Etkinliğin açılışında konuşan Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Ahmet İhsan Erdem, Türkiye’nin güçlü ve sağlam temellere dayanan ekonomisiyle, salgın sonrası uluslararası yatırımcıların değişen ihtiyaçlarına cevap verebilecek çeşitliliğe sahip fırsatlar sunduğunu söyledi.
Türkiye’nin halihazırda otomotivden ilaca, petrokimyadan makineye, gayrimenkulden finansal hizmetlere, gıdadan bilişime, havacılıktan savunmaya kadar birçok sektörde üretim, yatırım ve Ar-Ge üssü konumunda olduğunu dile getiren Erdem, ülkenin sunduğu avantajlardan bahsetti.
Erdem, son yıllarda Türkiye’nin gösterdiği büyüme performansında inşaat sektörünün önemli pay sahibi olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özellikle her alanda hayata geçen kamu yatırımlarıyla inşaat sektörü bu konumunu muhafaza etmektedir. 2020’de inşaat sektörünün GSYH içindeki payı yüzde 5,4, gayrimenkul aktivitelerinin payı ise yüzde 6,2 olmuştur. Uluslararası doğrudan yatırımlara baktığımızda gayrimenkul sektörünün ülkemiz için ne denli önem arz ettiğini bir kez daha vurgulama imkanına sahibiz. Ülke olarak 2003’ten bu yana toplamda 225 milyar dolar düzeyinde uluslararası doğrudan yatırım çektik. Bunun 57 milyar dolarlık kısmı gayrimenkul yatırımlarından oluşmaktadır.”
Erdem, Mütekabiliyet Yasası, vatandaşlık hakkı gibi önemli gelişmelerle uluslararası yatırımcılara gayrimenkul satışında ciddi ivme yakalandığını anlattı.
“Yabancıya gayrimenkul satışı ihracat sayılsın”
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç ise Gayrimenkul Yurt Dışı Tanıtım Derneği’nin (GİGDER) 2025 için koyduğu 20 milyar dolarlık gayrimenkul yatırımı hedefinin mütevazi olduğunu belirterek, “Biz, 2025 için, İstanbul’da birim fiyatı 250 bin dolar olmak üzere, 40 bin konut satarak, 10 milyar dolarlık yabancı yatırım geliri hedefliyoruz.” dedi.
Gayrimenkul alan yabancının yaptığı harcamalardan bahseden ve konutla birlikte yatırımın halka halka arttığını dile getiren Avdagiç, Türkiye’de gayrimenkul alan yabancıların çok büyük kısmının aynı zamanda bu ülkenin gönüllü bir elçisi olduğunu söyledi.
Avdagiç, yabancıya gayrimenkul satışından sağlanan gelirin çok önemli olduğunu belirterek, “Bu faaliyetin ihracat olarak sayılması için çok özel desteklerinizi (Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati’ye ithafen) istirham ediyoruz. Bu çok önemli ve doğrudan bir gelir.” diye konuştu.
İstanbul’un gayrimenkul fiyatında Avrupa metropollerinin gerisinde olduğunu anlatan Avdagiç, orta ve uzun vadede İstanbul’u daha kıymetli ve değerli bir noktaya taşıma noktasında adım atılması gerektiğini vurguladı.
Avdagiç, yabancıya gayrimenkul satışında yaşanan gecikmelere değinerek, bu konuda sürecin hızlandırılması çağrısında bulundu.
Yabancıya gayrimenkul satışında 2025 hedefi 20 milyar dolar
Gayrimenkul Yurt Dışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Başkanı Ömer Faruk Akbal, Gayrimenkul İhracatı 2025 Stratejik Eylem Planı’nın, 2020’de 6 milyar dolar olarak gerçekleşen yabancıya mülk satış gelirini yıllık 20 milyar dolara taşıyacağına inandıklarını söyledi.
Gayrimenkul sektörünün uluslararası arenadaki itibarını güçlendirecek fırsatlara odaklandıkları ve sürdürülebilir yeni politikaları katma değerli iş birlikleri ile birlikte uygulamaya koyacakları aydınlık bir dönemin arifesinde olduklarını dile getiren Akbal, salgına rağmen Türkiye’den konut talebinin bu yıl da artmaya devam ettiğini anlattı.
Ocak-mayıs döneminde yıllık bazda yabancıya satışta yüzde 25’i aşan artış yaşandığını dile getiren Akbal, “Bu artış daha yüksek hedeflere ulaşma konusunda bizi cesaretlendirdi. Aşılanmayla toplumsal bağışıklığın kazanılması, uçuş trafiğinin ve turizmdeki performansın kademeli olarak yükselmesi ile uluslararası gayrimenkul satışlarında bu yıl 50 bin adedin üzerine çıkarak yeni bir rekoru görmemiz uzak gözükmüyor.” diye konuştu.
Akbal, 2025’te uluslararası gayrimenkulde 20 milyar dolarlık satış hedefine ulaşmak için eylem planlarını 4 ana başlık altında kurguladıklarını ifade ederek, “Bunlar, ‘gayrimenkul ihracatı ekosisteminin oluşturulması’, ‘etkili tanıtım’, ‘gayrimenkul alım süreçlerinin hızlandırılması’ ve ‘güven sağlayan hukuki hakların temini’ başlıklarını taşıyor.” ifadesini kullandı.
