sağın liderliği için yarışan gruplar. Salvini, İtalya’daki mücadeleyi Meloni’ye kaybetti. Bu, kesin bir yenilgi değil ama kaybetti. Salvini, durumu toparlamak için Avrupa düzeyindeki rekabeti kazanmayı amaçlıyor. Bunu Lig Partisi olarak değil, Marine Le Pen’in başını çektiği daha büyük bir hareketin parçası olarak yapmak hedefinde. Le Pen, şu anda Avrupa sağının güvenilir ve gerçek bir oyuncusu olarak Giorgia Meloni’nin tek gerçek alternatifi görünüyor. Pontida’daki uluslararası varlığın anlamı budur.” değerlendirmesini yaptı.
Alcaro, Pontida’daki mitingle AP’de oluşan yeni “Avrupa’nın Vatanseverleri” grubunun temsilcilerinin “birliktelik görüntüsü” vermek istediklerini ancak hepsinin ayrı gündemleri olduğunu ifade etti.
Alcaro, aşırı sağcı liderlerin hafta sonu yapılan mitingde, Afrika, Orta Doğu ülkelerinden gelen Müslüman göçmenlere karşı çıktığını, bunun da aşırı sağ siyasetin sermayesini bu temel üzerine inşa etmesinden kaynaklandığını kaydetti.
“Avrupa sağının ana temsilcileri düzensiz göçle mücadele konusunda Salvini’nin etrafında toplanıyor”
Akademisyen ve yazar CeSPI Türkiye Gözlemevi Bilimsel Direktörü Valeria Giannotta ise Pontida’daki mitingi şöyle değerlendirdi:
“Salvini ve müttefikleri için en önemli öncelik, mevcut popüler liberal anlayıştan uzaklaşarak vatansever değerlere dayalı birleşik bir Avrupa ihtiyacıdır. Pontida sahnesinde, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın da aralarında bulunduğu sağcı grupların önde gelen Avrupalı isimleri yer aldı. Bu, sembolik bir anlam taşımanın ötesinde, grubu mevcut Avrupa kurulu düzenine ve muhafazakârlara karşı ana muhalefet olarak inşa etme amacını taşıyordu.”
Düzensiz göçle mücadelenin Salvini için en önemli konu olduğunu ve kendisinin ‘Open Arms’ davasında yargılanarak hapis cezası riskiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatan Giannotta, “Bu yüzden daha geniş bir siyasi ve halk desteği, onun konumunu sağlamlaştırmak için gereklidir. Bu bağlamda, onu ‘Avrupa kahramanı’ olarak tanımlayan uluslararası müttefikleri arasında bir fikir birliği vardır.” ifadelerini kullandı.
Valeria Giannotta, şunları kaydetti:
“Avrupa sağının ana temsilcileri düzensiz göçle mücadele konusunda Salvini’nin etrafında toplanıyor ve Salvini, güvenlik ve sınır kontrolü ihtiyacı konusunda Avrupa bağlamındaki konumunu güçlendirerek ulusal egemenliklerin savunucusu olarak rolünü pekiştiriyor. Uluslararası destekle birlikte Salvini, aynı zamanda Giorgia Meloni hükümeti içinde güçlü olmayı hedefliyor. Aslında, Pontida’da geleneksel retorik açısından bir sürekliliği işaret eden popülist bir gösteriye tanık olduk ancak aynı zamanda belirli duruşları hem yurtiçinde hem de Avrupa düzeyinde dayatmak amacıyla uluslararası destekçilere dayanarak yeni bir tarihi yolun açılması amaçlandı.”