“Konut yatırımında İngilizler konumu, Almanlar fiyatı önemsiyor”
Ömer Faruk Akbal, AGS Global ile birlikte yürüttükleri “Yurt Dışı Yatırımcı Neden Türkiye’de Gayrimenkul Alıyor” başlıklı araştırmanın sonuçlarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Türkiye’de gayrimenkul satın alanların memnuniyet oranı yüzde 83,2 gibi oldukça yüksek bir seviyede. Ülkelerin gayrimenkul satın alırken hangi özelliklerin belirleyici olduğu sorusuna verdiği çoklu yanıtlara göre, İngiltere yüzde 83,3, Ürdün yüzde 62,1 ile gayrimenkulün konumunu önemserken, Irak yüzde 75,7, Almanya yüzde 68, Cezayir yüzde 54,2, İran yüzde 61,5 ile fiyatı önemsiyor. Ülkelerin Türkiye’yi neden tercih ettikleri sorusuna verdikleri çoklu yanıtlar incelendiğinde, Suudi Arabistan yüzde 71,8, Rusya yüzde 77,8, Almanya yüzde 84 ile daha iyi bir iklimi ifade ederken, Irak yüzde 70,3 ile güveni ve istikrarı, Cezayir ise yüzde 50 ile kültür, din ve sosyal yaşamı kriter olarak baz alıyor.”
Akbal, araştırmaların tüm hızıyla sürdüğünü kaydederek, sektör için yine sürpriz sayılacak yeni bir çalışma olan Yabancıya Konut Satış Endeksi’ni de periyodik olarak kamuoyu ile paylaşacaklarını bildirdi.
“Aracı kurumlara lisans şartı getirilmeli”
GİGDER Başkanı Akbal, yabancılara gayrimenkul satışındaki mağduriyetlerin önüne geçmek ve kaliteli hizmet standardını sağlamak için eğitim ve lisanslama mevzuatının oluşturulması gerektiğini belirterek, “Yabancıya gayrimenkul satışına aracılık eden kurumlara lisans şartı getirilmesiyle ilgili bir yönetmeliğin düzenlenmesini çok önemli görüyoruz.” dedi.
Sektörde bir ilk olacak eğitim ve sertifikalandırma çalışması için GİGDER Akademi’yi kuracaklarını dile getiren Akbal, yerel ve uluslararası iş birlikleriyle yabancıya gayrimenkul tanıtımı eğitimini başlatacaklarını söyledi.
Akbal, “Bizi 2025 hedefine taşıyacak en önemli konulardan birini ‘eğitim’ olarak görüyoruz. GİGDER Akademi ile 5 yıllık sürede ABD ve İngiltere’deki rakipleriyle boy ölçüşecek düzeyde eğitim ve sertifika almış 5 bin uluslararası gayrimenkul uzmanı yetiştirmiş olacağız.” diye konuştu.
Yabancıya gayrimenkul satışının döviz kazandırıcı hizmet sayılması talebinde bulunan Akbal, “Sektörümüzün eğitim, sertifika ve lisanslanma mevzuatını takiben oluşturduğu yeni ekosistem, ‘döviz kazandırıcı bir faaliyet olarak’ hizmet ihracatı kapsamına alınmalı. ‘Gayrimenkul tanıtım hizmeti’ vererek döviz kazandırıcı faaliyetlerde bulunan tüm aracı ve danışman kurumlar hizmet ihracatçısı kapsamına alınmalı. Geliştirici firmalara markalı konutları için Turquality kapsamında destek verilebilir.” açıklamasında bulundu.
GİGDER’in yeni dönem hedefleri
Ömer Faruk Akbal, 2025 hedeflerine ilerlerken, İran ve Irak gibi güçlü oldukları pazarlarda etkinliklerini artıracaklarını, Hong Kong, Singapur ve Hindistan gibi Türkiye ile ilgili henüz farkındalığı olmayan önemli pazarlarda da yepyeni iletişim çalışmaları başlatacaklarını söyledi.
Bu kapsamda araştırma ve saha çalışmalarını referans alarak her ülkenin Türkiye ile ilgili beklentisi ne ise tanıtımda ona özel bir strateji geliştireceklerini dile getiren Akbal, yepyeni bir bakış açısıyla, sadece İstanbul ve Antalya’yı değil, Türkiye’nin çok farklı bölgelerini ön plana çıkarmayı hedeflediklerini vurguladı.
Türkiye Ticaret Merkezleri ile iş birliğine giderek, TİM’in Dubai, Londra ve Newyork’ta bulunan ticaret merkezlerinde tanıtım ofisi kiralanmasını amaçladıklarını dile getiren Akbal, “Bu ofislerde ilgili pazarlara hitap eden Türk firmalarımızın tanıtım ve sıcak satış yapabileceği, hukuk müşavirliği ve tapu hizmetleri ile desteklendiği bir sistem kurmayı hayal ediyoruz.” diye konuştu.
Akbal, “2025’te yurt dışı gayrimenkul yatırımlarının yüzde 20’sinin Afrika’dan, yüzde 20-25’inin Uzak Doğu’dan, geri kalanının ise Orta Asya, Avrupa ve MENA bölgesinden geleceğini düşünüyoruz. Yani Orta Asya, Uzak Doğu ve Afrika satışlarını hatırı sayılır seviyede artırmayı hedefliyoruz.” ifadesini kullandı.
Yabancı yatırımcıların olası problemlerini daha henüz mahkeme sürecine taşımadan tespit edip gerekli aksiyonları hızla almak için Uyuşmazlık Çözüm Merkezi kurmayı istediklerini dile getiren Akbal, bu sayede sorunları yüzde 70 azaltmayı hedeflediklerini vurguladı.
Akbal, salgınla birlikte dijitalleşmede yaşanan artışa değinerek, dijital tanıtım çalışmalarına ağırlık vereceklerini sözlerine ekledi.